loading
close
SON DAKİKALAR

Rekabet

Hüsnü Mahalli
Tarih: 25.09.2022
Kaynak: Hüsnü Mahalli-Kokusuz

Hüsnü Mahalli:

Ankara’nın Moskova ve Kiev arasında ‘denge’ politikası sürüyor. Haziran 2016’da Putin’le bildik ve bilmedik özel ilişkiler başlatan Erdoğan Mayıs 2019’da Cumhurbaşkanı seçilen Zelenski ile de benzer bir ilişki kurmaya başlamıştı. Öncesinde ve sonrasında Rusya’nın Kırım’ı ilhak kararını tanımadıklarını ve Kırımlı Türklere desteği sürdüreceklerini söyleyen Erdoğan’ın Kiev ile ilişkisinde daha çok askersel konular konuşulur olmuştu. İmzalanan işbirliği anlaşmalarıyla Ankara’nın Ukrayna’ya İHA ve SİHA satması herkesin ilgisini çekmişti. Ukrayna ordusunun bu SİHA’ları Rus ordusuna karşı kullanması ve büyük kayıplara neden olması Putin’i çok kızdırıyor ama her nedense sesini çıkarmıyor.

Peki ne yapıyor?

O da gidip İran’ın geliştirdiği İHA ve SİHA’ları alıyor ve Ukrayna ile NATO güçlerine karşı aktif ve etkili bir şekilde kullanıyor.

AKP yönetiminde ‘Sünni’ Türkiye ile geleneksel rakip ‘Şii’ İran ‘Benim SİHA’larım daha iyi’ yarışındalar.

Bu rekabet daha sıcak bir şekilde Suriye, Irak ve Kafkaslar’da sürüyor.

İran; Erdoğan’dan farklı Rusya ile “stratejik ittifak” içinde, Türkiye ise Putin dostluğuna rağmen NATO üyesi ve gözü kulağı Washington’da.

Bölgeye baktığımızda ise Erdoğan’ın barışma hamlelerinden sonra Türkiye’nin yanında BAE, Bahreyn, Suudi Arabistan, İsrail ve diğer Körfez yönetimleri var İran ise iç ve dış sorunlarla uğraşıyor.

Gelelim Türkiye’nin diğer rakiplerine…

Mısır var ama şimdilik Sisi destekli Suudi Arabistan’a bakalım…

Esir takasında Ankara’dan daha hızlı davranan Muhammed Bin Selman Rusların elindeki ilk grup yabancı esirleri alarak ülkelerine teslim etti.

Bir gün sonra Türkiye’ye teslim edilen esirlerin büyük bölümü Neo-Nazi Azov grubunun komutan ve elemanlarıydı

Savaşın başından beri Putin ve Zelenski arasında arabuluculuk çabalarını sürdüren Erdoğan’ın önüne geçmek isteyen Bin Selman ‘petrol ve doğal gaz’ gücünü kullanarak her iki lideri Cidde’de buluşturmaya çalışıyor. Haberlere bakılırsa bu çaba bir çok Avrupa ülkesi tarafından da destekleniyor çünkü herkesin Bin Selman’ın petrol, doğal gaz ve parasına ihtiyacı var, Bin Selman’ın Putin’le arası iyi ve Erdoğan’dan farklı olarak Moskova ile hiçbir yerde ve konuda sorunu yok.

Örneğin Türkiye’nin Rusya ile Suriye, Libya, Kafkaslar ve Orta Asya’da bir çok sorunu var ve tarihsel gerekçelerle olumsuz anıları varken Suudilerin Rusya ile benzer sıkıntıları yok. Ayrıca Kaşıkçı cinayetinden dolayı herkesin katil dediği Bin Selman’ı kollayan bir tek Putin olmuştu. Bin Selman da bunun karşılığında Rusya ve Çin’le yakınlaşmış ve Biden’ın telefonlarına bile çıkmaz olmuştu.

Bir zamanlar kimsenin selam vermediği Bin Selman şimdi ‘en makbul’ lider olma yolunda azim ve kararlılıkla ilerliyor. Biden ve Erdoğan başta olmak üzere ona ‘katil’ diyenlerin tümü Cidde’nin yolunu tutarken o zor günlerinde kendisine ‘katil’ demeyen Putin’i kolluyor. Rusya’yı sıkıştırmak isteyen batının her türlü telkin ve baskılarına rağmen petrol ve doğal gaz üretimini artırmıyor ve ‘günde bir milyar dolar bana yeter’ diyor.

Üstelik adam Rusya’nın başlattığı savaştan dolayı petrol ve gaz fiyatlarının yükselmesiyle çok büyük paralar kazanıyor.

Putin’le Zelenski’yi Cidde’de buluşturabilirse artık hiç kimse ona katil diyemeyecek, hiç kimse yönetimine çağ dışı, ilkel, bağnaz ve demokrasi düşmanı diyemeyecek ve belki de Nobel Barış Ödülü’nü de alır.

Kim?

Erdoğan’ın “Bunlar dünyayı enayi zannediyor. Bu millet enayi değil hesabı sormasını bilir ve tabi dedik ki biz herkese açığız. Suudi Arabistan (kayıtları) almak istedi, kusura bakmayın o kadar değil. Dinletiriz, gösteririz ama vermeyiz. Verelim de ondan sonra bunları yok mu edeceksiniz?” dediği Bin Selman.

Sonrası bildik hikaye…

Erdoğan Cidde’ye gitmeden önce dosya olduğu gibi gönderildi, dava düşürüldü ve Kralın oğlu Bin Selman Ankara’da krallar gibi karşılandı.

“Değerli yalnızlık” dedikleri şey bu olsa gerek.

Öncesinde “Stratejik Derinlik” vardı.

Geldiğimiz nokta “bataklığın en tepe noktasıdır”.

Ders alınır mı!

Kesinlikle hayır çünkü karar veren tek kişi.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları