loading
close
SON DAKİKALAR

Seçim hilelerine karşı yapılması gerekenler

Seçim hilelerine karşı yapılması gerekenler
Tarih: 28.07.2014 - 00:00
Kategori:

Mustafa Mutlu; Oy vermekle iş bitmiyor. Oy verdikten sonra pikniğe, çaya gitmek doğru olmuyor.

"2002 yılından bugüne kadar yapılan tüm seçimlere şaibe karışmıştır. ANAP ve DYP'nin baraj altında bırakılması operasyonu bile sorgulanmaz iken, birileri mütedeyyin ve muhafazakar maskeleriyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne yön vermiştir. 2002'den bugüne geçen süre tarih yazılırken, 'Kayıp Yıllar', 'Fetret Devri' gibi ibarelerle anılacaktır.

Oy vermekle iş bitmiyor. Oy verdikten sonra pikniğe, çaya gitmek doğru olmuyor. Oy verdiğin sandığın başına müdahil olarak oturup beklenmesi, ıslak imzalı tutanağı almadan o salondan çıkılmaması gerekiyor. 'Oyumu verdim' deyip sonra çay içmeye gidince maalesef ala milli irade ve demokrasi tecelli etmiyor.

Vatandaşı tekmeleyerek 'milli irade' sakızı çiğneyenleri ekranlarda görmek, başımızda demokrasi kılıcı sallamalarını seyretmek bizlere yakışmıyor. Oyumuzu veriyoruz. Oy verdiğimiz sandığa sahip çıkıyoruz. Sonuçları takip ediyoruz. Gerekirse itirazlarımızı yapıyoruz.

Bu bahsettiklerim seçim günü yapılması gerekenler... Ya sandığa gitmeden önce komşularımız kim ya da kimler? Apartman yöneticilerimizin tavrı siyasi olarak hangi eksende diye tahlil yaparak seçimlere hazırlanıyoruz.

Bu kitabı okuyan herkesin CUMHURBAŞKANLIĞI seçimlerinde başarılı olabilmek için tekrar tekrar gerçekleri görmesi gerekiyor."

***

Otel ve acente yöneticisi, aynı zamanda Anayurt Gazetesi Köşe Yazarı ve televizyon programcısı Hüseyin Hakkı Kahveci, Türkiye'nin son 12 yıldır en çok tartıştığı konuyu, yani seçim hilelerini kitaplaştırmış...

Kimlerin, neden hile yaptığını, hileyle nasıl mücadele etmemiz gerektiğini anlatmış...

Sadece bununla kalmamış; Türkiye'yi dizayn edenlere kadar gitmiş...

Tüm bunlar için "Yazarın eline, beynine sağlık" diyorum ve "Dost acı söyler" bölümüne geçiyorum.

***

Belli ki yazar bu kitaba çok kafa yormuş...

Günlerce gecelerce okumuş, araştırmış, yazmış...

Can Ataklı, Prof. Dr. Gökhan Çapoğlu, Yaşar Okuyan gibi üç saygın isme kitabını okutmuş ve önsöz yazdırmış...

Buraya kadar, her şey çok güzel...

Ancak bu kitabın bana göre temelde iki sorunu var:

Yapılan ya da yapıldığı iddia edilen seçim hilelerini belgeleyemiyor. Belgelemek bir yana, gazete haberlerinde okuduklarımızdan daha fazla bilgiler veremiyor. Sadece var olan bilgilerin bir kısmını belli bir sırayla alt alta diziyor.

Birinci sorun bu; yani konunun, derinliğine inilmemiş olması...

311 sayfalık bu kitap, benim gibi bir "inatçı okur" tarafından belki başından sonuna kadar okunabiliyor ama ne yazık ki yeni hiçbir şey vermiyor...

Gelelim ikinci soruna:

Togan Yayınları'nın istisnasız bütün kitaplarında olan "pasaklılık" sorunu, bu kitapta da had safhada devam ediyor.

Yayıneviyle ilgili bu eleştiriyi belki on kez yaptım, yayınevi sahibi sevgili dostum İsmail Arlı'nın yüzüne defalarca söyledim ama sorun bir türlü giderilemiyor.

Eminim İsmail Arlı şimdi benden sayı bekliyor:

Söyleyeyim Sevgili İsmail; altlarını çizdiğim için tek tek saydım:

Bu kitaptaki yazım ve noktalama hatalarının sayısı tam 978 adet.

Sorunun çözümü çok zor değil:

Öncelikle yazarlar, tenezzül edip yazdıkları kitapları en az üç kez okuyup düzeltecekler.

Sonra yazım kurallarını iyi bilen en az üçer yakınlarına okutturacaklar.

Ve elbette yayınevi de işlerine saygılı editörler çalıştıracak... Gelen her kitap yerine "hatasız" ve "ufuk açan" kitapları yayınlayacak...

Bu yapılmayınca olan tek şey, söylemesi acı ama kağıt israfı oluyor... Yazık!

YÜZYILIN HİLESİ SANDIKTAKİ HÜLLE!

Türü: Araştırma

Yazan: H. Hakkı Kahveci

Yayınevi:

Togan Yayınları

Baskı tarihi: 2014, Temmuz

Sayfa sayısı: 311

Fiyatı: 18 lira.

Not: Yazarı tanımıyorum. Eleştirilerimi, kitaba duyduğum saygı gereği olarak görmesini rica ediyorum.

YENİLEN ORDU MU?

Balyoz Davası kapsamında uzunca süre cezaevinde yatan Emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin ve gazetemiz yazarlarından Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz'un cezaevindeyken birlikte yazmaya başladıkları "Asker ve Siyaset - Osmanlı'dan Günümüze Asker Sivil İlişkileri", son zamanlarda okurken en çok zorlandığım kitapların başında geliyor.

Çünkü kitap sadece Türkiye Cumhuriyeti'ndeki askeri, sosyal ve siyasi gelişmeleri ele almakla kalmıyor; aynı zamanda dünyadaki jeopolitik gelişmeleri de anlatmaya soyunuyor.

Böyle olunca da her satırı anlamak için en ez dört kez dura düşüne okumak gerekiyor.

Kitap şu bölümlerden oluşuyor:

Coğrafya ve ordu...

İçeride ve komşularla ilişkilerde önemli olaylar ve bunların etkileri: (Üçüncü Selim'den Birinci Meşrutiyet'e, Birinci Meşrutiyet'ten İkinci Meşrutiyet'e, İkinci Meşrutiyet'ten Birinci Dünya Savaşı'nın Sonuna, Kurtuluş Savaşı Dönemi, Cumhuriyet'in İlanından 1938'e Ulus Devletin İnşaası, 1938'den 1950'ye, 1950'den 1960'a, 1960'tan 1980'e, 1980'den 2000'e, 2000'den Günümüze...)

Asker ve Siyaset İlişkilerinin Kısa Tarihi...

Asker ve Zihniyeti..."

***

Önsözdeki bir cümle çok önemli:

"Orduya yönelik açılan bütün bu davalarda, ordu mu yenildi?"

İşte bu kitap, çok geniş bir bakış açısıyla son yıllarda gündeme gelen "askerin yeri" sorusuna da yanıt arıyor.

ASKER VE SİYASET

OSMANLI'DAN GÜNÜMÜZE

SİVİL ASKER İLİŞKİLERİ

Türü: Araştırma, inceleme

Yazanlar: İsmail H. Pekin, Ahmet Yavuz

Yayınevi: Kaynak Yayınları

Baskı tarihi: 2014, Haziran

Sayfa sayısı: 380

Fiyatı: 25 lira.

Not: İsmail H. Pekin'le tanışmadık, Sayın Ahmet Yavuz'la tahliyesinden sonra Kral Çıplak'ın özel yayınında birlikte olduk.

BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN!

Bugün Bayram... Çevremiz kan gölü, ülkemiz bölünüyor ve din devletine götürülüyor; birileri bizi iki dinciden ve bir bölücüden birini seçmek zorunda bırakıyor ama dedim ya; bugün bayram!

Ne diyeyim; büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim. Kutlu olsun!

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları