Bahçeli, Türk cumhuriyetlerini terk mi etti?
Orhan Bursalı; Acaba iktidarın baş destekçisi olarak kendinize hiç sordunuz mu veya çevrenizdeki yakın arkadaşlarınız sordu mu: Bunca yıllık çabaya rağmen, Türkiye Cumhuriyeti neden dünyada tek bir ülkeyi bile KKTC’yi tanımaya ikna edemedi?
Devlet Bahçeli, çok önem verdiği konularda bile iktidarın nasıl başarısız olduğunu görüyor. Ama susuyor. Ne oldu Bahçeli’ye?
Recep Tayyip Erdoğan’ın tek adamlık yönetimini ve başkanlık sistemini desteklemek uğruna ülkenin neler kaybettiğini görmüyor mu?
En başta Türk cumhuriyetlerin Türkiye’nin elinin altından kayması geliyor.
Oysa Türkiye on yıllardır Türk cumhuriyetlerle sıkı bağlar kurmak için çalışmış ve yıllar içinde bir Türk Devletleri Topluluğu ortaya çıkmıştı. Yapılan anlaşma ve görüşmeleri burada bir bir saymanın yeri değil. Çetelesi Bahçeli’de vardır. Daha yakın zamana kadar alınan mesafeleri de biliyordur.
Ancak geçen yılın son aylarında Türk cumhuriyetlerde gelişen yeni bir siyasi akım, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni “satmak” ile sonuçlandı.
Türk cumhuriyetler Avrupa Birliği’ne “kaptırıldı”.
Bunlar diplomatik ifadeler tabii ki değil ama sokaktaki adamlar bunu reel olarak böyle görüyor.
Şüphesiz Türk cumhuriyetler birer bağımsız devlettir ve kendi özgür iradeleriyle karar veriyorlar.
Ama bu kararlar durup dururken ortaya çıkmıyor.
Kararları etkileyen faktörler var.
Gördüğümüz kadar ana faktör Avrupa Birliği’nden alınacak 12 milyar dolarlık yatırımlar.
Bu para uğruna onlara dayatılan ilk siyasi karar, Kıbrıs Rum Cumhuriyeti’nin tanımaları oldu.
İKİ ETKEN
Burada iki etken söz konusu.
Birincisi Türkiye’nin onlara ne mali bakımdan ne de siyasi olarak bir gelecek perspektifi verecek durumda olmamaları.
Çünkü desteklediğiniz rejim ülkeyi ekonomik olarak çökertmiş ve kendi halkının refahını dışarıdan gelecek, akacak dolarlara ve yatırımlara bağlamıştır.
Kendi ülkesi için boş laf ve nurlu ufuklar palavralarından başka bir gelecek perspektifi olmayan bunu kuramayan, 2071 kahramanlık avuntuları ile halkı uyutan bir yönetim, Türk cumhuriyetlerle ne gibi ortak bir gelecek vaat edebilir ve birlikte yürüyebilirdi?
Sizlerin de bu çöküşte ve Türk kökenli diğer ülkelerle bir gelecek inşa edilememesindeki ortaklığınız apaçık ortadadır.
KUZEY KIBRIS’I NEDEN TANISINLAR?
İkincisi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’dir. Kumarhanelerle ve mafya oluşumlarıyla anılan ve iktidar çevresine büyük paraların aktarılması iddialarıyla sarsılan bir Türk kesiminden bahsediyoruz.
Türkiye, KKTC’yi gerçekten ayakları üzerinde duran, yatırımlarla desteklenen ve belki de Türkiye’den daha iyi bir ekonomik duruma gelme potansiyeli taşıyan bir ülkeye dönüştürmedi ve dönüştürmek istemedi.
Hep kendine bağımlı bir yapıyı mali, siyasi ve askeri bağlarla ayakta tutmaya çalıştı.
BAHÇELİ’YE SORULAR
Acaba iktidarın baş destekçisi olarak kendinize hiç sordunuz mu veya çevrenizdeki yakın arkadaşlarınız sordu mu: Bunca yıllık çabaya rağmen, Türkiye Cumhuriyeti neden dünyada tek bir ülkeyi bile KKTC’yi tanımaya ikna edemedi?
KKTC’ye düşmez miydi bu görev esas olarak? Onlar da niye başaramadı?
Sakın dünyanın gözünde KKTC, salt Türkiye’nin bir uydu bölgesi/devleti olarak görülüyor olmasın?
Peki sizin bu durumda, gerçekçi bir tavrınızın politikanızın olmamasının da önemli bir rolü yok mu?
Türk cumhuriyetler de Kıbrıs’ın bu durumunu görerek, umutsuzluk içinde kendi geleceklerine bakmayı seçmiş olamazlar mı?
Neyse, elimizde Türkiye’nin de bağımsızlığını korumaktan başka bir şey kalmadı gibi...
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları