Büyükelçi

Melih Aşık; Macaristan’ın Türkiye’deki temsilciliklerinde çok sayıda Türkolog bulunduğunu anlatan Matis, “Sadece Ankara’da 3 Türkolog’la birlikte çalışıyorum” diyor.

Macaristan’ın Ankara Büyükelçisi Viktor Matis, başkentteki büyükelçiler arasında kuşku yok, en sevileni...

Türkiye’ye, 2007’de 1.5 yıllık bir görev için gelen Matis, bu dönemde Türkçe öğrenmeye başlamış.

2010’da Türkiye’ye Kültür Ataşesi olarak atanmış, 2019’dan bu yana büyükelçi.

Macaristan’ın Türkiye’deki temsilciliklerinde çok sayıda Türkolog bulunduğunu anlatan Matis, “Sadece Ankara’da 3 Türkolog’la birlikte çalışıyorum” diyor.

Büyükelçi Viktor Matis

Büyükelçi’ye göre Macaristan Dışişleri Bakanlığı’nda da halen 20’den fazla Türkçe bilen diplomat bulunuyormuş.

Türkiye’nin ise Macarca bilen diplomatı maalesef yok.

Macar halkı Türkiye’ye sempatisini her fırsatta ifade eder.

Örneğin, yakın geçmişte Zigetvar kentinde Kanuni Sultan Süleyman’a türbe yaptırıldı. Kanuni malum, Zigetvar kuşatması sırasında vefat etmiş, haber askerden gizli tutulmuş, iç organları kokmasın diye oraya gömülmüştü.

Başkentin Buda tepesinde de bahçesinden gül eksik olmayan Gül Baba türbesi ile Abdurrahman Abdi Paşa’nın kabri bulunur. Budin kuşatması sırasında şehit düşen Paşa’nın mezar taşında “Kahraman düşmandı rahat uyusun” yazar.

150 yılık Osmanlı egemenliği tatsız anıları da içerir ama Macarlar dostluğa gölge düşürecek her olumsuzluğa sünger çekmiştir.

CASUS

Casusluk davaları gündeme gelince...

Geçmişin ünlü casusluk olaylarından söz etmezsek olmaz...

En çarpıcı olaylardan biri Sinop’ta meydana gelmişti.

Bir öğretmen, sahildeki evinin ışıklarını yakıp söndürerek Karadeniz’in karşı kıyısındaki Rusya’ya gizli bilgiler ilettiği kuşkusuyla tutuklanmıştı.

Zavallı öğretmen evinin elektriğini tamir etmekte olduğunu anlattıysa da başarılı olamadı.

Davası aylarca sürdü.

Evdeki ampulün 300 mil ötedeki Kırım’dan görülemeyeceğini ispat için çok uğraştı.

Paçayı zor kurtardı.

***

Bir başka casusluk sanığı da işsiz bir vatandaştı.

Bir parkta oturmuş elindeki çubukla önündeki toprağa bir takım işaretler çizmekteydi.

Bir ihbar yapıldı.

İşsiz vatandaşın toprağa orak çekiç çizerek civardaki Rus casuslarına işaret verdiği ileri sürüldü.

Kendini karakolda buldu.

Hapisten zor kurtuldu.

Tarihimizde bunlara benzer çok olaylar vardır.

TAKSİCİ

Bunu da gördük...

Taksi şoförü direksiyonun hemen dibine cep telefonu büyüklüğünde bir ekran koymuş. Arabayı sürerken aynı anda dizi seyrediyor...

- Kaptan bu biraz tehlikeli değil mi?

- Yok abi

- Yani ekrana bakarken yolu görmeyebilirsin?

- Ekrana bakmıyorum abi ben sadece konuşmaları dinliyorum...

- Gözün kayıyordur aşağı doğru...

- Yok abi, rahat ol, ben gözümü yoldan ayırmam...

Ekranda berbat bir dizi var. Senaryo da kötü görüntüler de... Ona rağmen bu şoför arkadaş aracı diziyi seyrederek sürüyordu.

Gözünün ekrana kaymamasına olanak yoktu.

Neyse, ineceğimiz yere gelip kurtulduk.

Tanrı diğer müşterilere uzun ömür versin.

HİZMET

Eve gelen faturada elektrik tüketim bedeli 1499 lira görünüyor...

750 TL’lik devlet desteği varmış.

Ödenmesi gereken tutar 655 lira olarak beliriyor...

Ödemek üzere internete giriyorsunuz.

Faturaya hizmet bedeli olarak 399 lira eklenmiş, toplam rakam 1048 lira olmuş.

Hizmet bedeli faturanın yüzde 60’ı gibi bir rakam.

İnternette hizmet bedeli şöyle tanımlanıyor:

“Mobil ödeme hizmet bedeli, kullanıcının mobil operatör aracılığıyla gerçekleştirdiği alışverişlerden veya aboneliklerden alınan komisyon veya ek ücret olarak tanımlanabilir. Bu bedel, mobil ödeme sisteminin sunduğu kolaylıkların ve hızlı ödeme avantajlarının bir karşılığı olarak alınır.”

Elektriğe ödenen paranın yüzde 60’ı oranında hizmet bedeli! Çok değil mi?

Size de öyle gelmiyor mu?