loading
close
SON DAKİKALAR

CHP’ye Üye Ol Birlikte Değiştirelim

CHP’ye Üye Ol Birlikte Değiştirelim
Tarih: 11.01.2013 - 00:00
Kategori:

İmambakır Üküş, ''Eğer 'kaybedersek Türkiye kaybeder' bilinci ve sorumluluğuyla hareket etmek zorundayız''…

Önümüzde zorlu bir dönem var…

Türkiye ciddi bir “yol ayrımı”nda…

Üç seçim var…

Hepsi birbirini önceleyen ve besleyen bir süreç…

***

CHP bu süreçte “kilit” konumundaki bir parti…

AKP diktatörlüğüne karşı geniş bir “demokrasi blok”u oluşturmak gerek…

Tüm toplumsal muhalefetin birliği bir şekilde oluşturulması gerekiyor…

“Parçalı” demokrasi güçlerinin emperyalizmin tam desteğine sahip AKP diktatörlüğüne karşı başarılı olması mümkün değil…

***

İlk “sınav” önümüzdeki “yerel seçim”ler…

Eğer bu yerel seçimlerde de AKP oy oranını korur veya yükseltirse Türkiye için “yeni” bir süreç başlamış olacaktır…

Dolayısıyla, ne olursa olsun AKP bu süreçten “başarısız” çıkmalıdır…

***

“Yerel seçimler”de AKP’nin başarısız olmasını esas teşkil edecek yer İstanbul’dur…

Eğer AKP İstanbul’u kaybederse Türkiye için “değişim’in yolu da açmış olacaktır…

Bu noktada tüm demokrasi güçleri tüm enerjisini ve gücünü başta İstanbul olmak üzere seçimleri kazanmayı yoğunlaştırmalıdır…

AKP diktatörlüğüne karşı geniş bir “demokrasi blok”u kurmada büyük sorumluluk CHP’ye düşmektedir…

Yaklaşan “yerel seçim”ler de AKP karşısında seçimlerde esas olarak üç parti yarışacak…

CHP, MHP ve BDP…

Bazı küçük il ve ilçeler veya beldelerde başka partiler seçimleri kazanabilse de büyük il ve ilçelerde bu üç parti yarışacak…

***

BDP daha çok Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde seçimleri kazanabilecek durumda…

Zaten şu anda da bölgedeki tüm büyük il ve ilçeler BDP’nin elinde…

MHP ise daha çok iç Anadolu bölgesi ve bazı ege illerinde var…

Manisa, Balıkesir gibi…

MHP’nin Ankara’da bazı ilçeler ve bölgelerde gücü ve belediyeleri olmakla birlikte, İzmir ve İstanbul’da hiç gücü ve etkinliği yoktur…

AKP karşısında en geniş ve yaygın gücü olan parti ise CHP’dir…

***

Bu nedenle CHP’ye büyük sorumluluk düşmektedir…

En yaygın ve geniş örgütlenmeye sahip, şu anda da birçok il ve ilçede belediye yönetiminde bulunmaktadır…

Her ne kadar CHP elinde tuttuğu belediyelerde çokta başarılı işler yapmasa da, yine de yeniden kazanmaya en yakın partidir…

CHP, her şeye rağmen birçok il ve ilçede seçimleri kazanmaya en yakın partidir…

Bu durum İstanbul, Ankara ve Adana içinde geçerlidir…

***

CHP birçok il ve ilçede seçimleri kazanmaya ne kadar yakınsa, CHP örgütleri ve yöneticileri de o kadar uzaklar…

Ne yazık ki, CHP bu sürecin öngördüğü sorumluluktan uzak durumdadır…

Bir çok CHP merkez yönetici ve il başkanının derdi “koltuk” koruma veya koltukları kendi “yakın”larına kazandırmaktadır…

Türkiye’nin geldiği “yol ayrımı”nın farkında olmayanların “kişisel ikbal” peşinde koşmaları çok “doğal”(!)

***

Bu zorlu süreç mevcut haliyle ne CHP’ye ne de başkalarına bırakılmayacak kadar önemlidir…

Eğer “kaybedersek Türkiye kaybeder” bilinci ve sorumluluğuyla hareket etmek zorundayız…

İstanbul, Ankara ve Adana’da AKP kaybetmelidir…

Bunun yoluysa CHP’yi güçlendirmek ve CHP’de birleşmektir…

***

Türkiye’nin ilerici-devrimci birikiminin çok büyük bir bölümü ne yazık ki CHP’nin dışındadır…

Bunun çok çeşitli nedenleri var…

Ama bunda CHP’nin de büyük sorumluluğu var…

Ne yazık ki CHP’de bu birikimi kendinde birleştirmek için hiçbir caba sarf etmemiştir…

Bırakınız caba sarf etmeyi; edenleri de canından bezdirmiştir…

***

Şu anda da durum ne yazık ki farklı değildir…

CHP genel merkezi dahil il ve ilçelerde bu ilerici-devrimci birikimle birleşmek istememektedir…

Ancak, durum ne olursa olsun, kim ne yaparsa yapsın CHP kazanmaya en yakın partidir…

Ayrıca CHP'de ciddi bir yenilenme ve değişim isteği ortadadır...

Bizlere düşen bu yenilenme ve değişim talebine ve sürecine sahip çıkmaktır…

***

Önümüzde ki “yerel seçim”ler de CHP’nin başarılı olmasının ön koşulu ise “ön seçim”dir…

Tüm üyelerle yapılacak bir ön seçim bütün büyük illerde seçimlerin kazanmanın yolunu açacaktır…

Ancak, herkesin kafasında soru işaretleri oluşturunsa “mevcut üyelik”lerle adil bir seçim olup olmayacağıdır…

Gerçekten de uzun süre CHP’ye üye olmanın dünyanın en zor “iş”i olduğu bir süreç yaşandı…

Ve halen de büyük ölçüde devam ediyor…

Eş, dost ve akrabalar veya kendi şirketlerinde çalışanlarından başkasının üye olmadığı bir CHP’de sağlıklı bir “önseçim” olabilir mi kuşkusundan doğal ne olabilir…

***

Türkiye’nin değişime ihtiyacı var…

Değişimin yolu İstanbul, Ankara ve Adana’da seçimi kazanmaktan geçer…

Değişim anahtarı CHP, CHP’de değişimin anahtarı ise ilerici-devrimci birikimin CHP’de birleşmesidir…

Değişim için “CHP’ye üye ol” kampanyası açmalıyız…

Türkiye’nin büyük bir ilerici-devrimci birikimi var…

Herhangi bir sol örgütte veya partide çalışmayan herkesi CHP’ye üye olmaya davet ediyorum…

Biliyorum bu davet ve çağrıma en önce CHP örgütleri hatta merkezi bile karşı olacaktır…

Ama, bu önemli değildir…

CHP, makam ve mevki için çabalayanlara bırakılmayacak kadar önemli bir partidir…

CHP’ye katılalım…

CHP’ye üye olalım…

Önce CHP’de sonra Türkiye’de değişim yolunu birlikte açalım…

İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları