loading
close
SON DAKİKALAR

Yüce Siddharta aşkına: Defolun!

Yüce Siddharta aşkına: Defolun!
Tarih: 30.03.2015 - 00:00
Kategori:

Mustafa Mutlu; Eğitimi bu hale getirenlerden ben de Yüce Siddharta aşkına (!) rica ediyorum: Defolup gidiniz!

Üniversitelerin çoğunda profesör yok.

Derslik yok, laboratuvar yok, işlik yok!

Tıp fakültesi varsa bile hastanesi yok...

Bilimsel araştırma yok; çünkü bunun için ödenek yok!

Yurt yok, ucuz ve kaliteli yemek yok...

Sağlık hizmeti yok, konferans salonu yok, sosyal etkinlik için alan yok...

Ama şimdi bütün üniversitelerde AKP iktidarının emriyle cami yapma telaşı var!

***

Peki; camiye ne kadar ihtiyaç var?

İstanbul Teknik Üniversitesi’ne bakalım:

Rektör Prof. Dr. Mehmet Karaca’nın söylediğine göre, ihtiyaç büyükmüş... Çünkü öğrencilerden ‘yoğun istek’ geliyormuş...

Bunun için de İTÜ yerleşkesinin merkezi bir alanına “sembol cami” yaptırmaya karar vermiş!

***

Peki; Rektör Bey’in söyledikleri gerçek mi?

İTÜ’lü öğrenciler gerçekten üniversiteye cami yapılmasını istiyor mu?

Kısmen doğru... Bir grup öğrenci bunu istiyor!

Bunlar yaklaşık 1 yıl önce change.org isimli sitede “İTÜ’ye cami yapılsın” diye bir kampanya başlatmış...

“Cuma namazını kılmak için okul dışındaki camilere gidince derslerimizi kaçırıyoruz” diye de gerekçe belirtmişler!

Bu kampanyaya dün 12:00 itibarıyla 2 bin 261 kişi imza vermiş... Tabii; yüzde 90’ı İTÜ’lü değil!

***

İTÜ’nün diğer öğrencileri de bakmışlar ki onca ihtiyaçları dururken, rektörleri bu imzaları gerekçe göstererek cami inşaatını başlatacak; onlar da aynı internet sitesinde geçen hafta “İTÜ’ye Budist tapınağı yapılsın” diye bir başka imza kampanyası düzenlemiş...

Sadece birkaç gün önce başlatılan ve dün aynı saate kadar 8 bin 129 imza toplanan bu kampanyayı destekleyenlerin gerekçeleri ise şöyle:

Utku Gürçağ Borataç: “Dini ihtiyaçlarımı yerine getiremiyorum. En yakın Budist tapınağı 2 bin kilometre mesafede... Öğle tatillerinde gidip gelemiyorum.”

Muhammet Akay: “Konfüçyanizm, Taoizm ve Budizm’le birkaç yıldır ilgileniyorum. Tipitaka ve Mahayana Sutraları’nı okuyabileceğim huzurlu bir alan istiyorum. Yüce Siddharta aşkına, bunu sağlamanızı rica ediyorum.”

***

İTÜ’deki her fakültede mescit varken yapılması planlanan “sembol” cami sadece İTÜ Rektörü’nün padişaha bağlılığını “sembolize” edecek...

232 yıllık İTÜ, “külliye”ye dönüşecek...

Bu üniversite teknik ve bilimsel eğitimin yerine, dini eğitimin “sembolü” olacak...

***

Eğitimi bu hale getirenlerden ben de Yüce Siddharta aşkına (!) rica ediyorum:

Defolup gidiniz!

AVCI!

Fethullah Gülen Cemaati’nin gerçek yüzünü anlattığı Haliç’te Yaşayan Simonlar isimli kitaptan sonra Odatv ve Devrimci Karargah soruşturmaları kapsamında tutuklanarak cezaevine konulan ve geçen yıl tahliye edilen eski Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Cuma gecesi Kral Çıplak’ta konuğumuzdu.

Uzun bir süredir ilk kez ekranlara çıkıyordu. Yüz binlerce insan, onun özellikle cemaat-iktidar kavgası hakkında söyleyeceklerini merak ediyordu.

Ancak Hanefi Bey, kendisine inananları şaşırttı.

Kumpas davalarını kast ederek, “Cemaat bizi kandırdı” diyen Recep Tayyip Erdoğan’ı “kısmen haklı” bulduğunu söyledi...

İşte o an, kızılca kıyamet koptu; binlerce tepki yağdı.

Bu konuda kendisiyle “programcı-konuk ilişkisi çerçevesinde” hayli tartıştığım halde, izleyicilerden bazıları beni de yerden yere vurdu.

Sözüm bu arkadaşlara:

Daha ne yapacaktım; misafirim olan Hanefi Bey’i gırtlaklamamı mı bekliyordunuz?

GÜNÜN SORUSU

Polis yıllardır Tayyip Erdoğan’ın gideceği kentlerdeki TGB’lileri, ziyaret boyunca “esir” alıyor. Aynı şey önceki gün Karabük’te oldu. TGB’nin bürosu polis tarafından basıldı; 6 yönetici gözaltına alındı. Sorum polise:

Bu mantığa göre Erdoğan’ın yaşadığı Ankara’daki ve İstanbul’daki tüm TGB’lilerin hayatlarını karakolda geçirmeleri mi gerekiyor?

GEPETTO BABA’DAN RİCA! (136)

Marangoz Gepetto Baba’nın tahtadan bir kukla olarak yaptığı Pinokyo’nun özelliğini bilirsiniz:

Her yalan söylediğinde burnu uzar!

Keşke bütün insanların böyle bir özelliği olsa...

Örneğin devlet malını yiyenlerin, kamu binalarını işgal edenlerin, fakir fukaranın hakkını lüpletip bir de “hassas” geçinenlerin yüzleri elma şekeri gibi kızarsa... Onları gören herkes, bu özellikleri sayesinde uzak durmayı akıl edebilse...

Bu “elma şekeri” suratlılar, korkularından halka yalan söylemekten, çalıp çırpmaktan uzak dursa...

***

Pinokyo bu ülke ve bu devir için çok sıradan ve çok masum kaldı Gepetto Baba... Hadi; bize bir de eleştiriye aldırmayan, bildiğini okuyan, halkın malını babasının malı gibi kullanan, böyle davrandıkça da “elma şekeri”ne dönüşen bir kukla yap...

***

Pinokyo demişken... Romanı okudunuz mu bilmem: Sonu, idam edilmek olur!

Kırmızı Suratlı’nın sonunu ise siz belirleyin!

GÜNÜN İSYANI

AKP, Erdoğan için örtülü ödenek oluşturdu. İsyanım bu düzenlemeye imza atanlara:

Anayasaya göre icraat yetkisi olmayan bir makama verilen bunca parayı, babanızın mirasından mı karşılayacaksınız?

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları