loading
close
SON DAKİKALAR

3. Gezi Davası 6. duruşması 25 Nisan 2022 Pazartesi; Hakim karar için ara verdi!

3. Gezi Davası 6. duruşması 25 Nisan 2022 Pazartesi; Hakim karar için ara verdi!
Tarih: 25.04.2022 - 10:43
Kategori: Gündem

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanan 3. gezi davasının 6. duruşması 22 Nisan 2022 Cuma saat 10.30'da görülmeye başladı. Dava 25 Nisan 2022 Pazartesi bugün devam ediyor.

22 Nisan 2022 yarım kalan 3. Gezi Davası 6. karar duruşması Çağlayan Adliyesinde devam ediyor, sanıklar savunmalarını vermeye devam ediyor.

3. Gezi Davası'nın 6. duruşması yeniden başladı

www.istanbulgercegi.com olarak davayı #GeziyiSavunuyoruz @gezisavunmasi hesabından aktarıyoruz;

#GeziyiSavunuyoruz Gezi davasının karar duruşması için duruşma salonundayız. Heyet yerini aldı.

1637 gündür Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan #OsmanKavala SEGBİS bağlantısı ile duruşmaya katılıyor. SEGBİS'in video bağlantısındaki sorun sürüyor.

Duruşmada ilk olarak söz alan yargılananlardan Mine Özerden'in avukatı Tuğçe Duygu Köksal:

"Beraat kararının verildiği 18 Şubat 2020'den beri bu dosyada hiçbir ilerleme yok derhal beraat kararı verilmesi gerekir. Avukat Tuğçe Duygu Köksal: Beraatın aksi yönünde ne delil toplandı? Hangi delil tartışıldı? Ben değil sözlü beyanlarım, dosyaya eklediğim taleplerimin de okunmadığını düşünüyorum. Beraat kararı istinaf mahkemesince esastan bozulmadı. İstinaf, dosyanın delillerin tartışılmasını ve Çarşı davası ile birleştirilmesi talep edilmişti. Anlaşıldı ki o dosyadan aleyhe hiçbir şey çıkmayacaktı dolayısıyla ara karardan dönüldü. O karardan sonra derhal beraat verilmeliydi ama onun yerine dosya esas hakkında mütalaa için savcılığa verildi Esas hakkında mütalaada zımni beraat mütalaasıdır."

Avukat Tuğçe Duygu Köksal (dosyadaki TAPElerden bahsediyor): "Bir delil hukuka aykırıysa kabul etseniz ne olur? Hukuka aykırı olan hukuka aykırıdır. Ceza kanunumuz net. Müvekkilimin hakkını kullanması esas hakkında mütalaada "hükümeti kaldırmaya yönelik teşebbüse yardım" olarak nitelendirmiş. Esas hakkında mütalaada müvekkilin sağlıklı bir çevreye yaşama hakkına yönelik talebi kriminalize ediliyor. "

Avukat Tuğçe Duygu Köksal salonda dosyada delil olarak geçen deniz gözlüğü, gaz maskesi ve sargı bezini göstererek: "Deniz gözlüğü basınçlı suya karşı korur, maske gaza karşı, sargı bezi ise copla fişekle yaralandıysa ona karşı. Bunlar delil olamaz.Ortada hükümeti devirme suçu olmadığından yardım da söz konusu değildir. Müvekkilim hakkını kullandığı için suçlanmaktadır. Beraat talep ediyoruz."

Avukat Köksal'ın ardından yargılananlardan Yiğit Ali Ekmekçi'nin avukatı Emel Ataktürk konuşuyor.

Avukat Emel Ataktürk: "Bu dava insan hakları için çalışanların ve sivil alanın yok edilmesine yöneliktir. Konusu suç olan eylemlerin yargılanması değil, hak savunucuları üzerinden tüm toplumun susturulmasını amaçlayan politik bir davadır."

Yargılamanın başından beri adil yargılanma ve bağımsız mahkeme ilkelerine yönelik ihlalleri sıralayan avukat Emel Atatürk: "Gezi ve Çarşı davaları yüksek mahkemelerde incelenirken siyasi otoriteler Gezi davası hakkında yorum yapmayı sürdürdü"

Avukat Emel Ataktürk: Gezi ve Çarşı davaları yerel mahkemeye döndüğünde de müdahaleler sürdü. 30 ACM dosyaya daha hakimdi, beraat kararı verilmişti ama dosya tefrik aşamasına geldiğinde dosya hızla karara çıkarılmak için 30 ACM'ye değil mahkemenize verildi.

Avukat Emel Ataktürk'ün savunmanın ilk bölümünü tamamlamasının ardından Ekmekçi'nin diğer avukatı Hasan Fehmi Demir ikinici kısım için söz aldı.

Avukat Hasan Fehmi Demir: Bunlar "bana suçumu verin" davalarıdır. Çünkü bu davalarda suç yoktur, suçluluk inşa edilir, niyet okunarak suç yöneltilir. Müvekkillerimiz olmayan suçun savunmasını yapmaya çalışıyorlar. Yapmadıkları eylemleri kanıtlanmaları isteniyor.

Avukat Hasan Fehmi Demir: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bugün hapiste olan farklı fraksiyona mensup eski meslektaşlarının yöntemlerini tekrarlamakla kalmıyor, istismarcı Anayasa alayışı ortamında temkinli davranırken, sanatı, hak savunusunu kriminalize etmeye çalışıyor. Savcı, Gezi direnişi boyunca öldürülen tek kişinin adını dile getirmemiştir. Ethem'in katili polise verilen 15.000 ile kaç direk onarılır? Sizce biber gazıyla insanlarımızın öldürülmesi mi ülkemizin yüzünü karartır yoksa biber gazının kullanımına karşı çıkmak mı? “Tüm sanıklar hakkında beraat kararı vermek hukuki sorumluluktur” diyerek beraat talebinde bulundu.

SEGBİS kaydının yenilenmesi için 5 dakika ara verildi

Aranın ardından savunmalar Gökçe Tüylüoğlu avukatı Bahri Belen konuşuyor.

Bahri Belen: Mahkemenin beraatin dışında bir karar verme olasılığı yok. Müvekkilimin çalıştığı vakıfta yapılan denetimlerde hiçbir usulsüzlük bulunmadı. Müvekkilimin sorgusu da yapılmadı. Aslında bu dava hukukun siyasetle dansıdır. Siyaset dans etmek isteyebilir ancak hukukun böyle bir dansa izin vermemesi gerekir. Avukat Belen "Başta müvekkilim olmak üzere dosyadaki sanıklar hakkında, mahkemenin siyasetin dışında hakimler olarak bir karar vermenizi talep ediyorum" diyerek konuşmasını bitirdi.

Duruşma Can Atalay, Mücella Yapıcı ve Tayfun Kahraman'ın avukatı Fikret İlkiz'in konuşması ile devam ediyor.

Ses sistemindeki sıkıntı nedeniyle duruşmaya yarım saat ara verildi.

Ses sisteminde yaşanan arıza nedeniyle verilen ara bitti, yeniden salondayız.

Duruşma Taksim Dayanışması bileşenlerinin avukatlarından Fikret İlkiz'in konuşmasıyla devam ediyor:

Emniyete savcılığa talimat verme yetkisi verilirse ortaya 2 bin sayfadan fazla fezleke ortaya çıkar, 657 sayfalık bir iddianame ortaya çıkar. Avukat Fikret İlkiz: 30 ACM'deki yargılamaya hiçbiriniz katılmadınız, orada neler konuşulduğunu bilmiyorsunuz. Biz tekrarların tekrarlarını yaşıyoruz. Yargı organları aynı şeyleri tekrarlatmak için insanları sanık yapma hakkına sahip değildir. Hükümete karşı suçlar kapsamında yapılmış bir dinleme yok bu dosyada. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi beraat kararı verirken bunların zehirli ağacın meyvesi olduğunu söyledi. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nin gerekçeli kararında Osman Kavala'nın Gezi'nin finansörü olmadığı belirtildi. Müvekkillerim de değildir, olamazlar da çünkü beş paraları yok. Ters çevrilmiş araçların görüntüleri sanıklara izletildi, ne diyorsunuz denildi. İkinci mütalaada da yine aynı görüntüler önümüze getiriliyor ama İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi bu görüntülerin sanıklarla bağlantısı olmadığını söyledi. İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ilk yargılama sırasında kaç iddianame düzenlerseniz düzenleyin aynı savunmayı yapacağını söyleyen Mücella Yapıcı, yine aynı savunmayı yaptı. Beş yıl sonra yine yargılarsanız yine aynı savunmayı yapacağız. Savcılığın esas hakkındaki mütalaası 72 sayfa, mütalaaya karşı aynı sayfalarla yanıt vermek için 72 sayfalık beyanımı sunacağım. Her olasılıkta derhal karar vermek istiyorsunuz. Savunma için süre verilmesine dair bir karar çıkmadı ağzınızdan. Başka bir ceza muhakemesini dikkate almıyorsanız savunma için süre verilir. Avukat Tora Pekin konuşurken 48 dakika oldu dediniz. Süre mi tutuyorsunuz? 10 dakika daha süre verdiniz. Bu savunma hakkının ihlalidir. O halde biz burada ne yapıyoruz? Bir ritüeli tamamlamak üzere savunma yapıyoruz. Bu insanlar size karşı ne kadar çok şey savundular! İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nda bekleyen bir dosyanız varsa getirin, bizi tekrar yargılayın! Hangi yasada yeri var bunun: Ne dersen de karar belli! Yargılanan sanıklar aslında yargılar. Şimdi siz bulunduğunuz yerden sanıklara bakıyorsunuz. Onlar da oturdukları yerden yargılandıkları için size sesini duyurmaya çalışıyorlar. Ravel, en bilinen eseri Bolero için "İçinde hiç müzik yoktur" der. Adaletin dağıtıldığı yer mahkemelerdir ama ne yazık ki içinde hiç adalet yoktur.

Avukat İlkiz'in ardından Taksim Dayanışması bileşenlerinin avukatlarından Evren İşler konuşuyor: Yeniden kıymetlendirme lafının ne olduğunu bilen yok, ilk kez bu iddianamede duyduk. Herhalde kıymeti kendinden menkul. Önünüzdeki tape kayıtlarına baktığımız zaman bu dinlemeleri yapan hakimler ve emniyet mensupları delil üretmekten yargılandı ve cezalandırıldı. Mahkemenizde bir tek delil tartışması yaptırılmadı, bütün talepler reddedildi. Avukat Evren İşler, cuma günkü duruşmada mahkeme başkanı Mesut Özdemir'in sözünü keserek savunma yaptırmadığı avukat Tora Pekin'in savunmasını okudu.

Avukat Evren İşler devamla:

"Manasız bir birleştirme süreci yaşadık, hemen sonrasında da hızlı bir ayırma kararı verildi. İstinaf mahkemesi kararında 'elinde bir delil yok bir de oraya bak' diyerek çArşı dosyasını işaret etti. Baktınız bulamadınız ve dosyayı iade ettiniz. Manasız bir birleştirme süreci yaşadık, hemen sonrasında da hızlı bir ayırma kararı verildi. İstinaf mahkemesi kararında 'elinde bir delil yok bir de oraya bak' diyerek çArşı dosyasını işaret etti. Baktınız bulamadınız ve dosyayı iade ettiniz. Hükümetin istifasını talep etmenin suç olmadığını tekrar etmek gerek. Sanıklar hakkındaki bu iddianame yazana kadar hükümetler defalarca kez değişti. Hükümet kendine yönelik bir kalkışma olduğunu düşünseydi altı yıl beklemezdi. Bu dosyada adil ve dürüst ve hatta bir yargılama yapıldı mı? Hayır. Adil yargılama bu kadar basit bir şey değil. Memleket yargıya yönelik çeşitli baskılardan geçmiş ama yine dönüp mahkemelerden medet umuyoruz. Adil yargılanmanın görüntüde de topluma yansıtılması gerekir. Bir yurttaşın burada adil bir yargılama yapıldığını hissetmesi gerekir. Mahkeme heyetini oluşturan üyelerin ismini Google'a yazdığımızda üye hakim Murat Bircan'ın Bafra Belediyesi Hukuk İşleri Müdürlüğü'nde çalışırken istifa edip hakim olduğunuzu görüyoruz. Murat Bircan aynı zamanda AKP'den milletvekili aday adayı da olmuş. güveniyor. Bu dosyada Erdoğan ilk mağdur. Talimat vermeye gerek var mı? Üye hakim onu seviyor zaten, onun liderliğine!

Heyet, İşler'in konuşmasından sonra ara verdi.

Salona geri dönüldü. Av. İşler'in savunmasının ardından #OsmanKavala'nın avukatlarından Köksal Bayraktar konuşuyor.

Avukatı Köksal Bayraktar: Siyasi bir liderle arasındaki bağı açık eden bir hakimin karar verme mevkiinde bulunmaması gerekir. Bunlar üzeri örtülecek şeyler değil. Mahkemenin bir karar vermesi lazım, bu karar davadan çekilme şeklinde veya üye hakimin çekilmesi şeklinde olabilir. Biz sizi reddediyoruz. Bunun 4,5 yıldır tutuklu olan müvekkilimizin durumuna halel getireceğinin de farkındayız.

Hakan Altınay'ın avukatı Tora Pekin: Üye hakim Murat Bircan'ın bu davadaki hakimlik görevini kabul etmemesi gerekirdi.

Mahkeme başkanı Mesut Özdemir'in Savcı Edip Şahiner'e görüşünü sorması üzerine savcı "Takdir mahkemenin" dedi.

Mahkeme heyeti, üye hakim Murat Bircan'ın davadan çekilmesi talebinin "davayı uzatmaya yönelik bir talep olduğuna" karar vererek talebi reddetti.

Av. Köksal Bayraktar konuşmaya devam ediyor: Bu davada bazı arkadaşlarımız davanın siyasi olduğunu söyledi. Siyasi olduğu apaçık ortada, üzerine bir şey söylemeye gerek yok. Bu dava olağan dışı bir davadır. Bugüne kadar 20 hakim değişmiştir bu davada. İddia makamı Gezi eylemleriyle ilgili "kalkışma" diyor. Kalkışma ihtilal ve darbe demek. Terimleri doğru seçmek gerek. Biz ihtilalci veya darbeci deriz. Böyle bir hakkınız yok. Bu sözü söyleyemezsiniz. Siz sürekli olarak "baz istasyonları verileri ve HTS kayıtları" gerekçesiyle tutukluluğun devamına karar veriyorsunuz. 24 Mart 2015 tarihli Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararında cep telefonlarının aynı baz istasyonundan sinyal vermesinin normal olduğunu belirtilmiş. 4,5 yıldan beri Türk yargısı müvekkilim #OsmanKavala'nın tutukluluk halinin devam etmesi için inanılmaz bir çaba sarfetmiştir. Gece yarısı Silivri'den çıkarılırken yola adım atmadan yeniden tutuklanmıştır. Bu 21. yüzyılda hazin bir durumdur. Müvekkillerimiz müsnet suçları işlememiştir, suçun unsunları oluşmamıştır. Olaylarda aktif olarak bulunmamıştır. Tutukluluk halinin sona erdirilmesi ve hakkında beraat kararı verilmesini talep ediyoruz.

Köksal Bayraktar'ın ardından Kavala'nın avukatlarından Tolga Deniz Aytöre savunmaya devam ediyor: Davadan çekilme talebimizle ilgili "davayı uzatmaya yönelik" dediniz. Bu heyet bu kararı veremez. Karar baştan sakat olur.

Av. Tolga Deniz Aytöre: Yargılama yapılmadı ki burada. Bir tane soru bile sormadınız Osman Kavala'ya. "Sen Gezi Parkı'na gittin mi" diye sorsanız bile olur. Olağan dışı bir aceleyle karara gidiyorsunuz. Bari yegane deliliniz olan tapeleri getirip "Bunlar sanıkların sesi mi" diye sorsaydınız. Tamamen bir ritüeli yerine getirmek için konuşuyoruz, bir daha böyle mütalaalar olmasın diye konuşuyoruz. Bu delilleri ısrarla kullanmak istiyorsunuz, çünkü elinizde başka bir delil yok. Bu tapelerdeki konuşmaların içeriğinde de bir suç yok. #OsmanKavala müdafii av. Aytöre: Organizasyondan bahsediyorsunuz. Cebir ve şiddet unsurunu sağlamak için çArşı davasıyla birleştirdiniz, sonra ayırdınız. Biz çArşı'yı organize etmediysek kimi organize ettik? Diyelim ki tapeler hukuka uygun. #OsmanKavala'ya ait toplam 160 tapeyle mi organize etti? İlk tapenin tarihi 30 Mayıs 2013. Gezi'nin başlama tarihi 27 Mayıs 2013. Biz eylemlerden üç gün sonra mı eylemleri organize ettik? Av. Aytöre: Mütalaada Barkey'in Kavala ile görüştüğünü iddia ettiniz. Görüşmenin delilini getirin dedik, "Aynı baz istasyonundan sinyal almışlar" dediniz. Sonra "Kavala'nın darbe girişiminden sonra mahrem imamlarla görüştü" dediniz. Mahrem imam arıyorsanız delilleri kimden aldığınıza bakın.

Duruşmaya 5 dakika ara verildi.

Heyet döndü. Duruşmaya devam ediliyor.

Kavala'nın avukatlarından İlkan Koyuncu konuşuyor: Tutuklu müvekkilimiz var. Biz diyoruz ki kararınız en azından şeklen uygun olsun, geç olsun. Erdoğan bu davanın mağduru, #OsmanKavala AKP'nin harcı haline geldi. Bir gün Erdoğan, bir gün Bahçeli onun hakkında konuşuyor.

Av. İlkan Koyuncu: 15 Temmuz ile ilgili yargılama yapıyorsunuz ama bir kişi bile #OsmanKavala'ya 15 Temmuz'da nerede olduğunu sormadı. #OsmanKavala müdafii İlkan Koyuncu: Hükümete karşı suçlama yöneltiyorsunuz. Bu davada yargılanan sanıklar Ankara'ya gitmemiş. Cebir ve şiddet yoktu o yüzden çArşı'yı birleştirdiniz. Sonra onlara ceza vermek istemediniz, çünkü seçim geliyor. Bir zümreyi karşınıza almak istemediniz. "Siz" derken kararına sahibine sesleniyorum. Av. Koyuncu: Mütalaada demişsiniz ki "#OsmanKavala’nın faaliyetlerinde Kürt kökenli ve Ermeni kökenli vatandaşlarımıza ağırlık verdiği bilinmektedir." Yahu ben avukatıyım bilmiyorum, siz nereden biliyorsunuz?

İnanç Ekmekçi'nin avukatı Aynur Tuncel Yazgan: Almanya Ağır Ceza Mahkemesi yoluyla müvekkilimin ifadesinin alınmasını talep etmiştik. Mahkemeniz bunu reddetti. Müvekkilim hakkındaki yakalama kararının kaldırılmasını ve hakkında beraat kararı verilmesini talep ediyoruz.

Can Dündar'ın avukatı Abbas Yalçın: Bir gün mimarlar, gazeteciler, tiyatrocular bir araya gelmiş hükümeti ortadan kaldırmaya çalışmış! Benim müvekkilim de bir kanal kurmaya çalışmış. İyi ki işini iyi yapmaya çalışan onurlu insanlar var. Mahkemeden de bir talebim yoktur.

Heyet sanıklara son sözünü soruyor. Hakan Altınay: Söyleyeceklerimi söyledim, beraatimi talep ediyorum.

Mücella Yapıcı: Son sözüm olduğunu düşünmüyorum. Ben 50 yıllık bir meslek insanıyım. Olabildiğince aydın olmaya çalıştım. Hiçbir zaman şiddeten yana olmadım. Toplum yararına mesleğimi onurla yürüttüm. Bugüne kadar tek bir çocuğuma haram lokma yedirmedim. hırsızlık, uğursuzluk, yolsuzluk yapmadım. Mesleğimi mesleğim doğrultusunda kullandım. Yaşamımdan onur duydum. Aynı onuru benim yaşıma gelince sizin de yaşamınızı umuyorum. Hüküm sizindir.

Çiğdem Mater: Bu iddialarla yargılanmayı esefle karşılıyorum. Darbeci olarak yargılanmayı kabul etmiyorum. Protestolar sırasında gençleri öldürenlerin peşine düşülmesini beklerdim, ama onun yerine bu dava açıldı. Osman Kavala'nın hayatından çaldığınız 4.5 yılı geri veremezsiniz. Tüm suçlamaları reddediyor, derhal beraatimi talep ediyorum.

Mine Özerden: Yürütmenin yargı üzerindeki vesayetinin son bulmasını, güçlünün hukukunun yerine hukukun gücünün galip gelmesini talep ediyorum ve beraatimi talep ediyorum.

Can Atalay: Harama el uzatmadık kul hakkı yemedik, devleti kendi çıkarlarımız için kullanmadık, devletin gücünü ele geçirip yandaşlarımızı zengin etmedik. Suç işlemedik. Avukatlık, mimarlık, şehir plancılığı yaptık. Bu yargılama faaliyeti değil. Eğer sorun Gezi direnişini sahiplenmekse, sahipleniyoruz. Bu bir son değil. Bu daha başlangıç mücadeleye devam.

Tayfun Kahraman: Sözün bittiği yerdeyiz. Olmayan bir suçla ilgili burada yargılama yapılıyor. Gezi başarıyla sonuçlandı, çünkü park olarak korundu. İstanbul'da elde ettiğimiz tek başarı belki de budur. Kent suçlarına karşı muhalif olmaktan dolayı yargılanıyoruz. Vicdanen bir karar vereceksiniz. Talimatla yürüyen bu yargılama sürecini reddetmenizi ve bu davayı kapatmanızı istiyoruz.

#OsmanKavala: AİHM'in hak ihlali kararından sonra aleyhime sunulan delillerin hiçbiri beni suçla ilişkilendirip makul şüphe yaratmadığını açıkladıktan sonra delil olmayan delillerle hakkımda ağrılaştırılmış müebbet hapis istenmesi hukuki değildir.

Osman Kavala: Bu aynen ikinci iddianamedeki suçlar gibi yargı kullanılarak yapılan bir suikast eylemidir.

Duruşmaya hüküm kurulması için ara verildi.

Kaynak : wwww.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları