loading
close
SON DAKİKALAR

CHP Sözcüsü Faik Öztrak: AKP genel başkanı TMSF bünyesindeki şirketleri yandaşlarına dağıtıyor

CHP Sözcüsü Faik Öztrak: AKP genel başkanı TMSF bünyesindeki şirketleri yandaşlarına dağıtıyor
Tarih: 21.01.2019 - 15:11
Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.

Öztrak'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Geçtiğimiz hafta sonu gazeteci Hrant Dink'in katledilişinin yıl dönümüydü. Önümüzde alçakça katledilip aramızdan koparılan araştırmacı gazeteci kalpaksız Kuvvacı Uğur Mumcu'nun ve bilim insanımız Muammer Aksoy'un ölüm yıl dönümleri var. Hayatlarını demokrasiye adamış aydınlarımızı şükran ve saygıyla anıyorum. Bu insanları katledenlerin arkasındaki esas güçlerin bir an önce ortaya çıkarılmasını talep ediyoruz.  

Hafta sonu Sakarya’da Türk-İş öncülüğünde işçilerimiz ve STK'larımız tank palet fabrikasının Katar ordusunun da ortak olduğu şirkete devrini potesto etmek için görkemli bir miting yaptılar. Bu meselenin sadece özelleştirme meseledi değil memleket, millet meselesi olduğunu işçilerimiz meydanlarda haykırdı. Ülkemizin en stratejik varlıkları da ordumuzun malı, milli harp sanayimizin belkemiği fabrikalarımız sarayın yerli yandaşlarına ve Katarlı ortaklarına peşkeş çekiliyor. Geçtiğimiz hafta sosyal medyada önemli bir görüntü dolaştı. Sakarya tank palet fabrikasının devredileceği şirketin sahibi, 'Erdoğan’a aşığım' demesiyle bilinen işadamı TMSF bünyesindeki ticari araç üreten şirketin kendisine Erdoğan tarafından nasıl verildiğini ballandırarak anlatıyordu. Bu şirket yandaş işadamına devredilmeden önce Türkiye'nin en önemli kamyon ve ticari araç üreticilerindendi. Mayına dayanıklı zırhlı araçları da üretiyordu. Şirketin hisselerine 2013'te TMSF tarafından el kondu. Erdoğan’ın TMSF ile yakın ilgisini bilmeyen yok. TMSF bu şirketi yandaş işadamına verdi. Erdoğan TMSF’nin elindeki şirketi vermeyi teklif ediyor, gücün yeter mi, diye soruyor. Yandaş işadamı ne emredersiniz yaparım ama elimdeki varidat yeter mi bilmiyorum, diyor. Şirketi alırsam güçlü bir fon ve finansman lazım diyor, Katar ordusunu adres gösteriyor. Erdoğan Katar emirini arıyor, ortak ediyor. Bu hikaye 16 yıldır yandaşları kayırmanın, çürümenin, hukuk tanımazlığın hikayesini oluşturuyor. Görevi aslında vatandaşların mevduatlarına sahip çıkmak olan ve tek adam devletine geçilir geçilmez cumhurbaşkanına bağlanan TMSF sermayenin el değiştirme operasyonlarının tam göbeğinde yer alıyor. AKP genel başkanı TMSF bünyesindeki şirketleri yandaşlarına dağıtıyor. Yandaşların paraları çıkışmayınca küresel çevrelerdeki ahbaplar aranıyor, paralı ortaklar da buluyor. Ülkede sermayenin el değiştirme trafiğine el koyuyor, hukuk devleti ayakları altında ne anayasa ne kanun dinleniyor. Dünyanın hangi ülkesinde cumhurbaşkanları şirket alma işlerine karışır, iş takipçiliği yapar? Hukukun üstün olduğu ülkelerde asgari rekabet şartlarına uyulur, adrese teslim ihale ise suçtur. Parası olan hangi işadamı gelip de fabrika kurar?

Sakarya tank palet fabrikasının özelleştirilmesinde daha başka ciddi sorunlar da var. Ciddi milli güvenlik sorunu var. Silahlı kuvvetlerimize ait bu fabrika bir başka ülke ordusunun emrine veriliyor. Bu kabul edebileceğimiz bir husus değil. Grup başkanvekillerimiz bu tür tesislerin özelleştirme kapsamından çıkarılması için kanun teklifi verdiler. Bakalım yerli ve milli olmakla övünen partiler ne yapacaklar?

Genel başkanımız Sakarya tank palet fabrikasının özelleştirilmesiyle ilgili 9 soru sormuştu. Hala yanıt gelmedi.

Bu sorular cevapsız kaldığına göre ihaleye bile çıkılmamışken AKP genel başkanı bu fabrikanın kime verileceğini açıklamıştır. İhale süreci tamamlanmadan ihalenin kimde kalacağını açıklamak ihaleye fesat karıştırmaktır.

CHP olarak Telekom ihalesinde çok söyledik. Böyle özelleştirme olmaz dedik. Yaşananlar bizi haklı çıkardı. Türk Telekom’un karı Lübnanlı işadamı ve gizli ortaklarına gitmiş, batık kredileri Türk bankalarına kaldı.

Tamamen yerli ve milli palet fabrikamızın Katar ortağına devri yerliliği ve milliliği dilinden düşürmeyen saray ve bekçisi için samimiyet testidir. Bahçeli Atatürk’ün millet tanımından hiçbir şey anlamayan yandaş işadamına ve ortağına milli harp sanayinin en önemli fabrikaların verilmesini nasıl sindiriyor.

Aziz milletimiz sen ekonomik krizle boğuşurken saray kendi zenginlerini yaratmaya çalışıyor. Özelleştirme denen adrese teslim ihaleler yoksulluğunun artmasına yol açıyor. Bundan memnun musunuz? Değilsen 31 Mart’ta sandık önüne gelecek. Bunun takipçisi olmaya devam edeceğiz. Tank palet fabrikasının Katar ordusuna peşkeş çekilmesine tüm gücümüzle engel olmaya çalışacağız.

Güney sınırlarımızda güvenli tampon bölge konusu var. Şu anda kurulacak tampon bölge ülkemizin çıkarlarına uygun mu, kontrol kimde olacak? Tampon bölge Türkiye’nin hareket kabiliyeti artıracak mı azaltacak mı? Ekonomimiz çökertmekle tehdit eden Trump koridor için senatörünü Türkiye’ye gönderdi. Bu senatöre devlet başkanı protokolü uygulanmış. 2,5 saat görüşmüşler, Milli Savunma Bakanı ve MİT başkanıyla da görüşme yapmış. Tampon bölge meselesinin ABD tarafından ciddiye alındığı ortadadır. Ancak AKP genel başkanının durumun ciddiyetinin pek de farkında olmadığı anlaşılmaktadır. AKP genel başkanının tampon bölgeden anladığı Suriye’nin kuzeyinde TOKİ’nin 500’er metrekare bahçesi olan iki katlı evler yapmasıdır. Bunun parasını da koalisyon güçlerinden beklediğini ifade etmektedir. Aynı Erdoğan hava kontrolünün ABD tarafından sağlanmasını beklemektedir. Aynı Erdoğan çıkıp ‘tampon bölgenin kontrolü Türkiye’de olmalı’ demektedir. TOKİ’nin Suriye’de ev yapması ve parasını ABD’den alması ve Türkiye’nin kontrolündeki tampon bölgeden anladıkları ABD korumasında uçuşa yasak bölge ise bu kontrol nasıl bizde olacak? Böyle ciddiyetsiz yaklaşım sonunda Suriye’nin emperyal güçler tarafından parçalara ayrılması ve başımızın ağrıması kaçınılmaz olacaktır.

Güvenli  bölge diyerek ülke parçalamanın ne olduğu Irak’ta gördük. Saray inşaat taşeronluğu derdinde.

Allah affetsin dememek için uyarıyoruz. Emperyalist devletler kapalı kapılar ardından kolunuzu bükmeye çalışıyorsa gelin TBMM’de anlatın. Emperyal güçlerin tek adamın kolunu bükmesi kolaydır parlamentoları iknası çok zordur.

Saray ve damadının tedbir almadan asprin tedavisi 31 Mart’a gitmenin seçimden sonra IMF’ye emanet emenin derdindeler. Faizleri kıpırdatmadan idare edelim diyorlar. Piyasada para yok diyorlar aynı zamanda borcu borçla çevirmeye çalışıyorlar. Geri ödenmesinde zorluk olan ne kadar kredi varsa şu anda hepsini Ziraat Bankası’na devretmeye çalışıyorlar. Ziraat’i çöp bankası haline getiriyorlar. Bedeli ağır olacak.

Exim Bank dışarıdan borçlanmayı yüzde 3 rekor faizle yapıyor. Sarayın damadı Japon Yeni cinsinden borçlandıklarını müjde gibi açıklıyor. İşsizlik rekorlar kırıyor, pahalılık vatandaşı kasıp kavuruyor. Bunların üretimle ilgileri yok, tek bildikleri borca takla attırmak. Elin oğlu zayıf karnımıza vurarak istediğini yaptırıyor. Rahibi gönder diyor 24 saatte gönderiyorsun. Ekonomini çökertiriz, diyor sesini çıkaramıyorsun. Düdüklü tenceredeki basınç her geçen gün artıyor. Tencere patlayınca etraf batınca temizlik için IMF’yi çağıracaklar. Biz bunlar olmasın diye madde madde öneriyoruz. Hiçbiri yerine gelmiyor.

Antalya’da sera sahipleri parasızlıktan seraları bozuyor, bunlar da sıfır gümrükle domates ithalatının önünü açıyor. Çiftçi ekim gübresi atmaz hale geldi elin oğlundan tahıl bakliyat ithal etmeye kalkıyorlar.

Elin çiftçisinin cebine 16 milyon dolar para koymuşuz. Meydanlarda çiftçimize verdiği her kuruşu ihsan eder gibi kafasına kakıyor. Bu paralar kanunen vermesi gerekenin yarısı bile değil. Bunların tarım bakanlarının Fransa’dan şövalye nişanı aldığı ortaya çıkıyor. Kıymetli çiftçi kardeşim sen tarlana gübre atamazken, seranı bozarken, sütleri sokaklara dökerken eloğlunun çiftçisini ihya eden ithalat yoluyla 95 milyar dolar para koyan saray bekçisinden memnun musun?

Ben milletimizin kibir abidelerine uyarıyı sandıkta yapacağına inanıyorum.
(Aziz Kocaoğlu’nun aday adaylığı) Diğer aday adaylarıyla eşit şartlarda değerlendirilecektir. Örgütümüzün, kamuoyunun ne düşündüğü dikkate alınacak.

(Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’a soruşturma) İçişleri Bakanın yakışıksız ifadelerle kamuoyuna açıkladı. Bir yanda atanmış, diğer yanda seçilmiş var.  Atanmışların seçilmişlere hakaretamiz aşağılayıcı sözlerle saldırması hadleri değil. Herkesin yerini bilmesi lazım. Hatay’daki mesele önemlidir. Hatay müstesna bir şehirdir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şahsi meselesi gördüğü anavatana katılması için özel gayret gösterdiği şehrimizidir. Hatay halkı özgür iradesiyle Türkiye’ye katılmıştır. Hatay halkının iradesi her şeyin üstündedir. Suriye’deki gelişmelerin neticesine göçü fırsat bilip Hatay iradesini hiçe saymak vatanperver Hataylıların kabul edebileceği bir husus değildir.

(Kocaoğlu’nun eleştirileri) Adaylarımız eleştirileri parti içinde yapabilirler. Kamuoyun önünde yapılmasının kimlerin değirmenine su taşıdığını kamuoyunun takdirine bırakıyorum.

(CHP’nin tazminat fonu) AKP genel başkanı fondan son derece rahatsız olmuş, yalan fonu takmış adını. Bunun adı olacaksa, demokrasi fonu olur. Türk demokrasi tarihi bu fonu mutlaka yazacaktır. Türkiye’de muhalefeti ağır para cezalarıyla susturmaya yeltenmişlerdir. Bu fon bu girişime direnmenin fonu olarak tarihte şanlı bir yer alacaktır."

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları