loading
close
SON DAKİKALAR

Çığırından çıkma hali... Aynaya bakıp ‘hey napıyorsun’ diyen olur mu?

Orhan Bursalı
Tarih: 05.01.2023
Kaynak: www.istanbulgercegi.com

Orhan Bursalı; Dün Ekrem Bey’in bir kez daha, aynı kişinin “terör” suçlamalarına verdiği belgesel yanıtlar, ülkenin düştüğü boşluğun derinliğini korkunçluğunu göstermesi bakımından ürkütücüdür.

İstanbul kentine, İstanbullulara, büyükşehir belediyesine ve tabii ki başkanı Ekrem İmamoğlu’na karşı, çığırından çıkmış bir saldırı halinde iktidar. Asla kimseye bugüne kadar verilmemiş ve verilmeyecek de olan ve bunu ilk söyleyen Soylu hakkında gel bakalım bile denmemiş olan “ahmak” cezası, Türkiye Cumhuriyeti ve tüm yurttaşlarının nasıl bir saldırı altında olduklarının ve ülkenin nasıl büyük bir tehdit altında yaşadığının belgesi..

Bu büyük tehdit, ülkenin yasasız ve anayasasız, keyfi yönetilmekte olmasından ileri geliyor.

Devletin, ülkenin meşru kurum ve yasalarını gayri meşru kullanılmasıyla her şeyin yapılabileceği bir ülke derekesine düşürüldük.

Korkmalı mıyız? Evet. Çünkü iktidar koltuğunda oturmayı sürdürme ve ülkenin tüm varlıklarını sömürme, her konuda karar verme ve ülkeyi sapkın ideoloji üzerinden günümüz gerçekleri dışına sürükleme iradesinin bu kadar güçlü olduğu bir yerde, evet korkmalıyız. Her şeyden önce ülke için!

BÜYÜK BOŞLUKTA TÜRKİYE

Dün Ekrem Bey’in bir kez daha, aynı kişinin “terör” suçlamalarına verdiği belgesel yanıtlar, ülkenin düştüğü boşluğun derinliğini korkunçluğunu göstermesi bakımından ürkütücüdür.

Her şey İmamoğlu’nu tasfiye ve İstanbul’a el koymaya doğru hızla ve arsızca koşulduğunu gösteriyor.

İç güvenliğin sağlanması açısından en önemli kişi, davranışları, suçlamaları ile büyük bir iç güvenlik tehdidi yaratmaktadır. Tabii arkasındaki Saray’ın git gidebildiğin kadar, görevini tamamla desteği olmasa bunu yapamazdı.

CHP, İmamoğlu ve muhalefetin bu hukuksuzluklara, keyfiliğe seyirci kalmayacağını, milletle birlikte hareket edeceğini açıklaması, iktidarın seçimleri sürüklemek istediği atmosfer hakkında da yeterli kanaat uyandırıyor. Ülkemiz hiç hak etmediği bir eğik düzlemde hızla aşağılara kayıyor...

Ne yazık ki bu iktidara, hey ne yapıyorsun diyecek ve meşruluğa çağıracak tek bir yapı da bulunmuyor. Millet, sadece millet! Bir de Saray’ın ayna karşısına geçerek “hey ne yapıyorsun!” diye bağırmasının dışında...

İKTİDARIN EKRANI

Not: Pazartesi günkü Baykallar meselesi, AKP’ye geçiş mi? başlıklı yazımda şu cümlem vardı: “CHP’den ayrılıp düşman kesilenlerin açıklamalarına baktım, Deniz Bey üst üste ricalar olunca Kılıçdaroğlu’nu kabul etmiş!” Yılmaz Ateş aradı, konuştuk, bu konuda isim geçirmemiştim. “Bu düşman suçlamasını reddediyorum, sadece eleştiriyorum” dedi.

Ben de “Peki bu düşman sözcüğü haddini maksadı aşmış olabilir, düzeltiyorum” dedim. 

Bu arada “Akılsızlık Çemberi” programından önüme gelen bir videoya baktım. (www.facebook.com/watch/?v=1131193207591420) Kılıçdaroğlu-Baykal görüşmesinin nasıl gerçekleştiği konusunda dile getirilenlerin de gerçeklikle bağdaşmadığını gördüm...  

İktidarın ekranı neyi nasıl yapacağını çok iyi biliyor.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları