loading
close
SON DAKİKALAR

Evet, kazanabilirsiniz!

Orhan Bursalı
Tarih: 07.05.2018
Kaynak: Cumhuriyet

Orhan Bursalı: Bu ittifak Cumhurbaşkanlığı’nı da alabilir ve iktidar olabilir.. Yoksa, “Bunu beceremeyiz, Erdoğan yeniden seçilir, biz şimdilik Meclis’le yetinelim” görüşünde misiniz? Muharrem İnce’ye sormuyorum şüphesiz!

 “Millet İttifakı” partilerine,
Saadet’e, İYİ Parti’ye ve CHP’ye sesleniyorum:
Evet, kazanabilirsiniz!
Aklınızda ne var öncelikle, milletvekilliği mi? Tamam, bu ittifakla, milletvekilliklerini garantilediniz, Meclis’e girdiniz, orada siyasi olarak var oldunuz, gönüldaşlarınızı da mutlu ettiniz, oyları iradeleri Meclis’te ses bulacak.
Barajı yüzde 10’da tutarak, sadece kendisine ittifak yolu açılacağını sanan AKP/MHP, karşılarında bir de “Millet İttifakı”nı bulunca derin hayal kırıklığı yaşıyor.
Neymiş? Bu rakip ittifakın tek amacı RTE’yi iktidardan düşürmekmiş! İktidar olmak değilmiş! Zaten ne programları varmış ne de iktidara gelince yapacakları bir iş... Hepsini zaten AKP’yi yapmış, yapıyormuş, onlara yapacak ne kalmış..
Muhalefetin düşüncesi şuymuş: “Varsa yoksa RTE iktidardan düşsün de, gerisi ne olursa olsun!” AKP liderleri bunu söylüyor, zaten yandaşları ekranlarda ve köşelerinde uzun zamandır bunu yazıyor. Ekliyorlar: Ne istiyorsunuz RTE’den!

Aslında bir itiraf var!

AKP’nin = RTE demek olduğunu söylüyorduk. Erdoğan’sız bir AKP sizler de asla düşünemiyorsunuz. Belki de haklısınız.
Cumhurbaşkanı’nın gücü de buradan geliyor. O varsa siz de varsınız.
Bu nedenle Erdoğan ile iktidar özdeşleşmiştir. AKP mi iktidar, Erdoğan mı? Binali Bey “Bedelli askerliği düşünebiliriz” diyor. Hemen yalanlama geliyor: Hayır! Henüz ordu Suriye’de iken ve şehitler varken, bedelli askerliği gündeme sokmak büyük tepki çekecek.. Zamansız ötmemek lazım, hele şu seçimler bir geçsin! Fakat Binali Bey de haklı, yüz binlerce genç de parasını vererek askerlik yapmama ayrıcalığını satın almak istiyor.. Bunların da epey oyu varsa!
RTE ne demiştir: Yahu ne diyor şu Binali de!
Tek patron olunca, AKP’nin varlığı, tek patrona hizmet oluyor dolayısıyla..
Eh, muhalefetin de Erdoğan’ı hedef almasından, ona yüklenmesinden daha doğal ve normal ne olur ki!
“İşiniz gücünüz Erdoğan..” İktidar demek Cumhurbaşkanı demek, Binali Bey’i, diğer bakanları, parti ve hükümet sözcülerini hedef alacak hali yok muhalefetin.
Erdoğan=AKP olduğuna göre, “Erdoğan’ı devirmeye çalışmak, iktidarın el değiştirmesi” demek oluyor..

Muhalefet, başarabilirsiniz!

Başta sormuştum: Ey Millet İttifakı, tamam protokolü açıkladınız, Meclis’e gireceksiniz.. Hepsi bu mu?!
İktidar olmak mı niyetiniz yoksa Meclis’e milletvekili sokmak mı? Biliyorsunuz, iktidar olmak, Cumhurbaşkanlığı’nı almaktan geçiyor! Meclis’te güçlü olmak, Cumhurbaşkanlığı’nı da iyi denetlemek anlamına geliyor. Tabii Yasama Meclisisiniz aynı zamanda!
Bu ittifak Cumhurbaşkanlığı’nı da alabilir ve iktidar olabilir..
Yoksa, “Bunu beceremeyiz, Erdoğan yeniden seçilir, biz şimdilik Meclis’le yetinelim” görüşünde misiniz?
Muharrem İnce’ye sormuyorum şüphesiz!

AKP + MHP = Yüzde 45

İkinci tura kalırsa seçimler, ki önemli bir olasılık bu, iktidar olabilirsiniz! Bir özel yabancı şirketin yaptırdığı ciddi bir araştırmanın sonuçları, AKP-MHP’yi yüzde 45 olarak görüyor! Böyle gerçekleşirse ilk tur, ikinci tur iktidar kapılarını açabilir.
İkinci turda, şüphesiz ki ittifak yeniden kurulacak.
En çok oyu alan Başkanlığa ve ittifakın unsurları da başkan yardımcılıklarına...
Hükümete, programa, yapılacaklara hepsine hazır olmalı muhalefet.
İktidar olma heyecanı duyarsanız, bunu seçmenlerinize iletebilirseniz, umut ederseniz, gerçekleştirebilirsiniz..
Şüphesiz HDP’li seçmenlerin de oyun alanında olmasıyla..
Türkiye’nin demokratikleşmesinden en çok yararlanacak olan şüphesiz ki HDP olacak..

Cumhuriyet 94 yaşında

Cumhuriyet yeni bir yıl daha kattı varlığına! Ben de Kıbrıs’tan Cumhuriyet’e, tarihine, kurucularına, anlı şanlı okurlarına selam gönderiyorum: Şerefe, daha nice yıllara!

***

Not: Uçakta hoş bir hikâye dinledim. Yıl 1990’lar Özal zamanı. Bir girişimci grup, bira ithal etmek istemiş ve araya çok sayıda kişiyi sokarak günler sonra Tekel Genel Müdürü’nden randevu alabilmişler. Koltukta oturan Mehmet Akbay.. Girişimciler dertlerini anlatmışlar, ithal edebilirler, Tekel’in izniyle.
Akbay’ın yanıtı: “Bana bakın, bu ülkenin dövizlerini size çarçur ettirmem, bira üretiyoruz, ihtiyacı karşılıyoruz, gidin başka hayırlı işler yapın.”
Hey gidi günler, hey gidi devlet adamları!

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları