loading
close
Dolar: TL
Euro: TL
Sterlin: TL
SON DAKİKALAR

Erol Mütercimler: Bu cumhuriyetin değerini bilmek zorundayız

Erol Mütercimler: Bu cumhuriyetin değerini bilmek zorundayız
Tarih: 25.08.2017 - 13:33
Kategori: Medya

Erol Mütercimler: Bu cumhuriyetin değerini bilmek zorundayız. Bu cumhuriyet kurulmasaydı Tayyip bey belki İstanbul'a belediye başkanı da olamayabilirdi. Osmanlı'da Bakanlar Kurulu listesini alsın baksınlar Dışişleri Bakanlığında Türk görecekler mi?

Yazar, öğretim üyesi ve televizyon programcısı Emekli Binbaşı Erol Mütercimler, Can Ataklı'nın Yazıişleri programına konuk olarak katıldı. Mütercimler, "Bu cumhuriyetin değerini bilmek zorundayız. Bu cumhuriyet kurulmasaydı Tayyip bey belki İstanbul'a belediye başkanı da olamayabilirdi. Osmanlı'da Bakanlar Kurulu listesini alsın, baksınlar Dışişleri Bakanlığında Türk görecekler mi?" dedi.

Erol Mütercimler'in açıklamalarından bazı bölümler şöyle:
 
Balkan Savaşını kaybetmemizin tek sebebi orduya siyasetin bulaştırılmasıdır. 

(AKP'nin) 2002'ye gelirken geçen süreçteki söylemle 15 yıl sonraki farklı. Bunlara rağmen demokrasi kurulabilirdi. Bütün bunlara rağmen devrimler yapılmadı mı? Gazi Mustafa Kemal döneminin koşullarıyla bugünü karşılaştırdığınızda hangisi daha ağır. O dönem iç isyanlar bastırıldı. 

Bugün FETÖ, PKK var. İkisi de bela. O dönemdeki Türk toplumu ile bugünkü arasında fark var. O döneme baktığımızda hilafet kaldırılacaktı, sokaklar kana bulanmadı ama tepkiler de gösterilmedi değil. Bugün toplum ne yazık ki ikiye bölündü. Dış politikada strateji tek olacak. Muhalefet ve iktidar aynı olacak. Bugün muhalefet iktidara zerre kadar inanmıyor, iktidar da muhalifleri sindirmeye çalışıyor. (Kurtuluş Savaşı dönemi) Okuma yazma oranı düşük. Lidere herkesin sonsuz inancı ve güveni vardı. Bugün toplumun yarısının inancı ve güveni yok. (Toplum) bilinçli ve bilerek siyaseten böyle bir  bölünmeye götürüldü. Ulusal üniter devleti olası bir savaşta nasıl bir arada tutacaksınız o insanları? 150'likler diye bir liste niye yapıldı? İstiklal Mahkemeleri niye kuruldu? Bugün bu tür önlemlerle birlik bütünlük sağlayacaklarını düşünmek yerine kapsayıcı, demokrasi sağlansa yine PKK ve FETÖ ile mücadele edersin. 

Fethullah Gülen dün göklere çıkarılıyordu bugün ne hallerde. Çerkez Ethem Yunanlara sığınana kadar büyük kahramandı. Tarih onun hakkında hain diye hüküm verdi. Türkiye'de zemin son derece kaypak. 

Bizim siyasetimiz sınıfsal taban üzerine oturmuyor. Çerçi zihniyeti var. Ne bulursam satarım diyenleri parlamentoya taşıyoruz, onlar da ne bulursa satıyor. Koçların, Sabancıların çocuklarının parlamenter, diplomat olduğunu gördük mü? Yoksul aile çocuklarına emanet ediyoruz. Bugün Türk ordusunun subay kadrosuna bak yüzde 85'i köylü-işçi çocuğu. 

Bu cumhuriyetin değerini bilmek zorundayız. Bu cumhuriyet kurulmasaydı Tayyip bey belki İstanbul'a belediye başkanı da olamayabilirdi. Osmanlı'da Bakanlar Kurulu listesini alsın, baksınlar Dışişleri Bakanlığında Türk görecekler mi?

(Büyük Taarruz) (Mustafa Kemal) Sakarya savunmasından sonra Büyük Taarruz'un kararını vermişti. Çekileceksen ondan sonraki adımları da planlayacaksın. 

Taarruza başlamak için cumartesi seçildi. Çünkü ertesi gün pazar batıda tatil. Telgrafhane çalışmıyor. Cumartesi-pazar günü haberler batıya aktarılmayacak. Gazeteler 27'sinden itibaren haber geçecekler. 

Stratejinin en temel kurallarından birisi şudur: sayılar zaferi kazanmak için yeterli değildir. Matematik akıldır. Bügün siyasetçilerin 'sandıktan yüzde 50 aldım, çıktım' demesi yanlıştır. Çanakkale'den ders alınmış. 

Taarruz 26 Ağustos'ta başladı. Mustafa Kemal 'öğretmenler cepheye alınmayacak' diye emir veriyor. Churchill bundan mı örnek aldı bilmiyoruz, 2. Dünya Savaşı'nda öğretmenleri sahaya sürmedi.

(Askerlerin) Bunların çıraklıkları Trablusgarp'da oldu. Kalfalığı Gelibolu kara muharebelerinde oldu. Mustafa Kemal'in ustalığa ulaştığı yer Sakarya'dır.

Mustafa Kemal cephede ateşin içindeyken, Yunanların başkumandanı İzmir'de karargahtan yönetiyordu ordusunu.

26 Ağustos'taki top atışıyla başladı, Yunan direnişi kırılmaya başladı. 26 Ağustos'tan önce Yunan cephesi yarılmaya başladı. Sonra saldırı harekatı... 29 Ağustos'a gelindiğinde düşman tamamen kuşatma altına alındı. Bugün bölgedeki tepelerin adları orada bulunan komutanların soyadı oldu. 

30 Ağustos'ta Yunan başkumandanı esir alındı. Mustafa Kemal, Yunan Başkumandanın elini sıkıyor, kahve ikram ediyor. 'Senin bu kadar genç bir başkumandan olduğunu hiç tahmin etmiyordum. Bir isteğin var mı' diyor. O da ailesine iyi olduğunun haber verilmesini istiyor.

Yunan ordusu çekilirken köyleri yaktı. İnsanları evlere doldurup yaktılar. Kuyuları zehirlediler. Vahşetle çekildiler. 

31 Ağustos'ta başlayan kovalamaca, 9 Eylül'e kadar sürüyor. O Yunan askerlerini esir mübadelesine kadar yol inşaatında çalıştırdık. 

Halide Edip anlatıyor: Yemek yeniyor. Bir tek tavuk var. Mustafa Kemal 'askere ne verdiniz' diyor. 'Buğday kavurduk verdik' denilince 'asker buğday yiyorsa bu yenmez' diyor. Bu savaş nasıl kazanıldı sorusunun arkasında bunlar var. Bunları bilmeden konuştuğumuz her şey lafı güzaftır.

2 bin 543 şehidimiz var. Şehit yaralı ve kayıplarla birlikte 12 bin 455 kişi oluyor. Yunan tarafında kayıp 150 bindir 

26 Ağustos'ta başlamış 9 Eylül'de bitmiş, ondan Mustafa Kemal'e stratejik deha deniliyor. Lidere inanç var. Mustafa Kemal, 'Ordular ilk hedefimiz Akdenizdir, ileri' der 31 Ağustos'ta. Ak batı demektir. Hedefİniz batıdır diyor. Aynı kumandan Gelibolu'da 'Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum' der. Bu emirlere itaat etti bu halk."


Vişne Haber Ajansı
 


















ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları