loading
close
SON DAKİKALAR

Mayıs'ta en az 69 işçi öldü

Mayıs'ta en az 69 işçi öldü
Tarih: 04.06.2012 - 14:02
Kategori: Sendika

Mayıs ayında en az 69 işçi hayatını kaybederken, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'ne göre en güvenli ulaşım yolu olan demiryollarında da artık iş cinayetleri görülmeye başlandı.

Pazar günü(3 Haziran) ‘’Haydarpaşa Dayanışması’’ etkinliklerinin 18’incisi gerçekleştirildi.



Oturma eylemi ile başlayan etkinlik Haydarpaşa Gar’ının kapanmaması için konuşmalarla devam etti. Etkinliğe katılan grup şarkı ve şiirlerle Nazım Hikmet’i de andı.



Ardından İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi tarafından hazırlanan ve demiryollarında yaşanan iş ölümlerine dikkat çekilen “Mayıs Ayı İş Cinayetleri Rapor’u okundu.



Birleşik Taşımacılık Sendikası 1 no’lu Eğitim ve Örgütlenme Sekreteri Mithat Ercan tarafından okunan raporda, mayıs ayında en az 69 işçinin hayatını kaybettiği bildirildi.



Görsel, işitsel ve dijital basından ve emek örgütlerinden gelen bilgiler ışığında tespit edilen rapora göre; Ölümler en çok inşaat, enerji ve mevsimlik tarım sektöründe yaşanırken,  mayıs ayında sadece bina ve yol inşaatlarında 15’i yüksekten düşme sebebiyle toplam 22 işçi hayatını kaybetti.



Enerji sektöründe ise 11 işçi iş kurbanı olduğu açıklanan raporda  kürt köylerinin oluşturduğu mevsimlik tarım işçilerinden 6 kişi hayatını kaybetti.


İş cinayetlerinin en çok yaşandığı iller, İstanbul ve İzmir. Diyarbakır ve İstanbul’da 8’er işçi, İzmir’de 7 işçi, Giresun’da 4 işçi, Adana, Gaziantep, Kayseri, Mersin ve Sivas’ta ise 3’er işçi hatlarını kaybetti.



Dereli’de yapımı süren ‘’Suta’’ isimli HES inşaatında kalıp dökme işlemi yapılırken kalıpların patlaması sonucu 4 işçi olay yerinde hayatını kaybederken, ölen işçilerden Eren Erdem 16 yaşında ve sigortasız çalıştığı bildirildi.


 
Diyarbakır Akbaş Köyü İlköğretim Okulu’nda eğitim veren 4 öğretmen okul çıkışı eve dönüş yolunda geçirdikleri kaza sonucunda hayatlarını kaybetti.



Set emekçilerinin güvencesizliğinin somut göstergesinin 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda hayatını kaybeden 26 yaşındaki Selin Erdem olduğunu belirten Ercan, iş cinayetlerinin demiryolu işçilerini de etkilediğini, il beş ayda 20’nin üzerinde demiryolcunun tren kazalarda yaralandığını,  dört demiryolcunun ise iş cinayetleri sonucu öldüğünü söyledi. 




2 Ocak'ta Kahramanmaraş'ta Aziz Şensoy, 15 Ocak'ta Ankara'da Erkan Çimen ve 24 Ocak'ta Sivas'ta Âdem Doğan hayatlarını kaybetmişti.



9 Mayıs gecesi saat 23.00 sularında ise buraj çalışması yapan İbrahim Tozluk, Eskişehir- Hasanbey mevkiinde konvansiyonel tren hattı ile hızlı tren hattı arasında yaralı bulunarak hastaneye kaldırılmış ancak yolda yaşamını yitirmiştir. Tozluk, hızlı tren hattı bakım şirketi taşeron çalışanıydı.


Ülkemizi kan gölüne çeviren iş cinayetleri konusunda demiryollarında da benzer bir süreç yaşanmaktadır. Tren kazaları ve iş cinayetleri dünyanın en güvenli ulaşım ağı olan demiryollarında da kader olarak görülmeye başlandı diyen Ercan, ölümlerin ve kazaların çetelesinin tutulmaz olduğunu, var olan demiryolu ve demiryolcu güvenliği ortadan kaldırıldığını, karayollarında meydana gelen trafik kazaları gibi kanıksanan tren kazalarının arttığını vurgladı.



Ercan yaptığı açıklamada konuşmasına şöyle devam etti:


Nitekim devlet ve sermaye de yıllardır söylediğimiz bu gerçekleri kabul etti. Bizzat Avrupa sermayesinin finansmanı ile hazırlanan "Türkiye'de Demiryollarının Reformuna Yönelik Teknik Yardım" kapsamında hazırlanan "Boşluk Raporu" taslağındaki değerlendirme şöyledir: "Mevcut iş uygulamalarının genel olarak modern bir demiryolunda bulunması gereken emniyet standartlarını karşılamadığını ve TCDD konvansiyonel demiryolu sistemindeki mevcut duruma ilişkin olarak yapılan analizde, teknik emniyet sistemlerinin şebekenin büyük bir bölümünde mevcut olmadığı tespit edilmiştir." Bu tespit aynı zamanda bugüne değin yaşanan tren kazaları ve iş cinayetlerinin sorumlusunu da ortaya koymaktadır. Demiryolu yönetiminin de aynı zamanda itirafıdır.


Son yaşanan iş cinayetlerinin demiryollarında güvencesiz olarak hizmet eden çalışanlarda yoğunlaşması da demiryolu kanunuyla "demiryolcusuz demiryolu"
öngörenlerin ve bunu uygulamaya koyanların sorumluluğunu ortaya koyduğu gibi yakın gelecekte yaşanacaklar hakkında da ipuçları vermektedir.


Sorumlular başta AKP iktidarı olmak üzere ve 10 yıldır demiryollarını yöneten ama yaşanan bunca ölüme rağmen gerekli önlemleri almak yerine yeniden yapılanma uygulamaları ile kazalara ve ölümlere davetiye çıkaran demiryolu yönetimidir. Zaman aşımı onları ceza almaktan kurtarabilir. Ama kamuoyu vicdanında mahkûm olmaktan hiçbir zaman kurtulmayacaklardır.
Demiryollarında örgütlü olup bu ölümler karşısında sesini çıkarmayan her kurum da en az demiryolu yönetimi kadar sorumludur.


Sonuç olarak başta AKP iktidarı olmak üzere Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD yönetimine bu cinayetlerin durması için "demiryollarındaki, az adamla çok iş, yeniden yapılandırma adı altına tasfiye ve taşeronlaştırma uygulamalarına" son vermeye çağırıyoruz.



Vişne Haber Ajansı

 

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları