loading
close
SON DAKİKALAR

Erdoğan'dan 'Gara'daki 13 şehidin sorumlusu Erdoğan'dır' diyen Kılıçdaroğlu'na: Terbiyesiz herif!

Erdoğan'dan 'Gara'daki 13 şehidin sorumlusu Erdoğan'dır' diyen Kılıçdaroğlu'na: Terbiyesiz herif!
Tarih: 17.02.2021 - 13:55
Kategori: Siyaset

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Ankara 7. Olağan İl Kongresi'nde konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Bugün Ankara İl Kongremizle beraber, Ordu ve Şanlıurfa il kongrelerimizi de gerçekleştiriyoruz. Kuruluşundan bugüne teşkilatlarımızda görev almış tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Bugünkü il kongrelerimizle birlikte 72 il kongremizi tamamlamış oluyoruz. 24 Şubat'ta İstanbul İl Kongresi'yle bu işi sona erdireceğiz. Mart sonunda 7'nci Olağan Büyük Kongremize yoğunlaşacağız. Kongrelerimizi arzu ettiğimiz şekilde yapamasak da coşkumuzda, heyecanımızda hiçbir eksiklik yaşanmıyor.

Kongrelerimiz vesilesiyle bir taraftan kardeşliğimizi güçlendirirken, diğer taraftan kadrolarımızı yenilemeye çalışıyoruz. Bir kez daha gördüm ki AK Parti, Türkiye'nin en dinamik, en kuşatıcı 11 milyon üyesiyle temsil kabiliyeti en yüksek siyasi hareketidir. Her seferinde iftiranın dozunu biraz daha artırsalar da milletimizin teveccühünün önüne geçemiyorlar. AK Parti'de siyaset yapmak isteyenlerin sayısı giderek artıyor. Birlik ve beraberliğimizin güvencesi olan Cumhur İttifakı da her geçen gün daha da güçleniyor.

Biz bu yolda gözlerini kırpmadan şahadete koşan yiğitlerin fedakarlığıyla yürüyoruz. Biz bu yolda dağları teröristlere dar eden kahramanların cesaretiyle yürüyoruz. 534 gündür evlat nöbeti tutan Diyarbakır Annelerinin sabrıyla yürüyoruz. Bay Kemal acaba sen o Diyarbakır Anneleri'nin feryatlarını duydun mu? Utanmadan, sıkılmadan 13 şehidimizle ilgili olarak 'Bunun sorumlusu Cumhurbaşkanıdır' diyorsun. Ne yüzsüzsün. 5-6 yıldır bu şehitlerimizi yakından takip eden bizlere 'Bunların sorumlusu Cumhurbaşkanı'dır' nasıl diyorsun? Terbiyesiz herif. Sana Savunma Bakanımı, İçişleri Bakanımı gönderiyorum. Sen bunlara layık değilsin. Utanmadan, sıkılmadan Cumhurbaşkanı'na fatura kesmeye kalkıyorsun. Sen teröristlerle el ele kol kola Ankara'dan İstanbul'a yürüyebilirsin. Ama biz Cudi'de, Tendürek'te mücadelemizi sürdüreceğiz. Sen de tribünlerden seyret.

Biz bu yolda 'Ağlayarak teröristi sevindirmeyeceğim' diyen şehit babalarının asaletiyle yürüyoruz. Biz bu yolda 15 Temmuz gecesi tanklara meydan okuyan kadınlarımızın dirayetiyle yürüyoruz. Sen tankların arasından Bakırköy Belediyesi'ne giden ürkek, korkak bir adamsın. 

Hırsları için Türkiye düşmanlarına el açanlara inat vakarımızdan, onurumuzdan taviz vermedik. Bölücü örgüt yandaşlarına koltuk değnekliği yapanlara inat, biz mücadeleyi milletimiz için yapıyoruz. Bay Kemal şu teröristlere bir gün terörist de be. Diyemez. Niye, onlarla ortak. Diyemez ve demeyecek. Biz gümbür gümbür, üzerine üzerine gidiyor bunları çökertiyoruz.

'PKK'nın Suriye uzantısını terör örgütü olarak görmüyorum' diyenler Bay Kemal ve yandaşlarıdır. Bize bunlar terörle mücadele dersi veremez. Biz siyaseti ülke ve millet düşmanlarına şirinlik için değil, can borcumuz olan aziz milletimize hizmet için yapıyoruz. Kılıçdaroğlu ve şürekâsı bilsin ki, baş veririz ama baş eğmeyiz. Her karşısında bir şehidin yattığı bu cennet vatanı canımız pahasına, FETÖ'cü hainlere de, PKK'lı katillere de, DEAŞ'lı canilere de teslim etmedik. Biz bu yola kefenimizi giyip çıktık. Bugünlere birilerinin ihsanıyla değil, nice katil sürüleriyle mücadele ederek geldik. Sen önce kademelerindeki DHKP-C'lileri temizle ey Kılıçdaroğlu. Bunları önüne koyacağız, merak etme.

Salgının ilk gününden bu yana hiçbir vatandaşımızı sahipsiz bırakmadık. Aşılamada 5,2 milyonu bulduk. Yoğun bir şekilde de bu aşılama kampanyamız devam ediyor. O çok büyük olduğunu söyleyenlerin böyle bir durumu yok. Salgın nedeniyle yapmak zorunda kaldığımız kısıtlamaların esnafımız, işçilerimiz üzerinde oluşturduğu olumsuzlukları en aza indirebilmek için destek paketleri açıkladık. Bugün Kabine Toplantısı'nın sonrasında aldığımız kararları açıklayacağız.

İsraf dedikleri bu hastaneler hamdolsun on binlerce vatandaşımızın hayatının kurtulmasına vesile oldu. Sağlık çalışanlarının maske bile bulamadığı batıya git. Başta ABD olmak üzere batının birçok ülkesinde maske bulamıyorlar. Yaşlı bakım evlerinin morga döndüğü görüntülerin hiçbir bizim ülkemizde yaşanmadı.

CHP Genel Başkanı son günlerde 'AK Parti'nin hangi hayırlı hizmetine taş koyduk' diye soruyor. CHP Genel Başkanı da demokrasiden, hak ve özgürlüklere, sağlıktan eğitime kadar attığımız adımları nasıl engellemeye çalıştıklarını çabuk unutuyor. Ara sıra eski gazeteleri karıştırsa CHP'nin yasak, yoksulluk, yokluk demek olduğunu görecek. Hafızasını tazelemek için kendisine soruyorum, biz kamuda başörtüsüne serbestlik getirdiğimizde engellemek için Danıştay'a koşan siz değil miydiniz? Anayasa Mahkemesi'ne başvuran bizzat sen değil miydin? Katsayı zulmüne sahip çıkanlar siz değil miydiniz? Şehir hastanelerimizi kötüleyenler siz değil miydiniz? Avrasya Tüneli'ne, Osman Gazi Köprüsü'ne, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne karşı çıkanlar siz değil miydiniz? Ankara'da Malazgirt Bulvarı'na karşı çıkanlar siz değil miydiniz? Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne iftiralar atan siz değil miydiniz? Türkiye'yi darbe Anayasası'ndan kurtarmak için attığımız adımları sabote eden siz değil miydiniz? CHP Genel Başkanı bunları unutmuş olabilir ama benim hemşerilerim CHP'nin ve başındaki zatın neler yaptığını gayet iyi hatırlıyor.

Bu millet CHP'nin yaptıklarını unutmadığı için emaneti bunlara asla teslim etmedi, etmez. Bay Kemal şu anda Almanya'ya kaçmış olan Dündar'ı savunuyor. Kimi savunuyor, Selo'yu savunuyor. Bunların suçlu olmadığına adeta hükmediyor. Bizim teröristleri savunmak gibi bir derdimiz olamaz. Siyaseti başkaları gibi sırça köşklerde değil milletimizin arasında yapacağız. Kibri kapımıza asla yaklaştırmayacağız. Milletle arasına mesafe koyan bir hareketin varacağı yer tarihin tozlu sayfalarıdır. AK Parti yaşadığı onca ihanete, operasyona rağmen hala dimdik ayaktaysa bunun sebebi milletle kurmuş olduğu samimi bağdır."

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları