loading
close
SON DAKİKALAR

'10 milyon kişi diyabetle mücadele ediyor, 3 milyon kişi diyabetli olduğunu bilmiyor'

'10 milyon kişi diyabetle mücadele ediyor, 3 milyon kişi diyabetli olduğunu bilmiyor'
Tarih: 15.11.2017 - 09:12
Kategori: Sağlık, Yaşam

Türkiye Diyabet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Temel Yılmaz, 'Türkiye’de yaklaşık 10 milyon kişi diyabetle mücadele ediyor. Ancak en az 3 milyon kişi diyabetli olduğunu bilmiyor' dedi.

Türkiye Diyabet Vakfı öncülüğünde, “Dünya Diyabet Günü” kapsamında bu yıl 9. Diyabet Parlamentosu toplandı. 14 kasım Diyabet Günü’nün bu yılki ana teması diyabet ve kadın olarak belirlendi. Uluslararası Diyabet Federasyonu tarafından örnek proje seçilen Diyabet Parlamentosu’na, Sağlık, Aile ve Sosyal Politikalar, Çalışma ve Milli eğitim bakanlıklarının temsilcileri ile milletvekilleri katıldı. Gazete Habertürk'ten Fatmanur Boylu'nun haberine göre; toplantının açılışında konuşan Habertürk yazarı, Türkiye Diyabet Vakfı Başkanı Temel Yılmaz, hastayla, hastalığa karar verici merci arasında ciddi bir kopukluk olduğuna dikkat çekerek, parlamentonun bu kopukluğu giderdiğini anlattı.

Yılmaz, “Onlar hastalarını anlamıyorlar, hastalar da karar verici kişilerin bu alandaki kısıtlı olanaklarını bilmiyorlar. Parlamento sayesinde herkes birbirini çok iyi anladı. Burası sadece hastaların haklarını istediği bir platform değil. Aynı zamanda devletin olanakları nasıl daha iyi kullanılır, bunun üzerinde konuşulduğu bir alan oldu. Hekimler olarak bizler de çok şey öğrendik. Diyabetli bir hastanın günde 3-4, hatta 5 kez insülin kullanması gerek. Eğer kullanmazsa hayatta kalma süresi 3 haftadır. Özel bir yemek ve spor planı uygulamak zorundadır. Bir karar çıktı, iki cümleyle binlerce çocuk ve genç sokakta kaldı. Yıllarca ‘uzun etkili insülin’ bekledik. Geldikten sonra hastaya ‘önce diğer insülinleri kullanacaksın, onlar etkili olmazsa uzun etkili insülin kullanacaksın’ denildi. Yok öyle bir şey” diye konuştu.

7 yaşındaki Bedircan, diyabet hastalığıyla ilgili yaşadıklarını anlattı.

‘TEST YAPTIRIN’

Yılmaz, dünyada 500 milyon, Türkiye’de yaklaşık 10 milyon kişinin diyabetle mücadele ettiğini söyledi. Ülkemizde en az 3 milyon kişinin diyabetli olduğunu, ancak bunun farkında olmadığını belirten Yılmaz, “Türkiye’deki diyabetli insan sayısı her 10 yılda bir yüzde 100 artıyor. Türkiye diyabetin Avrupa’da en hızlı artış gösterdiği ülke. İyi yönetilemeyen diyabet, kalp krizlerinin ve hormon hastalıklarının, hipertansiyonun, obezitenin, felçlerin böbrek hastalıklarının bir numaralı sebebi” dedi. Temel Yılmaz, diyabetin “gizli şeker” veya “insü- lin direnci” denilen dönemde önlenebileceğini belirterek, “Bu dönemde diyabeti önlemek için 3 dakika ayırıp test yaptırmak çok önemli” dedi.

‘KAN ŞEKERİME KENDİM BAKABİLİYORUM’

Diyabet Parlamentosu’na her yaştan diyabet hastası da katıldı. Hastalar burada diyabetle ilgili yaşadıkları sorunları dile getirdi. 7 yaşındaki bedircan eren, ilkokul 2. sınıfa gittiğini ve sağlığına her zaman dikkat ettiğini, yemek öğünlerini aksatmadığını belirterek, “Kan şekerime kendim bakabiliyorum” diye konuştu. 60 yaşındaki Tip-1 diyabet hastası Hüsnü Subaşı ise, “bu hastalıkta aile çok önem arz ediyor. Çünkü bu iş disiplin gerektiriyor. Her şeyden önce birey kendi yaşantısını diyabete göre yönlendirmeli ve ona göre yaşantısını devam ettirmeli. Diyabet hiçbir şeye engel değil” dedi.

Diyabet Parlamentosu kapsamında kurulan stantlarda katılımcalara ücretsiz kan şekeri ölçümü de yapıldı.

YETKİLİLER, HASTALARIN TALEP VE ŞİKAYETLERİNİ DİNLEDİ

Toplantıda hastalar ve hekimler talep ve şikâyetlerini anlattı. Konuşmacılara, talep, şikayet ve önerilerini anlatmaları için 5’er dakika süre verildi. Toplantıya daha çok Tip-1 diyabet hastaları katıldı. Hastalar, pompa, şeker ölçüm cihazları ve çubuklarıyla ilgili tüm masrafların Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından karşılanmasını talep etti. SGK yetkilileri, hastalara, gerekli cihazların ücretsiz verilmesi için kriterler belirleneceğini söyledi.

Diyabet hastası çocukların aileleri, gün içinde zaman zaman şeker ölçümü yapmak zorunda olan çocukları için okullarda belli alanlar tahsis edilmesini talep etti. Milli eğitim bakanlığı yetkilileri, daha önce bu konuda bakanlık olarak bir genelge yayımladıklarını, okullarda bunun için yer tahsis edilmesinin istendiğini anımsatarak, hasta yakınlarının okul yöneticilerine başvurmalarını istedi.

Sağlık çalışanları da taleplerini dile getirdi. Hastaların ilaçlarını düzenli kullanmadıklarını, diyabetik beslenmeye özen göstermediklerini, spor yapmadıklarını, gün içinde gerektiği kadar hareket etmediklerini belirten hekimler, hastaların diyabet eğitimine önem vermesi gerektiğine dikkat çekti. Özellikle gebelik gibi hassas dönemlere işaret eden hekimler, anne adaylarının gebelik döneminde düzenli olarak kan şekeri kontrolü yaptırdığını, doğum sonrasında ise bu kontrolleri ihmal ettiklerini belirtti. Hekimler, erken teşhisin önemine işaret ederek, erken evrede teşhis konulması halinde hastalığın önlenebileceğini vurguladı.


ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları