loading
close
SON DAKİKALAR

Libya'nın geleceği İstanbul'da tartışılıyor

Libya'nın geleceği İstanbul'da tartışılıyor
Tarih: 13.02.2012 - 11:02
Kategori: Gündem

Uluslararası toplum, Kaddafi dönemi sonrası hazırlıklara hız verdi. Davutoğlu, Libya Temas Grubu'nun toplantısında BM’ye, Libya’ya ait dondurulmuş hesapların serbest bırakılması için harekete geçme çağrısında bulundu

Libya’da çatışmalar sona ermedi ama yeni bir dönem için hazırlıklar başladı. Muhaliflerin Trablus’un çoğunluğunu eline geçirmesi ve muhalif liderlerin Bingazi’den başkente taşınmaya hazırlanması rejimin sonunun yaklaştığı şeklinde değerlendiriliyor. Bu nedenle Kaddafi sonrası dönem için uluslararası arenada hazırlıklar tüm hızıyla sürüyor.
 
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy çarşamba günü, muhalif  Ulusal Geçiş Konseyi’nin Yürütme Kurulu Başkanı Mahmud Cibril’i Elysee Sarayı’nda kabul etti ve 1 Eylül’de Paris’te Libya’nın yeniden imarı için büyük bir uluslararası konferans düzenleneceğini açıkladı. Libya Temas Grubu da bugün İstanbul’da toplandı. Toplantının ana gündem maddelerinden biri, Kaddafi rejiminin yurtdışında dondurulan hesaplarının Libya’nın yeniden imarı için serbest bırakılması konusu olacak. Bu miktarın yaklaşık 35 milyar euroyu bulduğu tahmin ediliyor. Kaddafi’nin yalnızca Almanya’da dondurulmuş yaklaşık 7 milyar eurosu var. Ancak bu paraların serbest bırakılabilmesi için BM Güvenlik Konseyi’nin yeni bir karar çıkartması gerekiyor.
 
"NATO operasyonları devam etmeli"
 
Toplantının açılış konuşmasını yapan Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ''Libya Ulusal Geçiş Konseyi'nin Trablus'taki Kaddafi kuvvetlerine karşı kazandığı askerî zafer, Libya halkına umdukları, bekledikleri ve mücadele ettikleri özgürlük, adalet, onur ve demokrasiyi getirmiştir'' dedi.
 
Siyasi direktörler düzeyinde İstanbul’da gerçekleştirilen toplantıda konuşan Davutoğlu, “yeni Libya’nın, milletler topluluğunun eşit ve saygın bir üyesi olmayı hak ettiğini söyledi ve ekledi: “New York'ta Birleşmiş Milletler merkezinde bayrağının dalgalanması gerekir. Umuyoruz ki bu Eylül ayındaki genel kurul toplantısında gerçekleşecektir.'' Davutoğlu, Libya’daki NATO operasyonlarının ise Libya’nın güvenliği tamamen sağlanıncaya kadar devam etmesi gerektiğini kaydetti.
 
Davutoğlu, BM’ye, Libya’nın dondurulmuş hesaplarının bir an önce serbest bırakılması için harekete geçme çağrısında bulundu. Türkiye'nin bugüne kadar Ulusal Geçiş Konseyi'ne 200 milyon dolarlık kredi verdiğini belirten Davutoğlu, bunun 100 milyon dolarının nakit olarak geçen ay ödendiğini söyledi. İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini ise Roma’da yaptığı açıklamada, gelecek hafta Ulusal Geçiş Konseyi’ne 350 milyon euro yardım yapacaklarını söyledi.
 
Yeni dönem Türkiye için fırsat   


Başkent Trablus’ta kontrolü ele geçiren Ulusal Geçiş Konseyi, sekiz ay sonra ülkede genel seçimlere gidileceğini açıkladı. Uluslararası topluluk ise ülkenin yeniden imarı ve demokratik kurumların oluşturulacağı bir sistemin inşası için zemin hazırlamaya çalışıyor. Bu amaç doğrultusunda İstanbul'da bir araya gelen Libya Temas Grubu'nun toplantısı, Temas Grubu'nun önümüzdeki hafta Paris'te düzenlenmesi planlanan toplantısına hazırlık niteliği taşıyor.
 
İstanbul Yeditepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Profesör Dr. Mesut Hakkı Caşın, Türkiye’nin konumunu şöyle açıklıyor: "Bana göre Türkiye dört sektörde mücadeleye girişecek: Bunlardan bir tanesi tekrar inşaat sektörü olacak. Çünkü Libya çok zarar gördü. Öne geçecek olan ikinci sektör savunma sanayii. Burada Türk Deniz Kuvvetleri ya da Türk Gemi İnşa Sanayii'nin de girebileceğini düşünüyorum. Üçüncü olarak finans sektörünü, bankacılık sistemini Türkiye kurabilir. Ve devletin idari mekanizmasının kurulmasında görev alabilir."
 
"Libya zengin"
 
Diğer yandan Libya’nın zengin petrol ve doğalgaz kaynaklarının paylaşımı da hassas bir konu. Ülkede sayısız aşiret arasında güç kavgası yaşanması yaygın endişelerden biri. Alman Ortadoğu uzmanı Hardy Ostry ise aşiretlerin bu muazzam pastadan pay almak için çatışmadan ziyade öncelikle uzlaşma yoluna başvuracakları görüşünde.
 
Ostry, Batılı ülkeler açısından da büyük önem taşıyan hammadde rezervlerinin sürece yarar mı zarar mı getireceği sorusunu şöyle yanıtlıyor: "Libyalılar kendileri bu kaynakların dağılımını nasıl tanımlayacak, ve tüm ülke yararına kullanılması sağlanabilecek mi, önemli olan bu... Bu zenginlik nedeniyle Libya'yı klasik bir kalkınmakta olan ülke diye tanımlayamıyorsunuz. Buna ek olarak Libyalılar çok kararlılar ve tarihlerinden dolayı gururlar. Bu da işbirliği ve eşit hizada müzakere açısından iyi bir koşul. Yani Avrupa ve Batı'nın Libya'da çok açık tanımlanmış, petrolü, doğalgazı da aşan çıkarları var. Jeostratejik çıkarlar, Akdeniz bölgesinin istikrarı sözkonusu. Diğer yandan Batı ve Avrupa'dan altyapı, danışmanlık gibi konularda yardım almak Libya'nın da çıkarına. Sonuçta uzun vadede bunun iki tarafın da kazandığı bir durum olacağına inanıyorum.”
 
DEUTSCHE WELLE

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları