loading
close
SON DAKİKALAR

'Hukukun Saray’ın emrine bağlanması ile güçler ayrılığı sona erecek'

'Hukukun Saray’ın emrine bağlanması ile güçler ayrılığı sona erecek'
Tarih: 13.12.2016 - 11:50
Kategori: Gündem

Prof. Dr. Erdoğan Teziç ve Prof. Dr. Sibel İnceoğlu, anayasa değişikliği teklifinin yasalaşması halinde kuvvetler ayrılığının son bulacağına dikkat çekiyor. Teziç’e göre teklif 21 maddeden oluşsa da bine yakın kanunun değişmesi gerekiyor.

AKP ve MHP’nin Cumartesi günü Meclis Başkanlığı’na sunduğu, 21 maddeden oluşan ve başkanlık sistemini içeren Anayasa değişikliği teklifini değerlendiren uzmanlar, değişikliğin karmaşaya neden olacağını ve kuvvetler ayrılığının sona ereceğine dikkat çekiyor.

‘Bine yakın kanun değişmeli’

BirGün'den Hüseyin Şimşek'in haberine göre; Meclise sunulan 21 maddelik Anayasa değişikliği ile yeni sisteme geçmenin mümkün olmadığının altını çizen Yükseköğretim Kurulu (YÖK) eski Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, teklifin kabul edilmesi durumunda bine yakın kanunun bu sisteme uydurulması için değiştirilmesi gerektiğini söyledi.

Her kanun değişikliğinin tek tek oylanması gerektiğini ve yeni sisteme geçilmesi öngörülen 2019 yılına kadar bu değişikliklerin yetişemeyebileceğini ifade eden Prof. Dr. Teziç, “Teknik olarak bu durum son derece zor gözüküyor. Kısa sürede tüm kanunları değiştirmek ancak daha önceden hazırlıkların tamamlanması ile mümkündür. Bunun da olasılığı çok düşük. Değişiklikler yetişmez ise karmaşa başlar” dedi.

Kanunlarda yapılması gereken revizyonlarla birlikte Anayasa değişikliği teklifinde hukukun Saray’a bağlı hale gelecek olmasına da tepki gösteren Prof. Dr. Teziç, “Hukukun Saray’ın emrine bağlanması ile güçler ayrılığı resmen sona erecektir. Kuvvetler birleştirildiği zaman hukuk devleti de ortadan kalkar” diye konuştu.

“Yasama zayıfladı yürütme güçlendi”

AKP ve MHP’nin başkanlık sistemine yönelik teklifinin yasamayı zayıflatan, yürütmeyi ise güçlendiren bir sistem olduğunu ifade eden Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Sibel İnceoğlu da, “Yasamanın denetim araçlarından Meclis soruşturması, son derece zor işleyiş kurallarına tabi olacak” dedi.

Sadece başkanın değil, bakanların da görevleri nedeniyle yargılanabilmelerinin zorlaştığına dikkat çeken Prof. Dr. İnceoğlu, “ABD Başkanlık sisteminde görülen üst derece kamu görevlilerinin atamalarında Meclis’ten nitelikli çoğunlukla onay alma şartı da teklifte bulunmuyor. Atamalar tamamen Başkan’ın iradesine bırakılmış. Üst düzey kamu görevlilerinin düzenli Meclis komisyonları aracılığıyla sürekli denetlenmelerine ilişkin herhangi bir düzenleme de teklifte yer almıyor” ifadelerini kullandı.

“Yargıç ve savcıların siyasileşmesi kaçınılmaz”

Yargının tamamen yürütmenin etkisi altına alındığını ifade eden Prof. Dr. İnceoğlu, Anayasa değişikliği teklifine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

“Teklifteki adıyla ‘Hakimler ve Savcılar Kurulu’ üyelerinin yarıya yakını ‘başkan’ tarafından herhangi bir karşı denge olmaksızın belirlenecek. Adalet Bakanı hala HSYK’nin başında. Geri kalan üyelerin belirlenmesinde ise her ne kadar Meclis belirleyici gibi görünse de, hükümet etkili olacak. Oysa ABD’de Başkanın Federal Yüksek Mahkeme yargıçları atayabilmesi için Kongre’nin üçte ikisinin onayını alması gerekmekte. Yargıyla ilgili uluslararası belgelerde, yargı bağımsızlığının korunabilmesi için, yargı üst kurul üyelerinin çoğunluğunun yine yargıçlar tarafından seçilmesi ilkesi benimsenmekte. Kendi üst kurullarının belirlenmesinde yargı üyelerinin hiç söz sahibi olamaması yerinde olmamış. Teklifteki modelde, yargıç veya savcıların HSK’ye seçilebilmek için Cumhurbaşkanı ve TBMM nezdinde kulis yaparak siyasileşmeleri kaçınılmaz görünüyor.”


ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları