loading
close
SON DAKİKALAR

Aile ve Sosyal Hizmetler, İçişleri ve Sağlık bakanlıklarının 2023 yılı bütçeleri görüşüldü

Aile ve Sosyal Hizmetler, İçişleri ve Sağlık bakanlıklarının 2023 yılı bütçeleri görüşüldü
Tarih: 10.12.2022 - 23:06
Kategori: Gündem

TBMM Genel Kurulunda Aile ve Sosyal Hizmetler, İçişleri ve Sağlık bakanlıklarının 2023 yılı bütçelerinin görüşmelerine başlandı.

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç başkanlığında toplandı.

Bütçenin 5. tur görüşmelerinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının yanı sıra Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Başkanlığı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının 2023 bütçeleri ele alınacak.

İYİ Parti milletvekilleri, TBMM Genel Kurulunda görüşülen, Aile ve Sosyal Hizmetler, İçişleri ve Sağlık Bakanlığının 2023 yılı bütçeleri üzerine söz aldı.

İYİ Parti Isparta Milletvekili Aylin Cesur, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya, TBMM Genel Kurulunda çıkan kavgada yaralanan partisinin Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs'ün durumu hakkında bilgi alıp almadığını, aldıysa neden bir açıklama yapmadığını sordu.

Cesur, 6 yaşında bir çocuğun cinsel istismara uğradığı iddialarına ilişkin "6 yaşında bir beden kaldırır mı bu zalimliği?" dedi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık'ın istismar iddialarıyla ilgili "Bu tür konular, çocuğun istismarı, kadına yönelik şiddet, siyaset üstü bir meselelerdir" açıklamasını yaptığını aktaran Cesur, "Bu açıklamanız eğer yanlış bir şekilde ağzınızdan çıkmadıysa, sadece bu açıklamanız bile o koltukta oturmanıza engel." görüşünü paylaştı.

Siyasetle değil kadına şiddetle mücadele edilmesi gerektiğini söyleyen Cesur, "Bugün, burada yapacağınız konuşmanızda tüm kadınlara, kızlara 'Yanlış anlaşıldım, bu siyasetin konusudur, biz bunu çözeceğiz.' deyin." ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukcuoğlu, AK Parti hükümetlerinde "yoksulluğun ülkenin kaderi olduğunu" öne sürdü.

Kabukcuoğlu, "Ailelerin maddi imkansızlıkları nedeniyle okula aç giden çocuklar, bebeklerine mama, süt parası bulamayan anneler her zaman Aile Bakanlığının konusu olabilir ancak toplumun yüzde 40'ı Aile Bakanlığının konusu oluyorsa ülkede bir sorun bir gariplik var demektir." yorumunu yaptı.

Devletin engelliler için her türlü rehabilitasyon imkanını hazırlaması gerektiğini vurgulayan Kabukcuoğlu, engellilere tanınan yüzde 4 kotanın yetersiz olduğunu, bunun yüzde 50 kadar artırılması gerektiğini söyledi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Dursun Müsavat Dervişoğlu, "kurumsal yapıda çürüme, yönetim usullerinden uzaklaşma, teşkilatlarda partizan ve dar kadrolaşma"nın doğrudan doğruya yönetim sisteminden kaynaklı zafiyetlerin sonucu olduğunu iddia ederek "Memleketimizin içinde bulunduğu güvensizlik, huzursuzluk, gerilim, keyfi idare anlayışı ve parti devletine savrulmanın sorumlusu bugünkü ucube siyasi sistemdir" görüşünü öne sürdü.

İçişleri Bakanlığının Türk milletinin menfaatleri ve Türkiye'nin güvenliği başta olmak üzere önemli sorunlarla ilgilenmesini temenni ettiklerini kaydeden Dervişoğlu, "Bu son derece önemlidir çünkü bir İçişleri Bakanı gerçekten kamil bir akla sahipse, parti mensubu olmanın ötesinde devlet adamı olmayı da başarabilmişse gelecek seçimleri değil gelecek nesilleri düşünür." dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun geçen yıl Meclis'te yaptığı bir konuşmada "Biz devletiz." dediğini hatırlatan Dervişoğlu, "Bana 'Kamil akla sahip olan devlet adamı kimdir?' diye sorsalar 'Kendisini devlet zannetme hezeyanına kaptırmayandır.' derim. Son defa İçişleri Bakanı olarak katıldığınız bütçe görüşmelerinde, gelin, planlanmış sinir harbini ve bilinçli kutuplaştırma metotlarını bir tarafa bırakın; ülkemiz dünya uyuşturucu baronlarının ve mafya babalarının cirit attığı ve infazların gerçekleştirildiği bir memleket haline nasıl getirildi, onu konuşalım." değerlendirmesinde bulundu. Dervişoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

"6 yaşında bir kız çocuğuna yönelik kamuoyuna yansıyan, her türlü insani ve ahlaki değerin hiçe sayıldığı vahim olayların detayları göstermiştir ki maalesef bazı kamu görevlileri de geçmişte bu çirkin olayların üzerinin örtülmesi için çaba sarf etmiştir. Vakıf adı altında kirli ve karanlık ellerin evlatlarımızın namusuna ve istikbaline el uzatmasını engelleyemeyen devlet, devlet değildir. 'Biz devletiz' diye ortalıkta gezmek yerine ilk önce devlet olma vasfının gereklerini yerine getirmenizi tavsiye ediyorum."

Aile ve Sosyal Hizmetler, İçişleri ve Sağlık Bakanlığının 2023 yılı bütçeleri üzerine söz alan İYİ Parti milletvekilleri, konuşmalarında, İYİ Parti Trabzon Milletvekili Hüseyin Örs'ün TBMM Genel Kurulunda çıkan kavgada yaralanmasına ilişkin, "Hiçbir ahlaksız yumruk, bizi hakkın ve hakikatin yolundan ayırmayacaktır." dedi.

İYİ Partili milletvekillerinin konuşmalarının ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç, Dervişoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için kullandığı "ucube sistem" ifadesine tepki göstererek şöyle konuştu:

"Milletimizin onay verdiği bir sisteme 'ucube sistem' demek millete saygısızlıktır, hakarettir. Asıl ucube sistem, 105 turda cumhurbaşkanını seçemeyen ve darbeye yol açan parlamenter sistemdir. Asıl ucube sistem, darbeler üreten, muhtıralar, krizler, Güneş Motelleri üreten sistemdir."

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, 1982 Anayasası'nın halk tarafından kabul ettiğini hatırlatarak "Hiçbir fark yoktu. O zaman tankların, silahların gölgesi vardı, bu sistemin kabul edildiği 2017 Anayasa Referandumu da OHAL şartlarında yapıldı." diye konuştu.

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Türkiye'de "totaliter, otoriter bir rejimin iş başında" olduğunu iddia ederek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin OHAL döneminde yürürlüğe konduğunu söyledi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konuşmalar üzerine söz alarak İYİ Parti Grup Başkanvekili Dervişoğlu'nu dinlediğini ve tavsiyelerini aldığını söyledi. Soylu, "Konuşma metnini hem devlete hem bizlere tamamen iftiraya, hakarete ve maalesef Türkiye Cumhuriyeti'ni suçlayıcı bir anlayışa döndürüp, Türkiye'nin şanlı terörle mücadelesine bir cümle bile ayırmamasını esefle değerlendiriyorum." dedi.

Dervişoğlu'na akşam söyleyeceklerini dinlemesini tavsiye eden Soylu, "Aynı zamanda söyleyeceklerimi teker teker not almanızı ve kendi içinizde bir muhasebe yapmanızı da ben size tavsiye ediyorum." ifadelerini kullandı.

MHP milletvekilleri, TBMM Genel Kurulunda görüşülen Aile ve Sosyal Hizmetler, Sağlık ve İçişleri Bakanlığının 2023 yılı bütçeleri üzerinde söz aldı.

MHP İstanbul Milletvekili Hayati Arkaz, Türkiye'nin, dünyanın sağlık merkezi olduğunu, sağlıkta gücünün tartışılamayacağını belirtti.

Hastanelerde doğum, yoğun bakım, acil tedaviler, kardiyovasküler cerrahi, yanık ve kanser tedavileri ile ameliyatlarının yanı sıra organ nakli ve ambulans hizmetlerinin ücretsiz olduğunu söyleyen Arkaz, "ABD ve Avrupa'da en pahalı hizmet, ambulans hizmetleri. Böyle bir sağlık sistemi ve hizmeti dünyanın hiçbir yerinde yok. Hastanelerimiz 5 yıldızlı otel gibi. Yurt dışında yaşayan vatandaşların hemen hepsi Türkiye'de tedavi oluyorlar." dedi.

Gelişmiş ülkelerdeki ameliyatların tamamının Türkiye'de de yapıldığının altını çizen Arkaz, "Büyük ameliyatlar, lazer ve robotik cerrahi sistemi ile yapılıyor. Nöronavigasyon yöntemiyle kafatası açılmadan kapalı beyin ameliyatları gerçekleştiriliyor. Baypas ameliyatları kapalı yapılıyor. Malpraktis konusu da çözüldü. Bunları birkaç yıl önce söyleselerdi, 'Hayal mi görüyorsunuz?' derdim." diye konuştu.

Terörle etkin ve kararlı mücadele yürütüldüğüne de değinen Arkaz, şöyle devam etti:

"Yurt içinde terör bitti, yurt dışında ise teröristler tespit ediliyor ve gereken yapılıyor. İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu, göreve geldiği günden itibaren gece gündüz, bayram tatil demeden görevinin başında duruyor ve devlet adamlığı dersi veriyor. İçişleri Bakanımıza; teröristler, terörist seviciler, terörün bitmesini istemeyenler, bir de iç ve dış ajanlar karşı, ancak 'teröre karşıyım, ülkemi seviyorum' diyen bazı kişiler neden karşı bunu anlamış değiliz. Herkes şunu iyi bilsin ki İçişleri Bakanlığımızın ve Türk Silahlı Kuvvetlerimizin arkasında Cumhur İttifakı, büyük Türk milleti var."

MHP İstanbul Milletvekili Arzu Erdem, Türk toplumunun temel taşı olan ailenin, ekonomik ve sosyal gelişmelerin yol açtığı olumsuzluklara karşı korunması gerektiğini söyledi.

Çocuklar ve gençlerin, zamanlarının büyük bölümünü bilgisayar başında geçirdiğini, bu durumun bir süre sonra bağımlılığa dönüştüğünü ifade eden Erdem, "Eğlenceli gibi görünse de özellikle şiddet içerikli birçok bilgisayar oyununun ve çizgi filmin çocukları tehdit ettiğini hatta ölüme sürüklediğini dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de maalesef örnekleriyle görüyoruz. Çocukların ve gençlerin bilgisayar başında fazla zaman geçirmeleri, sosyal hayattan uzaklaşmalarına, dış dünyayla bağlantılarını kesmelerine ve kendi dünyalarını oluşturmalarına yol açıyor. Yüzlerce gencimizin intihara sürüklenmesine yol açan birçok oyun ve birçok çizgi film bulunuyor." değerlendirmesini yaptı.

Bazı oyun ve çizgi filmlerin özellikle küçük çocukları etkisi altına aldığını belirten Erdem, şunları söyledi:

"Özellikle çocuklar izledikleri film karakterlerini kendi iç dünyalarında benimsiyor ve kişiselleştiriyor. Ailesine zarar vermeye yönlendiren bu oyunlarda çocuk eğer aileye zarar veremiyorsa bu kez kendine zarar veriyor. Dünyada binin üzerinde çocuk bu oyunlar nedeniyle intihara sürüklendi. Aidiyet duygusundan uzaklaşan bu çocuklarla ilgili mutlaka özel çalışma yapılmalı. Çocuklarımızı bu platformlardan korumak istiyorsak onların izlemesini önlemeliyiz."

HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun'un, bütçe görüşmeleri sırasında barış talebiyle beyaz tülbentini yere attığını hatırlatan Erdem, "PKK'nın provokasyonunu yapanlara seslenmek istiyorum: Kahraman askerlerimizin, polislerimizin, kardeşimiz Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun, Aybüke ve Necmettin öğretmenlerimizin, Bedirhan bebeğimizin ve nice ağzı süt kokan masum kardeşlerimizin kanlarına bulaştırdığınız ellerinizle kirlettiğiniz yazmanızı şerefli ve kahraman Türk kadınının töresini, sakın temsil işareti haline getirmeyin. Hainlerin, beyaz bayrak çekip Türk adaletine teslim olmaktan başka hiçbir çare ve yolları yok. Beyaz yazma değil, beyaz bayrak çekilir ancak. Analarımızın hayatları gibi tertemiz beyaz tülbentlerini, bebek katillerine malzeme yapma girişimi pespaye bir gösteri ve provokasyon." ifadelerini kullandı.

MHP Gaziantep Milletvekili Sermet Atay, İçişleri Bakanlığının, devletin ve vatandaşın sosyal hayatına en çok dokunan bakanlık olduğunu söyledi.

Terör ve uyuşturucuya karşı topyekun mücadele yürütüldüğünü, terör örgütü PKK'ya ve uzantılarına karşı operasyonların aralıksız sürdüğünü belirten Atay, düzenlenen operasyonlarda binlerce sığınağın imha ediğini, teröristlerin belinin kırıldığını kaydetti.

Terörü kaynağında yok etmenin, "savunmadan ziyade taarruz" anlayışıyla mücadeleyi sürdürmenin meyvelerini vermeye başladığını ifade eden Atay, "Bu şekilde sahada alan hakimiyeti kurmak suretiyle teröristlerin hareket kabiliyeti bitme noktasına geldi. Yapılan operasyonlarda teröristlerin alan hakimiyetleri engellendiği gibi maddi destekleri kesildi, finans kaynakları tıkandı ve lojistik destekleri de engellendi. Kolluk kuvvetlerimizin istihbarata dayalı İHA, SİHA, insanlı keşif uçak destekli etkin operasyonlarında muhtemel kayıplarımız en aza indirildi; sözde üst düzey teröristlerin birçoğu etkisiz hale getirildi." dedi.

Terörün ve uyuşturucu destekçilerinin sonunun yakın olduğunu dile getiren Atay, şunları kaydetti:

"Bazı çevreler akıl tutulması yaşıyor; İçişleri Bakanlığı ve kurumlarını, uyuşturucu baronları ile ilişkilendirmeye varacak derecede ahlaksız iftiralar ortaya atıyor. Bunların asıl rahatsızlığı, terör örgütünün ve uyuşturucu kaçakçılarının köşeye sıkıştırılmış olması. Bu çevrelerin derdi üzüm yemek değil bekçi dövmek. Bu çaba beyhude, kimse boşuna uğraşmasın. Yurt içi terörist varlığı ilk kez 120'nin altına düşürüldü. Bu, yapılan mücadelenin doğru olduğunu gösterdi. Bu sayfanın kapanması ve terör başlığının ülkemizin gündeminden silinmesi Cumhuriyetimizin 100. yılında milletimize en büyük hediye olacak. Buna yürekten inanıyoruz."

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TBMM Genel Kurulunda görüşmeleri süren bakanlığının 2023 yılı bütçe görüşmelerinde sataşmadan söz aldı.

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş'ın, HDP'li belediyelere atanan kayyumların, "Kürt düşmanlığı ve halk iradesinin gasbı" olduğunu öne sürmesi üzerine ayağa kalkan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Beştaş'a, "Kürt düşmanı sizsiniz. Hepiniz Kürt düşmanısınız, siz insanlık düşmanısınız. PKK'nın çocukları." karşılığını verdi.

Soylu, PKK'lı bir teröristle fotoğrafları basına yansıyan ve dokunulmazlığı kaldırıldıktan sonra yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalanan HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel'in, tanınmamak için peruk ve gözlük taktığına atıf yaparak, "Peruksuz gelmişsiniz bugün, peruklarınızı takın. PKK'nın çocuklarısınız." ifadesini kullandı.

Tartışma sırasında HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç'un ayağa kalkması üzerine Soylu, "Otur aşağıya, terörist bozuntusu." diye bağırdı.

TBMM Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, karşılıklı laf atmalar üzerine birleşime ara verdi.

Aradan sonra söz alan İçişleri Bakanı Soylu, kendisini Kürt düşmanlığıyla suçlayan HDP'li Beştaş'ın, "ne dediğini bilmediğini; konuşmasının terör örgütü PKK tarafından tasvip edilebileceği düşüncesiyle hareket ettiğini" söyledi.

"Daha sıkıntılı sözler söylemem lazım ama kendimi tutuyorum. Bir hakaret ve iftira silsilesiyle karşı karşıya kaldık." diyen Soylu, "Kürt düşmanı, 10 yaşındaki çocuğa kalaşnikof veren PKK ve HDP'dir." ifadesini kullandı.

Soylu, Beştaş'a, "Hiç masum gibi bakma. Kimin kaçırdığını, kimin dağa gönderdiğini, annelerin sana nasıl bela okuduğunu ve nefret ettiğini herkes biliyor." dedi.

HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun'un, Milli Savunma Bakanlığının 2023 yılı bütçe görüşmeleri sırasında "barış talebiyle beyaz tülbentini yere attığını" hatırlatan Soylu, "Burada tülbent atan Remziye Tosun, PKK'nın kadro elemanıdır; devletin bütün kayıtlarında da böyledir." diye konuştu.

Son 5 yılda 1230'un üzerinde PKK'lı teröristin teslim olduğunu belirten Soylu, "Geldiler ve 'Bizi HDP dağa gönderdi' dediler. Esas hesabı siz vereceksiniz." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları