loading
close
SON DAKİKALAR

Zor yazı!

Zor yazı!
Tarih: 22.11.2014 - 00:00
Kategori:

Mustafa Mutlu; Beni etkileyen, uyuşturan, koltuğuma yapışıp kalmama neden olan diğer haber ise, Mukaddes annenin ölüm haberi...

İki haber dönüp duruyor beynimin içinde: İlki yurttaşlarımızı salak yerine koyan şarlatanlarla ilgili... Bazı sahtekarlar, “Kabe örtüsünün kokusunu” satmaya başlamışlar...
Eskiden davul tozu, minare gölgesi satanlar vardı ya... Onların torunları bunlar! Ama devir dinsel sömürü devri, o yüzden sattıkları “ürün” farklı!
***
Beni etkileyen, uyuşturan, koltuğuma yapışıp kalmama neden olan diğer haber ise, Mukaddes annenin ölüm haberi...
Sadece Deniz’in değil, bu ülkede bağımsızlığa inanmış her yurtseverin annesi... 98 yaşında göçüp gitmiş aramızdan...
Çocukluğumuzun meşhur şarkısını mırıldanıyorum; Mukaddes Gezmiş’i düşünürken:
“Orada, bir köy var uzakta... Gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüzdür...”
“Ne alâkası var?” demeyin...
Mukaddes anneyi bir kez bile görmedik hiçbirimiz...
Deniz’i anarken hep babasını, abisini, kardeşini konuştuk ama... Annesinin adı çok az geçti.
Ama hepimiz çok iyi biliyorduk ki, bir kez daha kırmamak, yaralamamak, örselememek için adını ağzımıza bile almaya kıyamadığımız o güzel anne bir yerlerde yaşıyordu ve bizim annemizdi!
Gitmesek de...
Görmesek de...
O pamuk ellerinden öpmesek de...
O, bizim de annemizdi !
***
Deniz Gezmiş’in kardeşi Hamdi Gezmiş, Can Dündar’a anlatmış... O da birlikte yazdıkları “Abim Deniz” isimli son kitaba koymuş:
“Ayın beşini altısına bağlayan gece evde baş başaydık. Radyonun başında bekledik sabahlara kadar. Uzanmıştık, arada dalıyorduk. Sonradan söyledi annem, infazın yapıldığı saatlerde uyanmış, ‘Bir an içimden bir şeyler koptu’ diye anlattı...
Yedi ajansında ilk haber olarak verildi:
‘Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan bu sabaha karşı idam edildiler.’
Annem arka odadaydı. Duydu, feryadı kopardı. Yere attı kendini, bağırmaya başladı.
Akşam babamla Bora abim geldiler. Annem, ‘Gördün mü çocuğumu?’ diye sordu.
‘Gördüm, sarıldım’ dedi babam...
‘Nasıldı?’
‘Boynunda bir morarmışlık vardı, ip izi...’
Günlerce ağladı annem; günlerce ağladı...”
***
Vatanını canından öte seven oğlunun toplumsal bir cinnet sonucu asılmasına tanıklık etti Mukaddes öğretmen...
Kırk iki yıl sonra ona kavuştu... Sadece ikisi değil; hepsi... Cemil baba, Yusuf, Hüseyin... Hepsi, huzur içinde uyusunlar...
Çünkü vatan bugün emin ellerde...
Kabe kokusunu şişeleyip satan üçkağıtçıların devrindeyiz ne de olsa!
HUBER!
Söze, “Cumhurbaşkanlığı’na ait Huber Köşkü’nü babasının çiftliği gibi kullanmaya devam eden 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e tepkiler büyüyor” diye başlamak isterdim ama...
Kimsenin tepki gösterdiği falan yok!
Kendim çalıp kendim oynuyorum.
Gül ailesinin Huber’i adeta işgal etmesi, masrafları devlete, yani yoksul halka ödetmesi; ne siyasi partilerin umurunda, ne de sivil toplum örgütlerinin...
Peki; bu durum bende yılgınlık yaratmıyor mu?
:) Kesinlikle hayır!
GÜNÜN SORUSU
Sorum Kaç-Ak Saray’la ilgili eleştirileri yanıtlarken, “Pembe Köşk’te de bilardo vardı; kimse eleştirdi mi?” diyen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a:
Bin, bazı iddialara göre iki bin odalı sarayla, bir bilardo masasını aynı kefeye koyabilen üstün adalet anlayışınız nedeniyle mi Adalet Bakanlığı görevine getirildiniz?
‘SATIŞ KOMİSYONU’ OLUŞTU!
Elli kişinin ölümüyle sonuçlanan “isyan girişimi”nden sonra “bitti” denilen sözde “çözüm süreci” hafta içinde hortlatıldı...
Hükümet ile PKK arasındaki pazarlıklara tanıklık etmesi için de 16 kişilik bir “izleme heyeti” kuruldu.
Bu 16 ismin çoğu “akil insanlar” heyetinden...
Aktör Kadir İnanır yine başrolde!
Soros’un finanse ettiği TESEV’in Başkanı ve yazar Mehmet Barlas’ın kayınbiraderi Can Paker de kadroda...
Bir zamanlar hızlı CHP’liyken, tamamen “duygusal” nedenlerle AKP’yi desteklemeye başlayan anketçi Tarhan Erdem, iktidara nazar boncuğu vermekten asla vazgeçmeyen akademist Deniz Ülke Arıboğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ni AKP’nin emrine sokan Rifat Hisarcıklıoğlu da onların yanında...
Eminim bu heyete Hülya Koçyiğit’li, Yılmaz Erdoğan’lı, Oral Çalışlar’lı takviyeler de yapılır ve “satış komisyonu” başarıyla kurulur!
***
Sözüm hepsine:
“Yazıklar olsun”un bile yetersiz kaldığını hissettiğiniz oldu mu hiç?
NİHAYET!
Son beş yılda kaç toplantıya katıldım, artık sayısını ben de unuttum.
Bugün de Ulusal Gönüllüleri’nin düzenlediği “Büyük Çözüme Doğru” başlıklı toplantı için Samsun’da olacağım.
Emekli Tümgeneral Naci Beştepe ve Ulusal Kanal Ankara Temsilcisi Ayhan Yalçınkaya’nın da konuk olacağı yemekli toplantı 19:00’da Samsun Büyük Otel’de başlayacak.
Dostlara duyurulur...
GÜNÜN İSYANI
TBMM’ye bağlı Yıldız Parkı’ndaki bin kişilik restoranın işletmesi AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun amcasının oğluna... Dolmabahçe’deki Kule Kafeterya’nın işletmesi Kadir Topbaş’ın kuzen çocuklarına... Küçüksu Kasrı’ndaki çay bahçesi ise yandaş Yenişafak’ın sahibi Ahmet Albayrak ailesinin dünürlerine verilmiş... İsyanım Meclis Başkanı Cemil Çiçek’e:
Ben de sizin Adem ve Havva tarafından kardeşinizim! İnsan, kardeşine de bir parça “yağlı börek” ayırmaz mı?

Mustafa Mutlu - Aydınlık

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları