loading
close
SON DAKİKALAR

Partice seçilmektense ‘mutlak butlan’a bel bağlamanın acizliği

Orhan Bursalı
Tarih: 29.06.2025
Kaynak: Orhan Bursalı - Cumhuriyet

Orhan Bursalı: Artık parti içinde delegelerin seçmediği 12 milletvekilinin ortak açıklamaları da... İşte hepsi o kadarmış.

Yarın mahkeme CHP’nin 38. kurultayı konusunda karar verecek. Belki de son kararını vermeyecek ve ileri tarihe atacak. Bilmiyoruz. Dava siyasi karakterli, eğer hukuki bir dava olsa mahkeme; iddialar kurultayın iradesini yok sayacak önemde değildir, bunlara kanıt bulunamamıştır, der ve davayı düşürür. 

İktidarı tatmin etmek için de şunu ekler: Evet bir iki iddia ciddiye alınabilir ama bunlar büyük delege çoğunluğunun Özgür Özel’i seçmesi (812’ye 536 oy) karşısında, seçim sonucunu değiştirebilecek bir sonuç üretmeyeceği için, 38. kurultay sonuçları hâkim denetiminde yapıldığı ve oylar sayıldığı için yasaldır. Ayrıca yasallığını Yüksek Seçim Kurulu da tasdik etmiş ve Özel’e mazbatasını vermiştir. 

Tıpkı Yüksek Seçim Kurulu’nun, genel seçimlerde, kaçırılan sandıklardan pek çok oyun dışarıda bulunması iddialarını, “Seçim sonucunu etkileyecek oranda, miktarda önemde değil” diyerek reddetmesi gibidir. 

Kılıçdaroğlu da kurultay sonuçlarından sonra yaptığı açıklamada, “Sırtımızdan hançerlendik, sonuçta seçim bitti, kazanamadık... Ben de bir sonraki kurultayda sizlerin arasında oturup seçilen yeni genel başkanımı alkışlayacağım dedi. 

AMA ALKIŞLAMADI…

Çok önemli, kazanılsaydı ülkenin, insanların hayatlarını büyük ölçüde olumlu değiştirecek bir genel seçimi kaybetti Kılıçdaroğlu. O süreçte belki de kesinlikle seçilebilecek iki aday, özellikle Mansur Yavaş vardı. Anketlerde Kemal Bey’den çok daha iyi görünüyorlardı. 

Seçim öncesi yazılarıma bakıyorum aday belirlenmesinde kesin bir taraf tutmadım. Bu benim değil, altılı masanın veya CHP’nin işiydi. Ama eğer tutsaydım bu kez aday belirleme kaosuna dahil olurdum ve bu konudaki kargaşaya ve iktidarın saldırılarına hizmet ederdim. Süreci Kemal Bey’in kendi adaylığında ısrarı belirledi. 

YAPMADIĞI ŞEY, ÇEKİLMEK

Seçim sonuçları, muhalefetin kaybetmesiyle sonuçlanınca, Kemal Bey’in yapması gereken, kaybetmedeki başrolü itibarıyla, CHP liderliğinden çekilmekti. 

Bunu yapmadı, yapacak anlayışı sezgiyi gösteremedi. Kasımdaki 38. kongreye bıraktı her şeyi. Kongre şüphesiz değişime sahne olacaktı, hem de köklü. İmamoğlu ve Özgür Özel damgasını vurdu kongreye. 

Kemal Bey yine gizli adaydı ama kendisi değil, destekçilerinin imzası ile adaylığını ilan etti. 

En büyük yanlış bu. 13 yıl başkanlık yapmışsın, son seçimi kazanmak için kurduğun ittifaklara rağmen, kendi adaylığından vazgeçmediğin için büyük bir olasılıkla, seçimi kaybetmişsin. Orada aslında başkanlığını da noktalamışsın. 

Gönlünde koltuğu bırakmak bir türlü geçememiş. Destekçileriniz, “O giderse biz de kaybederiz” endişesiyle size sarılmış. Sokak tabiriyle “gaza gelip” yükselen dalgayı görmek istememiş ve kaybedeceğin seçime girmişsin. 

MAHKEMEDEN MEDET UMMAK

Sonra adamlarınız kurultayı mahkeme kanalıyla kazanmak için kurultayda delege satın alma iddialarını gündeme taşıyarak, kurultayın iptali veya mahkeme kanalıyla başkanlığın geri kazanılması için mahkemeye başvurmuşlar. 

CHP tarihinde böyle bir başkanlık kazanılmış mıydı, bir siyaset lideri böyle bir yolun açılmasına izin verebilir miydi, bu yolla kazanılmış bir başkanlığı CHP tarihi ve seçmeni kabul edebilir miydi, bu kendisinin varolan itibarını da yerle bir etmez miydi, delege iradesi, CHP seçmeni gasp edilmiş iradesini size satabilir miydi? İktidarın karıştırıcı oyunlarıyla seçilmemiş olduğunuz koltukta kalabilir misiniz? 

Üstelik, sizden sonra, CHP, tüm hukuksuzluklara ve siyasi operasyonlara karşı aylarca süren bir bayrak açmışken, çok geniş birçoğunluğun gönlünü desteğiniz kazanmışken, CHP’yi birinci parti yapmışken... 

‘YAŞASIN KILIÇDAROĞLU GELİYOR’

Erdoğan yeniden CHP’nin başına geçmenize sevinçle el çırpıyor. Öyle bir heveslendiler ki artık veda etme zamanının geldiğini gördükleri bir seçim sürecini yeniden geri kazanabilecekleri umudunu yaşamaya başladılar. 

Kemal Bey, benim gördüğüm, Ekrem İmamoğlu’nu bu millet yedirmeyecek mahkeme oyunlarına! Umudu ayaklanmış seçmen de CHP’yi! 

Artık parti içinde delegelerin seçmediği 12 milletvekilinin ortak açıklamaları da... İşte hepsi o kadarmış. Orada imzalarını gördüğüm bazı milletvekillerinin çabalarının boş ve etkisiz olacağını görmemelerini de... 

Belki onlar bir vefa duygusu olarak bir veda mesajı yayımlamak istemişlerdir. Onurunuza karşı sosyal medyada siyaset dışı saldırılara karşı sizi korumak için. 

Fakat hiç unutmayın, saldırılara karşı çıkmak, sadece sizin alacağınız kararla mümkün olacak. 

Vakit henüz geç değil!

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları