loading
close
SON DAKİKALAR

Gazı keserse!

Gazı keserse!
Tarih: 09.10.2015 - 00:00
Kategori:

Melih Aşık; Asıl sıkıntı ise doğalgazda yaşanacaktır. Rusya’dan ithal edilen yıllık 30 milyar metre küpe yakın doğalgazın başka kaynaklardan temini son derece güçtür...

Vatandaş gerçekçi düşündüğü için haklı olarak soruyor:
- Yahu bu Rusya ile biraz daha dalaşırsak bunlar doğalgaz vanasını kapatırlar mı? Kış günü enerjisiz, elektriksiz kalır mıyız?
Araştırmacı Dr. Nejat Tamzok konuyu irdeliyor:
“Bir gerginlik durumunda Rusya’dan gelen petrol ve kömürün başka ülkelerden temini göreli daha kolaydır.
Asıl sıkıntı ise doğalgazda yaşanacaktır. Rusya’dan ithal edilen yıllık 30 milyar metre küpe yakın doğalgazın başka kaynaklardan temini son derece güçtür.
Üstelik Türkiye, doğalgaz depolama kapasitesini de maalesef yeterince geliştiremedi. Yıllık tüketimin en az yüzde 20’si büyüklüğünde olması gereken kapasite yüzde 6’da kaldı...
Dolayısıyla, Rusya’nın sevkiyatı kesmesi durumunda, öncelikle 10.000 megavata yakın bir elektrik santrali (kurulu gücün 7’de 1’i) faaliyet dışı kalır.
Dahası, bu tabloya İran ve Irak’taki vanaların da dahil edilmesi durumunda tam bir felaket senaryosu söz konusu olur.”

***
Netice...
1. Rusya ile tartışmalar ticari ilişkilere sıçratılmamalıdır. Zararlı biz çıkarız.
2. Esad’ı alaşağı etme hevesinin nelere malolduğu artık farkedilmeli, Rusya ile ilişkilerin Esad takıntısından daha önemli olduğunun farkına varılmalı, Moskova ile oturup konuşulmalı, uzlaşılmalıdır.

SANAT
Demek böyle sanatçılar da varmış... Demek sanatçı olmak için PKK kuyrukçuluğu şart değilmiş... Aralarında Ediz Hun, Fikret Hakan, Gülriz Sururi, Devrim Erbil, Işık Yenersu, Özdemir Nutku, Cihan Ünal, Ferhan Şensoy, Timur Selçuk, Meriç Sümen, Cihat Tamer, Dilek Türker gibi isimlerin de yer aldığı yaklaşık 200 sanatçımız “Teröre Hayır, Kardeşliğe Evet” başlıklı metnin altına imzalarını koydular. Şu mesajlara katıldılar:
“Terörle barış, teröristle müzakere olmaz... Ülkemizi böldürtmeyeceğiz... Bölücüye, teröriste, yobaza, hırsıza bu milleti ezdirmeyeceğiz... Emperyalizmin oyunlarını bozacağız... Bayrağımızı yere düşürmeyeceğiz... Bizler Mustafa Kemal’in sanatçılarıyız.”

“Ak, ak” deyip duruyorlar ama partinin rengi bile sarı…
***
Siyasiler “Ailesine laf söyletmek” istemiyorsa
ailelerine de devlet işlerinde laf söyletmemeleri gerekiyor!
Akif Kökçe

SELO
HDP Lideri Selahattin Demirtaş, 4 Ekim’de Frankfurt’ta konuşurken Türkiye’deki görevlerini şöyle özetliyor:
“Yüzyıl öncesinde kendi vatanımızı, kendi ülkemizi, topraklarımızı, bize zindana çeviren anlayışa karşı yüzyıl sonra işte rövanş için sahnedeyiz.”
Türkiyelileşti denilen lider meğer Atatürk ve Cumhuriyet’ten rövanş hazırlığındaymış. Peki Güneydoğu’da durum nedir? Anlatıyor.
“Her gün çocuklar, gençler, siviller katlediliyor. Dünyanın gözü önünde, sözde ‘terörle mücadele’ adı altında topyekün bir halkla mücadele ediliyor.”
Yani; PKK anasının ak sütü gibi haklı ve masum bir savaş yürütürken devlet orada zulüm ve katliam yapıyormuş. Vay Türkiyeli vay...

Bir Aziz adam...
Bir Türk Nobel aldı. Mardin Savur doğumlu, İÜ Tıp Fakültesi mezunu Prof. Aziz Sancar, kanser tedavisine yönelik çalışmalarından dolayı bu büyük ödüle layık görüldü.
İçeride ve dışarıda biraz şaşkınlık var...
Bir Türk nasıl Nobel alır? Lobilere göz kırpmadan, ülkesini yerin dibine batırmadan olacak şey mi?
Ülkesini batırmak ne kelime... Tam tersine... Bu Aziz adam inadına Türk bayraklı tişörtle, Atatürk’lü bayrakla resim çektiriyor. Her fırsatta:
- Ben Türküm, ülkem adına gurur duyuyorum, diyor...
BBC telefonla arayıp ‘Arap mısınız, kısmen mi Türksünüz’ diye sormuş...
Kendisine farklı kimlik arayanlara Aziz Sancar’ın yanıtı:
- Ben Türküm, o kadar. Mardin’de doğmuşsam, Cizre’de de doğmuşsam, Kars’ta da doğmuşsam ben Türküm...
Prof. Sancar sık sık Türkiye’de aldığı eğitimi... 40’lı-50’li yıllarda Savur ilçesindeki ilkokul ve ortaokul eğitimini... İstanbul Üniversitesi’nde aldığı eğitimi övüyor... Kuşku yok ki, bugünkü başarısını ABD’nin sağladığı imkânlara borçludur. Ama o ülkesine de bir borcu olduğunu unutmuyor.
Cumhuriyet, İkinci Dünya Savaşı yıllarının fakirliği içinde dahi, Mardin’in Savur ilçesindeki çocuklara öğretmen göndermiş, eşit tahsil ve yükselme imkanı tanımıştır.
Bazıları bunu görmek yerine Devlet’e, Cumhuriyet’e, Atatürk’e küfür edip duruyor.

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları