loading
close
SON DAKİKALAR

CHP Sözcüsü Öztrak'tan Meclis Başkanı Şentop'a: 'Ateş olsanız cürmünüz kadar yer yakarsınız, siz gidin ağababanız karşımıza gelsin'

CHP Sözcüsü Öztrak'tan Meclis Başkanı Şentop'a: 'Ateş olsanız cürmünüz kadar yer yakarsınız, siz gidin ağababanız karşımıza gelsin'
Tarih: 02.04.2021 - 14:56
Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkanı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Merkezi'nde açıklama yaptı.

Öztrak'ın açıklamaları şöyle:
"Adaleti çökerten keyfi yönetim anlayışı istikrarı bititriyor. Çalışanları, işzleri, emeklileri canıyla cebi arasında sıkıştırıyor.

Erdoğan'ın şahsım hükümetinin elinde ağır çekim bir ekonomik türbülansın içindeyiz. Her hün biraz daha fakirleşiyoruz. Otokrattan demokrat olmaz. Bu gerçeği 21. yy Türkiye'sinde yaşıyoruz. 

Bu ucube rejimin ortakları için artık yasa dışı diye bir mevhum kalmadı. Artık uydukları yasa yok anayasa yok. Neredeyse gazi meclisimizi kapatacaklar. Dün meclis iradesine çok büyük bir darbe yaptılar. Darbe otokratların büro elemanlığına soyunan sözde hukukçular eliyle de yapılır. 

Milletin fişlenmesinin, kadrolaşmanın önünü açan teklif reddedildi. Ama sarayın kibirlisi kural tanımadı. Kayyum meclis başkanını devreye soktu. Meclisin reddettiği teklifi ertesi gün gündeme aldı. Gerekçe oylamada hata olması. Oylamada hata olmadığını milletimiz gördü. AK Parti milletvekilleri oylamaya katılmadı. Oylamaya katılmak belki saraya karşı vbir başkaldırıydı, onu bilemeyiz. 

Bizim vekillerimiz ve diğer muhalefet partileri görevlerini yaptılar, düdzenlemeyi reddettiler. Sarayın kibirlisi kayyum  meclis aracılığıyla çamura yattı. 

2019'da İBB'yi kaybedince mızıkçılık yapanlar hatalardan ders almıyorlar. 

Pişman ederim diyerek vekillerimizi tehdit etme cesaretini kimden alıyorsunuz? Ateş olsanız cürmünüz kadar yer yakarsınız. Siz gidin ağababanız karşımıza gelsin. O koltuğun ilk sahibi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. En zor anlarda bile milletvekillerine en ufak bir kusur etmemiştir. 

Milletin desteğini kaybettikçe sarayın kibirlisine ve bekçisine anayasa bile dar geliyor. İstiyorlar ki Türkiye'nin kapısına kilidi vuralım, sarayın bekçisine anahtarı teslim edelim. Yüreği kararmış bu kibir ittifakı uluslararsı bir sözleşmeden tek imzayla çıkabiliyorlar. Merkez Bankası (MB) başkanını tek imzayla göreve alıyor. 

Milleti yoksullaştırmayı umursamıyor bile. Böyle bir ülkede kimse önünü göremez. Güven ve istikrara olamaz. 

Kayınpeder ve damadın bir olup MB kasasındaki 128 milyar doları buharlaştırması ekonomi faiz baronlarının eline bıraktı. MB 44,3 milyar dolar açık veriyor. 128 milyar doların enreye gittiğini araştırdığı için MB başkanını görevden alıyor. 

19 yılda dış borcu 320 milyar dolar artırdılar. 

Erdoğan'ın şahsım hükümeti pandemi boyunca ailelere 1000 TL verdi. O da tek seferlik. Sorumsuzluğunun 2 haftalık maliyetine bakın. Erdoğan'ın şahsım hükümeti 2 haftada 24 milyon ailenin omuzlarına 15 bin 710 TL yük yükledi. 

Milletimiz kibir iktidarının en yaptığını görüyor. Bunlardan bir önce kurtulsun diye sandık gelsin diye feryat ediyor. 

Millet evine 1 kilo toz şeker götüremezken saray beslemelerinin lüks arabalarda burunlarına çektiği pudra şekerlerine bakıp tiksiniyor.

19 yıl önce harun olacağız diyenler bugün karun oldular. Ömerleri bulacağız diye yola çıkanlar sonunda pudra şekerci Kürşatları buldular.

Lebaleb kongreleri yapıp haritayı kırmızıya bayadılar. Esnafımız Ramazan ayınca faturanın altından nasıl kalkacağını düşünüyor. 

1 milyon 300 bin emekçimizin kısa çalışma ödeneği dünden itibaren sona erdi. YAklaşık 2 milyon işçimiz asgari ücretin yarısı kadar bir ücretle ramazan ayını geçirmeye çalışacaklar. Hak bunun neresinde? İşsizlik Sigortası'nda para bitti mi, hayır. 98 miyar lira fonda para var. İşçinin parasını işçiden esirgeyen hükümet var. 

Çiftçiler borçları nedeniyle tekrar haciz kıskacında. Israrlarımıza rağmen borçları yapılandıracak düzenleme yapılmadı.

(Erdoğan) tatile gitmiş. Hazine ve Maliye Bakanı da yok. Ağzı olan konuşuyor. Sarayın kerameti kendinden menkul danışmanları yeniden zuhur ettiler. 

Dün salgında vaka asyısı 40 bini aştı. Salgında dünyanın yeni merkez üslerinden biri olduk. Günahı salgını yönetemeyen, lebaleb kongreler yapan Erdoğan şahsım hükümetinin boynundadır.

Salgına yakalanan AK Partililer bunu sosyal medyadan duyurmayacaklarmış, talimat gitmiş. Sansürle saklayabileceğinizi mi sanıyorsunuz. 

(Ömer  Faruk Gergerlioğlu'nun cezaevine gönderilmesi) Milletvekilliğine herhangi suç üstü durumu olmadan son verilmesi yargının müdahalesidir. Bunun karşısındayız.

-Burunlara çekilen pudra şekerleri de nasıl edinildiği belli olmayan milyonluk arabalar da, yaşanan lüks hayat da AK Parti büro elemanının maaşıyla bağdaşmıyor. Bu sebepsiz zenginleşmeyi AK Parti'nin kolunun içindeki bir yene sığdırmak mümkün değildir. Bu meselenin değerlendirileceği yer artık AK Parti genel merkez koridorları değil mahkemelerdir. 

(Bahçeli'yi ifadeye çağıran hakim hakkında inceleme başlatılması) Majestelerinin yargısı sarayın sadık bekçisinin bile mağdur sıfatıyla mahkemeye çağrılmasına tahammül edilmiyor. Durum içler acısı.

(Demirtaş'ın 3. ittifak açıkalması) 2 ittifak var seçime giren. Bunun dışındaki ittifaklara kimler katılır katılmaz göreceğiz. İlk seçimde milletimizin cebini boşaltan tek adam rejiminden kurtulacağından şüphemiz yok."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları