loading
close
SON DAKİKALAR

Birleşik Kamu İş Genel Başkanı Mehmet Balık: Siyasal iktidarlar, geçmişte olduğu gibi bu bugünde krizin yükünü emekçilere ödetiyor

Birleşik Kamu İş Genel Başkanı Mehmet Balık: Siyasal iktidarlar, geçmişte olduğu gibi bu bugünde krizin yükünü emekçilere ödetiyor
Tarih: 08.10.2018 - 13:59
Kategori: Sendika

Birleşik Kamu-İş ve Tüketici Hakları Derneği, emekçilerin ödediği dolaylı vergiler ile çalışanların ödediği vergiler hakkında açıklama yaptı.

Birleşik kamu İş Genel Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısına Birleşik Kamu İş Genel Başkanı Mehmet Balık,  Genel Dış İlişkiler ve Ar-Ge Sekreteri Doğan Altun, Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar ve Yönetim Kurulu üyeleri ve çok sayıda üye katıldı.

Mehmet Balık, “AKP iktidarı, tarihimizin en büyük ekonomik krizini ülkemize yaşatmaktadır. Siyasal iktidarlar, geçmişte olduğu gibi bu bugünde krizin yükünü emekçilere ödetmektedirler” dedi. 

Birleşik Kamu İş Genel Başkanı Mehmet Balık'ın yaptığı açıklamanın tamamı şöyle: 

"AKP iktidarı, tarihimizin en büyük ekonomik krizini ülkemize yaşatmaktadır. Siyasal iktidarlar, geçmişte olduğu gibi bu bugünde krizin yükünü emekçilere ödetmektedirler.

AKP iktidarı bütçe açıklarını, doğrudan ve dolaylı vergileri artırarak kapatma yoluna gitmektedir.  Vergi mükellefi olsun olmasın, tüm yurttaşlar dolaylı vergiler dediğimiz tüketim vergilerini devlete vergi olarak ödemektedir.  Ülkemizde her geçen gün sayıları artırılan vergi kalemleri ve sermayeye ve yandaşa iş adamlarına sık sık çıkartılan vergi affı yasaları büyük vergi adaletsizliğine neden olmaktadır.

Tüm emekçilerin bildiği gibi vergi oranlarında artan oranlı tarife uygulanmakta elde edilen gelirler ayrı ayrı vergi dilimlerine ayrılmaktadır. Emeğiyle geçinenlerin sözde gelirleri arttıkça vergi dilimi de yükselmektedir.  Gelir vergisi oranlarını belirleyen kazanç dilimleri yıllar içinde neredeyse hiç artmamaktadır. Asgari ücretli çalışanların dahi bir üstü vergi dilime girmesine neden olmaktadır. Bundan dolayı emekçilerin ve çalışanların daha yılın ilk aylarında bir üst kazanç dilimi olarak gelir vergisi oranı önce yüzde 15’ten, 20’ye sonrada yüzde 27’ye çıkmaktadır.

Yurttaşlarımız artık mutfağındaki temel besin maddelerini dahi karşılayamaz duruma getirilmiştir. Hayat pahalılığı yurttaşlarımızı açlık ve yoksullukla boğuşmasına neden olmaktadır. Eylül ayında açlık sınırının 2 bin 270 TL, yoksulluk sınırının 8 bin 598 TL’yi geçtiği ülkemizde, yurttaşlarımız günden güne yoksullaşmakta sofrasındaki ekmeği de gün geçtikçe daha da küçülmektedir.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre enflasyon aylık bazda yüzde 6,3 oranında, yıllık da yüzde 24,52’ye çıktı. Ülkemizde, işsizlik ve enflasyon hızla artmakta, ekonomik kriz derinleşmektedir. Enflasyon son 16 yılın rekorunu kırmakta dar ve sabit gelirliler arasındaki yoksullaşma da derinleşmeye devam etmektedir.

Elektrik ve doğalgaz zamları başta olmak üzere son zamlarda dâhil edilmesiyle birlikte enflasyon ve yoksulluk rekor düzeye çıkmaya devam edecektir.

Zamların ardı ardına devam ettiği bugünlerde tüm ücretli kesimler gibi kamu emekçilerinin de geliri her geçen gün daha fazla erimektedir. Artan hayat pahalılığı ve kamuda yaşanan dönüşüm kamu emekçilerinin daha fazla yoksullaşmasını ve güvensizleşmesini beraberinde getirmektedir.

AKP iktidarı, ülkedeki ekonominin kötüye gidişinin faturasını kumu iş görenleri ile emekçilere borç, zam, faiz ve enflasyon olarak yansıtmaktadır.

Hükümetin oluşturduğu bütçe ve cari açığın bedeli de milyonlarca emekliye KDV ve ÖTV olarak dönmekte, çarşı da ve pazarda kendini göstermektedir.

Ülkemizde kamuda çalışan 3 milyon memur ile 2 milyona yakın memur emeklisi, AKP iktidarının tutmayan enflasyon beklentileri nedeniyle ekonomik kayba uğramaktadır.

Kamu emekçileri her yıl enflasyon mağduru olmakta ya da enflasyon altında inim inim inlemektedir. Döviz kurlarındaki artış ve temel gıda ürünlerine gelen zamlar düşünüldüğünde memur ve memur emeklisinin yoksulluk sınırında yaşamasına neden olmaktadır.

Siyasal iktidarın, savurganlığının ve bitmez tükenmez lüks hevesinin bedelini de bu ülkenin yoksul yurttaşları ve kamu emekçileri ödemeyecektir.

Toplumun tüm kesimlerini oluşturan işçi, memur, emekli, esnaf ve emeğiyle geçinenlerin ortak talebi tüm zamların geri çekilmesi ve maaşların insanca yaşam seviyesine getirilmesidir. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; gelir vergisi dilimlerinin %15’e sabitlenmesini, maaş artışlarını gerçekçi enflasyon oranında zam yapılmasını istiyoruz."

Tüketici Hakları Derneği Genel Başkan'ın yaptığı açıklama için tıklayın

Kaynak : Vişne Haber Ajansı-www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları