loading
close
SON DAKİKALAR

Kıbrıs kimindir?

Hüsnü Mahalli
Tarih: 05.06.2019
Kaynak: Hüsnü Mahalli-Korkusuz

Hüsnü Mahalli: Birleşik bir Kıbrıs ya da Türkiye’ye veya Yunanistan’a bağlanmış bir Kıbrıs, kesinlikle İsrail’in işine gelmez.

Portekiz kökenli Nassi Ailesi; İngiltere, Hollanda ve Venedik’ten sonra 1553’de yerleşmek üzere İstanbul’a gelmişti.
Yasef Nassi’nin, 100 altın lira karşılığında Sultan Süleyman’dan Filistin’de Tabariye Gölü kenarında bir kasabayı satın aldığı ve orada bir okul yaptırdığı anlatılır. Yahudiler için buranın yeterli olmadığını düşünen Nassi, Kıbrıs’ı almak için 1569 yılından itibaren Osmanlı’daki bütün gücünü kullanır. Bazı kaynaklarda Sultan Selim’in de Nassi’ye ‘Eğer Kıbrıs’ı alırsak seni de oranın kralı yapacağım’ dediği yazılır.
Sonunda Kıbrıs alınır ama Nassi kral olamaz çünkü Sokollu Mehmet Paşa buna karşı çıkar ve Yahudilerin adaya yerleşmesini önler.
Yahudilerin ve örgütlü olarak Siyonistlerin, Kıbrıs ilgi ve sevdasıyla ilgili çok şey yazıldı ama biz bugünlere gelelim.
Kıbrıs, aradaki denizi saymazsak, İsrail’in Arap halkı olmayan tek komşu devletidir. Üç tarafı düşman Arap halklarıyla çevrili olan İsrail’in önünde bir çıkış ve belki de gelecekte ‘kurtuluş kapısı’ olarak duran tek nokta Kıbrıs adasıdır. İsrail’in güvenliği açısından doğusundaki Mezopotamya yani Kürt bölgesi ile batı yakasındaki Kıbrıs adası büyük önem taşımaktadır. Bu bölgelerin kontrol altında tutulması İsrail için yaşamsal bir değeri vardır.
Bu nedenle 1948’de kurulduğu günden bu yana İsrail Kıbrıs’a yoğun ilgi göstermekte ve çözümün önlenmesi için özel çaba harcamaktadır.
Birleşik bir Kıbrıs ya da Türkiye’ye veya Yunanistan’a bağlanmış bir Kıbrıs, kesinlikle İsrail’in işine gelmez.
Gelelim bugünlere…
Doğalgazın keşfedilmesiyle Güney Kıbrıs ve dolaysıyla Yunanistan’la sık sık bir araya gelen İsrail bu alanda her iki ülkeyle çok stratejik anlaşmalara imza atıyor. Bununla yetinmeyen İsrail her iki ülkeyle ama özellikle Güney Kıbrıs’la askeri iş birliği yapıyor. Geçen hafta Güney Kıbrıs’ta, İsrail’in seçkin birlikleriyle Kıbrıs Rum ordusunun ortak tatbikatı vardı. Tatbikatın senaryosuna göre iki ülkenin birlikleri olası bir saldırıya karşı ortak savaşacak.
Senaryoya göre ortak düşman Lübnan.
Son bir yılda dördüncüsü yapılan bu tatbikatla İsrail ordusu Güney Kıbrıs’ın dağlık bölgelerinde ve Türklerin bırakıp göç ettiği köylerde tatbikat yapıyor. İsrail askerleri buralarda tüneller, hendekler ve sokak çatışmalarına karşı eğitilmektedir.
Bugün için düşman Lübnan’daki Hizbullah olabilir ama yarın bu düşman neden Türkiye olmasın?
İki İngiliz üssünün yanı sıra Fransa’nın da Larnaka yakınlarında deniz üssü inşa ettiği ve İsrail’in her iki üsten yararlanacağı düşünülürse, İsrail’in keyfine diyecek yok.
Yok, çünkü İsrail, KKTC’yi ihmal etmiyor.
İsrail adanın en sağ ucunda yani Lübnan’a en yakın noktasında bir tane yat limanı inşa edip işletmektedir.  Liman Mersin’e 80 kilometre uzaklıkta.
Teknolojinin ne denli geliştiği hatırlanırsa İsraillilerin buralarda ne numaralar çevirebileceğini kestirmek zor olmazsa gerek. İsraillilerin ayrıca KKTC’de çok geniş araziler satın aldıkları, tatil siteleri inşa ettikleri, Türkiyeli Yahudilerin KKTC’li vatandaşlarla ortaklıklar kurdukları ve adayla ilgili en az 600 yıllık anılarını canlandırmak istedikleri bilinmektedir.
Demek istediğim Kıbrıs’taki risk Rumlar ya da Yunanistan değil İsrail’dir.
Çünkü İsrail’in arkasında ABD, İngiltere ve Fransa var ve hepsinin gözü Doğu Akdeniz bölgesindeki trilyonlarca metreküp doğalgazda.
Kıbrıs, İsrail, Filistin (Gazze), Lübnan, Mısır ve Suriye gaz ve petrolü.
Herkes bu bölge için çok sayıda savaş senaryosu yazıyor.
Hizbullah ‘İsrail; Lübnan’a ait sahalardan gaz çalmaya devam ederse gaz çıkarma platformlarını füzelerle batırmaya hazırız’ dedi.
İsrail; Esad’a destek verdiği için Hizbullah’a yönelik savaş planları yapıyor.
ABD ve Körfez ülkelerinin İran’a yönelik saldırı planlarının hedefinde yine Hizbullah var.
Hizbullah; İsrail’in korkulu rüyasıdır.
Hizbullah orada durduğu sürece İsrail sürekli plan yapmak zorundadır.
Bu planlarının en önemlisi de Kıbrıs’tır.
İsraillilerin Karpaz’daki marinalarının adı: Gate Marina.
Yani Kapı.
Adamlar Kıbrıs’ı 600 yıl öncesinden Filistin ve Nil’den Fırat’a uzanacak toprakların kapısı olarak görmüştü şimdi de öyle.
S-400 gürültüsü bundandır!
..
Her şeyin çok güzel olacağı mutlu bayramlar diliyorum.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları