loading
close
SON DAKİKALAR

Gaziler Günü, gazilere yasaklansın!

Gaziler Günü, gazilere yasaklansın!
Tarih: 21.09.2014 - 00:00
Kategori:

Mustafa Mutlu; Ülkemizdeki “yönetim” anlayışı hiç değişmedi. Hastalar olmasa, Sağlık Bakanımız mucizeler yaratacak...

Ülkemizdeki “yönetim” anlayışı hiç değişmedi...
Hani; Osmanlı İmparatorluğu’nda Maarif Nazırlığı (Milli Eğitim Bakanlığı) yapan Emrullah Efendi, “Şu mektepler olmasa, maarifi ne güzel idare ederdim” demiş ya... İşte; aynı kafa bugün de iş başında... Hem de sadece devlette değil, her alanda!
***
Hastalar olmasa, Sağlık Bakanımız mucizeler yaratacak...
Ağaçlar olmasa, denizler, göller, nehirler, dağlar olmasa, Çevre Bakanımız tarihe geçecek!
Suç olmasa, İçişleri Bakanımız destan yazacak...
Mahkemeler olmasa, Adalet Bakanı geceleri mışıl, mışıl uyuyacak...
Kadınlar olmasa, kadına şiddet de olmayacak; Aileden Sorumlu Bakanımız rahat edecek.
Sendikalar olmasa iş barışı sağlanacak ve Çalışma Bakanımız derin bir nefes alacak.
Canları olmasa, inşaat işçilerimiz ikide bir asansörden düşüp ölmeyecek; o gökdelenleri yapan müteahhit de boşuna suç işlememiş olacak...
Gol olmasa, Fatih Terim’in başında olduğu milli takım durmadan hayal kırıklığı yaşatmayacak...
Yazarlar olmasa, gazete patronları ha bire Erdoğan’dan fırça yemeyecek...
***
Neden mi girdim bu konuya?
Bizim gazetenin dünkü birinci sayfasında ufacık bir haber ve bir fotoğraf vardı. İşte; o fotoğrafa baktım, haberi okudum; dağıldım...
Gaziler Günü nedeniyle, tüm illerimizde olduğu gibi Zonguldak’ta da bir tören yapılmış... Yağmur altında yapılan törende İstiklal Marşı okunurken protokoldeki Vali Ali Kaban’a, CHP’li Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’e ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Birol Şimşek’e korumaları şemsiye tutarak ıslanmalarını önlemiş...
Onların hemen yanındaki Muharip Gaziler Derneği Şube Başkanı Ramazan Çakal’la ise ilgilenen bile olmamış!
Çakmış selamını, sırılsıklam olmuş ama İstiklal Marşı bitene kadar nefes bile almamış!
Düşünün; Gaziler Günü kutlanıyor ama protokol korunuyor, gazi amca kimsenin umurunda bile olmuyor.
Kısacası...
Ramazan amca dün “kutlandı”, bugün büyük bir ihtimalle zatürre!
***
Yukarıdaki örneklere devam edelim:
Gaziler olmasaydı Zonguldak’taki kent yöneticileri öyle bir Gaziler Günü kutlayacaklardı ama... Olmadı!
Bir “gazi” çıktı, işi bozdu!
***
İktidara çağrıda bulunuyorum:
Bundan sonraki yıllarda Gaziler Günü’nü gazilere yasaklayıp güzel güzel kutlayın!
G.T MESELESİ!
Ünlü müteahhit Ali Ağaoğlu’nun başı, AKP’li Sancaktepe Belediyesi ile dertteymiş... Odatv’nin haberine göre Belediye, My Village için yıkım kararı çıkarmış!
80 dönüm alan üzerine kurulu, 58 ikiz villa ve 176 konak ile çok sayıda daireden oluşan My Village’deki sosyal tesis mühürlenmiş... Sosyal tesisin yıkımı için tanınan süre bu Salı günü doluyormuş. Konutlar ise 30 gün içinde ruhsat alınmaması halinde yıkılacakmış. Ali Ağaoğlu bu gelişmeler karşısında çılgına dönmüş:
“Belediye Başkanı yıkım kararını çıkaramaz. G.tü yiyorsa da çıkarsın.”
***
My Village’deki gelişmeleri yakından izleyeceğim.
Çünkü Sancaktepe Belediyesi’nin AKP’li Başkanı’nın “g.tünün” bu tehdit karşısında nasıl bir tavır alacağını merak ediyorum.
GÜNÜN SORUSU
Aylardır IŞİD’in elinde esir bulunan Musul Konsolosumuz ile 48 vatandaşımız dün “gizemli” bir şekilde özgürlüklerine kavuştu.
“Gizemli” diyorum; çünkü rehinelerin nasıl kurtuldukları konusunda her kafadan ayrı bir ses çıkıyor. Başbakan bunu çalışma ve temaslara bağlarken, Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar CIA’in getirdiğini öne sürüyor... Cumhurbaşkanı Erdoğan ise vatandaşlarımızın IŞİD’in elinden başarılı bir operasyonla alındığını iddia ediyor. Sorum Başbakan Davutoğlu’na:
Cumhurbaşkanı yalan mı söylüyor, yoksa birileri onu kandırdı mı?
KILIÇDAROĞLU’NUN, UĞUR DÜNDAR’A BÜYÜK İHANETİ...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hafta içinde sevgili kardeşim İsmail Küçükkaya’nın sunduğu “Çalar Saat” isimli televizyon programına çıkmış ve en sevdiği iki yazardan birinin Cumhuriyet yazarı ve sosyolog Prof. Dr. Emre Kongar, diğerinin ise Taha Akyol olduğunu açıklamış...
Elbette Emre Kongar’a lafım olamaz...
Ancak Taha Akyol hayatında bir kez bile CHP’ye oy vermeyen, bununla da her fırsatta övünen biri...
Gençliğinde MHP’liydi, sonrasında ise “muhafazakar demokrat” dümeniyle, iktidara gelen her sağcı partinin yanında oldu.
CHP Genel Başkanı’nın, 798 köşe yazarı olan bir ülkede sevmek için bula bula “CHP’yi sevmeyen” Taha Akyol’u bulması, hayli anlamlı!
***
Bir de Uğur Dündar’ın haline üzüldüm.
Kemal Bey’e onun verdiği desteği hiçbir gazeteci vermedi. Sırf son cumhurbaşkanlığı seçiminde yaptıklarına bakın, ne demek istediğimi anlarsınız:
Kılıçdaroğlu’nun istediği oyu vermeyenin Atatürkçülüğünü bile tartışmaya açtı! Bu yüzden “kardeşi” Yılmaz Özdil’le bile ayrı düştü...
Gelin görün ki Kılıçdaroğlu gitti bir “badem bıyıklı”ya gönül verdi!
Ne yalan söyleyeyim ben Uğur ağabeyin yerinde olsam, onun yaptığı gibi İstanbul’u terk etmekle yetinmez, dünyaya da küserdim!
GÜNÜN İSYANI
Genelkurmay Başkanlığı dün PKK’nın Ağrı’da mahkeme kurup vatandaşları yargıladığını açıkladı. İsyanım, “Açılımın detayları bize söylenmiyor. Bizim de kırmızıçizgilerimiz var ve bu çizgiler aşılırsa gerekeni yaparız” diyen Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’e:
Ağrı’daki PKK Mahkemesi, kırmızıçizginizi aşmıyor mu?

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları