Ülkenin gündemi, Cumhurbaşkanı seçimi DEĞİLDİR!

Necdet Pamir; O bayrak, eğer sizin değilse; tüm ülkenin şerefidir! Koruma ve kollama görevi ise (ne yazık ki) size verilmiş!

Genelkurmay Başkanlığı'nın web sayfasında Diyarbakır'da askeri birliğe giren bir göstericinin Türk bayrağını indirmesine tepki gösterilirken şöyle denildi: TSK’DAN BAYRAK AÇIKLAMASI;

“…Yüce Türk Ulusunun sembolü, her zerresi şehit kanıyla bezenmiş bağımsızlığımızın işareti Türk Bayrağına, hiç bir değerden nasibini almamış bir şahıs tarafından saldırıda bulunulmasını nefretle kınıyor, bu saldırıyı yapan kişinin bulunup gerekli cezanın verilmesinin takipçisi olunacağının ve hiçbir kişi veya grubun Şanlı Türk Bayrağını dalgalandığı gönderinden indiremeyeceğinin bilinmesi, kamuoyuna saygıyla duyurulur."

Bu nasıl bir akıl tutulması, ya da nasıl bir orta oyunudur? Türk bayrağı indirilmiş mi? Yazıklar olsun ki indirilmiş. Ve lafa bakın:

“… indiremeyeceklerinin bilinmesi!” Hiç mi utanmıyorsunuz?

“…tahammül sınırlarını zorlayan (!) bu tür eylemlere karşı serinkanlı davranılmaya gayret sarf edilmektedir.”

Herhalde bu açıklamanızı okuyan insanlarımızın tahammül sınırlarından bahsediyorsunuz! O bayrak, eğer sizin değilse; tüm ülkenin şerefidir! Koruma ve kollama görevi ise (ne yazık ki) size verilmiş! Korumadığınız yetmezmiş gibi, bir de edebiyat peşindesiniz! Derhal istifa edin!

Gül de açıklama yapmış: “Bayrağın indirilmesini şiddetle kınıyorum.” İnsan merak ediyor doğrusu: Hangi şiddette kınıyor acaba? Eminim Lice’deki olaylar bıçakla kesilir gibi duruvermiştir bu şiddetli açıklama sonrasında! Sıkı mı? Koskoca Gül ne demiş? “Şiddetle kınıyorum.” Hadi bakalım bir daha bayrak indirsinler de görelim!

Medyadan: “Erdoğan bayrağın indirilmesi ile ilgili açıklamasında şu ifadeleri kullandı: Bayrak indirilmesi konusu, bununla ilgili olarak benim söyleyebileceğim en şiddetli cümle neyse onu siz benden duymuş olun. (Ne demekse?) Konuyla ilgili teftiş başlatıldı. Bunun çocuk olması bizi ilgilendirmez. (Çocuk olduğunu saptadınız mı? Ya kimliğini?) Bir çocuk, bizim kutsalımız olan bayrağı alıyorsa, bunun bir karşılığı olacaktır (Ciddi misin?). Çocuktur diye bizim bayrağımıza, kutsalımıza saldırılmasına müsaade etmemiz mümkün değil. Direkten bayrağımızı indirme cüretinde bulunuyor. Orada bulunan askerdi, komutandı hepsi bunun bedelini ödeyecektir.”

Gerçekten de “en şiddetli cümleleri” Erdoğan’dan duymuş olduk!

Demek ki, ‘çözüm süreci’ nedeniyle ‘VURMA SAKIN’ emri verilmemiş. Öyle anlıyoruz. Demek ki bedelini bir iki er, bir iki rütbeliye ödeteceksiniz. Yani siz gene sütten çıkma AK kaşıksınız. Bayrağı indiren ise çocuk! Durmak yok, çözüm sürecine devam! Yüzdünüz yüzdünüz; kuyruğuna geldiniz. Şunun şurasında Çankaya’ya ne kaldı?

Bu ülkenin gündemi “Cumhurbaşkanlığı seçimi” değildir!!!

Ülkenin gündemi, hesabı sorulmamış yolsuzluklardır!

Ülkenin gündemi, seçim diye yutturulan orta oyunlarının hesabının görülmesidir!

Ülkenin gündemi, hesabı sorulmamış cinayetlerdir!

Ülkenin gündemi, rant uğruna göz göre göre gerçekleşen iş cinayetleridir!

Ülkenin gündemi; Gezi Direnişi’yle yakılan (Bu daha başlangıç…) çoban ateşlerinin, tüm yurdu ışıl ışıl aydınlatarak yayılan kutsal alevleridir. Üfledikçe söneceğini sanıyorsanız, çok ama çok yanılıyorsunuz. Gördüğünüz gibi, tükettiğiniz her nefeste, ateşi körüklüyorsunuz!

Necdet Pamir