Toplumsal çıldırmışlık hâlimizin fotoğrafları...

 

Gördüğünüz fotoğrafları 2 Ağustos Perşembe günü saat 17.00’de Sabiha Gökçen Havaalanı’nın “ikinci güvenlik kontrolü kapısı”nda çektim.

Havaalanlarını bilirsiniz; önce birinci güvenlik kapısından geçersiniz; bilet işlemlerini yapar, bavullarınızı verirsiniz...

Yanınızda sadece “kabine” koyacağınız küçük çantalar kalır...

O çantalarla birlikte ikinci güvenlik kapısından geçersiniz ve uçağınızın kalkacağı kapıya yönelirsiniz...

***


Böyle detaylı anlatmamın nedenini anlamış olmalısınız:

Fotoğrafta gördüğünüz koca döner bıçağı, yine kasapların bağırsak çekmek için kullandığı kancalı bıçak, sustalı çakı, ustura, gerçeğe çok yakın oyuncak tabanca, gerçek tabanca mermileri ve çok sayıda irili-ufaklı çakı, makas, tornavida ve hatta mala; birinci kontrolden geçmiş!

Cebimizde unuttuğumuz bir madeni para için bizi defalarca metal dedektöründen geçiren güvenlikçi arkadaşlar, bu öldürücü aletlerin yolcu salonuna sokulmasında hiçbir sakınca görmemiş...

Bunları taşıyanlar, ikinci güvenlik kontrolünde yakayı ele vermişler!

Allah’tan yakalanmışlar...

Düşünsenize; yanında o koca bıçağı taşıyan adam uçakta bir sinir krizi geçirse, yüzlerce yolcunun ve mürettebatın hayatı tehlikede...

Peki; aletleri ele geçiren güvenlikçi arkadaşlar, bu akıl almaz işe kalkışan yolcular hakkında nasıl bir uygulamaya gitmiş?

Kendilerine sordum. Aldığım yanıt, “Malzemelere el koyup, yolcuları uçaklarına gönderdik” oldu!

***


Fotoğraflara iyi bakın:

Çünkü bu fotoğraflar, toplumsal delirmişlik hâlimizin en önemli kanıtıdır!

Hangi sağlıklı beyin, yanında yarım metrelik bir döner bıçağıyla, oyuncak da olsa tabancayla, sustalı çakıyla, bağırsak çekme aletiyle ve usturayla uçağa binmeye kalkışır?

Ve hangi sağlıklı beyin, bu olası suç aletlerine el koyup, o yolcuları serbest bırakır?

Bu aletleri taşıyanların amacı uçakta bir eylem yapmaksa, durum zaten vahim...

Yok, cahilliklerinden bunlarla uçağa binmeye kalkışmışlarsa o zaman ortada inanılmaz bir “akıl sağlığı” sorunu var demektir...

***


Yine bu aletleri yakalayan güvenlikçi arkadaşlar söyledi, fotoğraflarda gördüğünüz o plastik kaplar günde en az 10 kez dolup boşalıyormuş...

Lütfen başınızı iki elinizin arasına alıp düşünün:

Kimlerle yolculuk yapıyoruz?

Bu ülkede kimlerle yaşıyoruz?

Hayatlarımız nasıl incecik pamuk ipliklerine bağlı?

***

Ve bir soru daha:

Sıradan vatandaşların böylesine “çıldırdığı” bir ülkede; bir milletvekillinin dağ başında yolu kesilerek kaçırılmasına neden şaşırıyoruz?

*****

Günün sorusu

PKK tarafından kaçırılan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün serbest bırakıldı... Yaptığı basın açıklamasında teröristlerden “kardeşlerim, canlarım“, milletvekili olduğu Tunceli’den ise tam 7 kez Dersim diye söz etti...

Başta Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere bu vekilin “kardeşlerinin“ elinden kurtarılması için iki gündür mücadele eden tüm CHP’li vekillere soruyorum:

Aylar önce aynı terör örgütü tarafından kaçırılan ve tutsak edilen askerlerimiz ve sivil yöneticilerimiz için neden aynı tepkinin onda birini göstermediniz?

Bir soru da Hüseyin Aygün‘e:

“Kardeşlerine, canlarına”, Mehmetçiklerimizi de serbest bırakmaları için ricada bulundun mu; yoksa aklına bile gelmedi mi?

*****


Meclis’in toplanması meselesi!

CHP Meclis’in toplanmasını istedi ama AKP ve MHP bu öneriye karşı çıktı...

Ana muhalefet partisinden bir milletvekilinin kaçırıldığı bir dönemde bile Meclis’in toplanmasını engelleyenler, bakın bugüne kadar hangi gerekçelerle Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırmış?

Çetin Ünsalan bunları derlemiş; bize de paylaşmak düşer:

- MİT Müsteşarı savcı tarafından çağırılınca Meclis olağanüstü toplanmış...

- Mesleki Yeterlilik Kurumu’na özel kanun çıkarmak için Meclis olağanüstü toplanmış...

- Avanta kokan 2-B için Meclis olağanüstü toplanmış...

- Özelleştirme ihaleleri konusunda yargının devre dışı bırakılması için Meclis olağanüstü toplanmış...

- Türk Ticaret Kanunu’nun bazı maddelerini değiştirmek için Meclis olağanüstü toplanmış...

- Kaçak yapılara altyapı hizmeti götürenlere verilecek cezaların azaltılması için Meclis olağanüstü toplanmış...

- RTÜK üyelerini seçmek için Meclis olağanüstü toplanmış...

- AB ilerleme raporu öncesinde dört yasayı görüşmek üzere Meclis olağanüstü toplanmış...

***


Peki, Meclis ne zaman toplanmaz?

Yanıt belli:

Başbakan istemediği sürece...

Ne diyelim; yaşasın milli irade!