Eğitim-İş 4 Nolu Şubesinin düzenlediği düzenlediği Panelde Gazeteci Barış Pehlivan ve Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay konuşmacı oldu

Tarih: 20.03.2022 - 14:32

Kategori: Eğitim

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonuna bağlı, Eğitim İş Sendikasının İstanbul 4 Nolu Şubesinin düzenlediği Gazeteci Barış Pehlivan ve Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay'ın MESEM, Öğretmenlik Meslek Kanunu, laik, bilimsel eğitim, kamusal ve çağdaş eğitim hakkında söyleşisi yapıldı....

Panelin Açılış Konuşmasını Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu İstanbul İl Başkanı ve Eğitim-İş 4 Nolu Şube Başkanı Alkoç Turan Başgönül yaptı.

Eğitim İş İstanbul 4 Nolu Şubesi, Moderatörlüğünü şube basın yayın sekreteri Ali Narman'ın yaptığı, Gazeteci Barış Pehlivan ve Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay'ın MESEM, Öğretmenlik Meslek Kanunu, laik, bilimsel eğitim, kamusal ve çağdaş eğitim hakkında söyleşisi 19 Mart 2022 Cumartesi günü Şişli, Nazım Hikmet Kültür merkezinde yoğun kar yağışına rağmen yoğun bir latılım ile yapıldı.

MASEM, Şu an okullarda çocuk işçi avına döndü

Panelde Gazeteci Barış Pehlivan Mesleki eğitim merkezi (MESEM) hakkında şunları söyledi;

"Mesem ilk önce herhangi bir nedenle eğitimi yarıda kalmış çocukların mesleki eğitimle, eğitimine devam edebilmesini sağlayan bir sistemdi. Şu an okullarda çocuk işçi avına döndü. Asgari ücretin %50 maaşı, sigorta ve iş yeri açma garantisi ile çocuklar eğitiminden koparılıyor. Bundan yirmi yıl sonra bu insanlar neden eğitimsiz, neden tuhaf siyasi tercihlerde bulunuyor diye soracağız.

Devlet eliyle çocuk işçiliği yasallaşmaktadır

Panelde Gazeteci Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, Mesleki eğitim merkezi (MESEM) hakkında şunları söyledi;

Bir toplumu dönüştürmek istiyorsanız yatırımı eğitime yapmalısınız. Başöğretmenimiz Atatürk böyle yapmıştır. Fakat, şu an hükümet kendi eliyle çocukları maddi ve pedogojik olarak istismar etmektedir. İmam Hatip Ortaokullarında nasıl hafızlık kursları ile çocuklar olması gereken okullardan uzaklaştırılıyorsa mesem'de de aynı problem var. Eğitim ile kültür arasında ayrışamayacak bir ilişki vardır. Eğitim yalnızca matematik sorusu çözmek için yapılmaz. Eğitim ortamları o toplumun kültürel gelişim alanıdır. Eğitim bir kültür devrimidir. İşte meseme kimlerin yönlendirildiği ve nasıl eğitim verildiği ortada. Yoksullaştırılan halkın çocuklarına sadece bir gün okula gitmek üzerinden propaganda yapılıyor. Kültür dersleri dörtte bir oranında. Çocukların çalışma ortamını kontrol etme şansımız yok. Devlet eliyle çocuk işçiliği yasallaşmaktadır. Mesleki eğitim elbet de olmalıdır. Ama MESEM'in amacı bu değildir.

Maalesef muhalefet partileri öğretmenlik meslek kanununa karşı yeterli eylemi gösteremedi

Gazeteci Barış Pehlivan, Öğretmenlik Meslek Kanunu hakkında panelde şunları söyledi;

1924 yılında Atatürk'ün o meşhur sözü "Öğretmenler yeni nesil sizlerin olacaktır!"Öğretmenlik meslek kanunu bu kapsamda önemli bir kırılma noktasıdır. Önceki ilgili kanunda öğretmenler milli eğitim bakanlığınca seçilir maddesi vardı. Öğretmenlik meslek kanununda böyle bir açıklama yok. Ne var? Hiçbir şey yok. Yani öğretmeni herkes seçebilir. Öğretmeni kimler neler için seçebilir? Bu sorunun cevabını çok iyi biliyoruz. Sınav sorularının çalınması mülakat başka grupların eline geçerse ne olacak? Önceki kanunda denetleme devletindir. Yeni meslek kanunda denetim çıkarıldı. Bu ne demek olabilir? Devletin denetlemediği yerde eğitim olabilir demek olabilir mi? Öğretmenlik meslek kanunu temelde tevhidi tedrisat kanununa aykırıdır. Maalesef muhalefet partileri öğretmenlik meslek kanununa karşı yeterli eylemi gösteremedi. Muhalefet partileri dikkatli analiz yapmadı.

Öğretmenlik zaten ihtisas mesleğidir, Uzmandır; Bu öğretmenlik meslek kanunu bu sebeple baştan sorunludur

Panelde Gazeteci Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, Öğretmenlik Meslek Kanunu hakkında panelde şunları söyledi;

Öncelikle bu kanun metni falan değildir. Sarayın talimatı ile oluşan ve paydaşlarına sorulmadan yapılan diretmedir. İçine 3600 süsü katarak yaptıkları eskizdir. Bu kanun öğretmen örgütlenmesine de karşıdır. Öğretmenlerden öte hatta toplumun ayrıştırılmasına sebep olacaktır. İmza kampanyası, çeşitli kampanyalar, meclis temasları ile bu konuda yol gösterici olduk. Meclisin önüne yıllardır hiçbir kurum yaklaşamazken biz oradaydık. Ana muhalefet partisi bu metni anayasa mahkemesine götürecektir. Kendilerine verdiğimiz rapor önemli bir rehberdir. Anayasa mahkemesine 14 nisandan sonra gidilecek. Yasanın iptal olması durumunda unvan alacak öğretmenlerimizin de mağduriyeti konusunda hukuksal çalışmalarımız var. Öğretmenlik zaten ihtisas mesleğidir. Uzmandır. Bu öğretmenlik meslek kanunu bu sebeple baştan sorunludur. Öğretmenin disiplin cezası alması durumunda tarif edilen unvanlara sahip olamayacak. Bu başlıbaşına bir mobbingtir.

Kaynak : wwww.istanbulgercegi.com