loading
close
SON DAKİKALAR

Dostoyevski'nin gözleri

Dostoyevski'nin gözleri
Tarih: 11.11.2015 - 13:45
Kategori: Kültür & Sanat

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski, hayata ve insanlara gözleri ile bakmış, beyni ile anlamış ve yüreği ile hissetmiş öylece de katışıksız ama görkemli bir dille okuyucusuna aktarmayı başarmış bir yazar...

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski, hayata ve insanlara gözleri ile bakmış, beyni ile anlamış ve yüreği ile hissetmiş öylece de katışıksız ama görkemli bir dille okuyucusuna aktarmayı başarmış bir yazar...

Suç ve Ceza, Karamazov Kardeşler, Yeraltından Notlar, Kumarbaz gibi zamanın ötesinde başyapıtlara imza atan büyük Rus yazar Fyodor Mihayloviç Dostoyevski’nin hayata gözlerini açmasının üzerinden tam 194 yıl geçti. Sıradan insanlardan ölümsüz kahramanlar yaratan Dostoyevski, dünya edebiyatına en az kendi kadar şöhretli bir çok karakter kazandırdı. ’İnsanın değerini varlığı değil yokluğu gösterir. Unutma, yokluğu bir şey değiştirmeyenin, varlığı gereksizdir’ sözleriyle nesilden nesile milyonlarca insanın hayat mücadelesine ilham verdi. Bu büyük söz üstadını, doğumunun 194. yıl dönümünde, hayata ve insana dair kaleme aldığı 10 muhteşem sözle Fyodor Mihayloviç Dostoyevski'nin tespitleri...

1- Eğer kirli bir ırmağı içine alıyorsan, bozulmadan kalabilmen için deniz olmalısın.



2- Tabiata karşı işlenen bir suçun öcü, insan adaletinden daha zorlu olur.



3- Aslında insanı en çok acıtan şey; hayal kırıklıkları değil. Yaşanması mümkünken, yaşayamadığı mutluluklardır.



4- Biri eğer gözlerini senden kaçırıyorsa... Emin ol ki o gözlerde sana ait bir şeyler vardır.



5- Hayatımızda en yüce, en güçlü ve faydalı dayanağımız, ana baba evinden kalma hatıralarımızdır.



6- İnsanların birbirlerini tanımaları için en iyi zaman ayrılmalarına yakın zamandır.



7- Sevmek; güzel birinde aşkı aramak değil. O kişide, bilmediğin bir zamanın beklenmedik bir anında, kendini bulmaktır.



8- Ne garip değil mi? Sevdiğimiz insanın her yalanında bir doğru, sevmediğimiz insanın her doğrusunda bir yalan ararız.



9- Hayatta hep mutlu olursam, hayalini kuracak neyim kalır?



10- Bir insan umudunu yitirir ve amaçsız kalırsa, sırf can sıkıntısı bile onu bir hayvana çevirebilir.



Fyodor Mihayloviç Dostoyevski kimdir?

Ünlü, Rus Roman yazarı Fyodor Mihayloviç Dostoyevski, 1821 yılında Moskova’da doğmuştur. Annesini çok küçük yaşlarda kaybetmiş olması, eserlerine de yansımıştır.

İlk öğrenim yılları hakkında farklı bilgiler yer almaktadır. Fakat net olan Dostoyevski’nin yetenekleri dışındaki okullarda öğrenim gördüğüdür. İlerleyen senelerde babası Dostoyevski’yi Petersburg Mühendislik okulu konusunda ikna etmeye çalıştı ve zorla da olsa kabul ettirdi. Babasının isteği ile bu okulda eğitimini devam ettiren Dostoyevski halinden çok da memnun değildi.

Mühendislik okulunun bilimsel ve askeri disiplini, okumak ve kitaplar yazmak isteyen Dostoyevski’nin istekleri hiç bağdaşmıyordu. Bu sebepten dolayı, öğrenimini bitirdikten hemen sonra yoksul kalmayı göze alarak kendini kitap yazmaya verdi; Geçimini sağlamak içinse, çeviriler yapmaya başladı. Ancak, adını yavaş yavaş duyurmaya başlamışken genç liberallere katılmasıyla hayatının akışı önemli ölçüde değişti.

I. Nikolay’ın polisleri tarafından cezai yaptırımlara maruz kaldı; 8 ay hücrede yattıktan sonra ölüm cezası onun için gelinen son noktaydı. İnfaza saniyeler kala cezası dört yıllık Sibirya sürgününe çevrildi. Sürgün kararından uzun süreler geçtikten sonra, yeniden Petersburg’a dönme iznini bir şekilde almayı başardı, bu şartlar altında yeniden yazmaya başladı ve vazgeçmedi.

Yazdıklarıyla Çar II. Aleksandr’ı bile etkilemeyi başardı. Yapıtlarının ses getirmesine rağmen, Dostoyevski hayatını yönlendirecek parayı elde edememişti. Bundan sonra özel yaşamında büyük sıkıntılar yaşamaya başladı, sürgünden sonra sara nöbetlerinden de ve diğer hastalıklarından bir türlü kurtulamamıştı ancak bu dönem, onun Karamazov Kardeşler, Ecinniler, Suç ve Ceza gibi en ünlü eserlerini kaleme aldığı dönem oldu. 28 Ocak 1881’de bir kanama sonucu hayata gözlerini yumduğu gün ise, Rusya, bu eski mahkum için inanılmaz bir cenaze töreni düzenledi. Psikolojik tahlilleri ile de gönülleri fethetmiş olan bir üstad’ın değeri belki de ölümünden sonra anlaşıldı.

ESERLERİ:

ROMAN:

İnsancıklar (1846)
Öteki (1846, 1978)
Ev Sahibesi (1951, 1970)
Beyaz Geceler (1934, 1983)
Bir Yufka Yürekli (1957, 1985)
Netoçka Neznanova (1937, 1964)
Stepançikovo Köyü (1948, 1973)
Ölü Bir Evden Hatıralar (1946, 1969)
Ezilenler (1957, 1982)
Yeraltından Notlar (1973, 1985)
Suç ve Ceza (1945, 1984)
Kumarbaz (1941, 1986)
Budala (1941, 1985)
Ebedi Koca (1955, 1984)
Ecinniler (1960, 1984)
Delikanlı (1946, 1985)
Karamozov Kardeşler (1940, 1984)

Uzun Öykü:

Amcamın Rüyası (1868, 1973)

Günlük:

Bir Yazarın Günlüğü (günlük) 1975)

Konuşma:

Batı Çıkmazı: Puşkin Üzerine Konuşma (1975)

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları