loading
close
SON DAKİKALAR

Müsavat Dervişoğlu: Kim ki bu işin peşine düşüyor, o eşittir Abdullah Öcalan’dır!

Müsavat Dervişoğlu: Kim ki bu işin peşine düşüyor, o eşittir Abdullah Öcalan’dır!
Tarih: 08.11.2025 - 01:03
Kategori: Siyaset

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, İvrindi Belediyesi’ni ziyaret ederek Belediye Başkanı Önder Lapanta ile bir araya geldi.

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Terörsüz Türkiye adıyla yürütülen süreç kapsamında kurulan komisyonun İmralı’ya giderek terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile görüşme ihtimaline tepki gösterdi. “Abdullah Öcalan denilen cani ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin eşitlenmesine asla rıza göstermeyeceğiz” diyen Dervişoğlu, “Ama eşitlenmek istiyorlarsa, bu sürecin mimarları var. Onlar kendilerini Abdullah Öcalan'la eşitleyebilirler. Kimleri kastettiğimi anlamışsınızdır. Kim ki bu işin peşine düşüyor, o eşittir Abdullah Öcalan’dır” dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, İvrindi Belediyesi’ni ziyaret ederek Belediye Başkanı Önder Lapanta ile bir araya geldi. Aşılması gerek tüm problemlerle ilgili Lapanta’nın yanında olacaklarının altını çizen Dervişoğlu, “Ne büyük zorluklarla karşı karşıya olduğunu yakından biliyoruz. Ayrıca bu iktidarın kendisinden olmayan belediyelere nasıl bir muameleye tabi tuttuğuna da şahit oluyoruz. Ama her türlü zorluğa rağmen İvrindi de sorunların üstesinden gelebilmek adına müşterek tavır sergilemeye devam edeceğiz” dedi.

Dervişoğlu, açıklamaları ardından gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı.

Belediyelere operasyon: “Bu iş çok seviyesiz bir boyuta evriliyor”

Belediyelere yönelik operasyonlar hatırlatılan Dervişoğlu, “Belediyelerle, kayyumlarla, operasyonlarla alakalı defaten görüşlerimizi açıkladık ama bu iş çok seviyesiz bir boyuta doğru evriliyor. Sadece belediyelere yönelik değil artık belediyelerde sorumluluk üstlenmiş insanların ailelerine yönelik de birtakım olumsuz müdahaleler söz konusu. Bunların tamamını kınıyoruz. Hem şahsen kınıyorum hem de İYİ Parti olarak üzerimize düşen sorumluluğu icabını yerine getiriyor ve söylenmesi gerekenleri söylüyoruz. Hiç kimse yargılanamaz değildir, hiç kimse soruşturulamaz değildir. Bunlar olabilir ama ailelere kadar meselenin indirilmesi ve haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin her yere nüfuz etmesi kabul edilebilir değil. Yargının araçsallaştığına dair emareler netleşmiştir. Daha da ötesi bütün bunların siyasi saiklerle gerçekleştirildiğine dair kanaatler pekişmiştir. Dolayısıyla demokrasiyi, hukuku, hakkı, adaleti savunan herkesin buna demokratik sınırlar içerisinde göstermesi gereken tepkiyi göstermesi bir mecburiyettir” dedi.

“Öcalan denilen cani ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin eşitlenmesine rıza göstermeyeceğiz”

Terörsüz Türkiye adıyla yürütülen süreç kapsamında kurulan komisyonun İmralı’ya giderek terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile görüşme ihtimali sorulan Dervişoğlu, “Bu konuyla ilgili önermemizi yaptık. İmralı'ya en çok gitmek isteyen kimse, onu İmralı feribotuna bindirip göndermek lazım. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kurulmuş, hukuki temeli olmayan komisyonun da bir toplantı yapacağını biliyorduk. O toplantı da ertelendi. Kimse yapılan işin doğru olup olmadığına bakmıyor. Siyaseten işe yarayıp yaramadığına bakılıyor. Meseleye siyaset penceresinden bakanlara hayırlı olsun. Biz meseleye, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve büyük Türk milleti penceresinden bakıyoruz ve Abdullah Öcalan denilen cani ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin eşitlenmesine asla rıza göstermeyeceğiz. Ayrıca Abdullah Öcalan'ı, Türkiye'deki Kürt kökenli kardeşlerimizin önderi gibi sunarak ‘PKK eşittir Öcalan, o da eşittir Kürtler’ denklemine sonuna kadar direneceğiz. Bu ülkede yaşayan bütün vatandaşların bir ve eşit olmasının teminine yönelik çabalarımızı sürdüreceğiz.” yanıtını verdi.

“Kaçtıkları yere kadar kovalayacağız”

AK Parti’nin 23 yıldır ülkeyi yönettiğini, terörün ise 41 yıllık bir bela olduğunu kaydeden Dervişoğlu, “41 yılın 23 yılında iş başında bulunanlar, Adalet ve Kalkınma Partisi ile Recep Tayyip Erdoğan'dır. O sebeple eğer bu süreç bir çözümsüzlükten kaynaklı bir süreçse, bu süreci çözümsüz hale getiren bu iktidardır. Bütün yükü milletin üstüne yıkıp, komisyon kurarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni suç ortağı yapıp bu sorumluluktan kaçamazlar. Kaçtıkları yere kadar kovalayacağız, iyi bilsinler. Abdullah Öcalan'la Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni eşitlemeyeceğiz. Ama eşitlenmek istiyorlarsa, bu sürecin mimarları var. Onlar kendilerini Abdullah Öcalan'la eşitleyebilirler. Kimleri kastettiğimi anlamışsınızdır. Kim ki bu işin peşine düşüyor, o eşittir Abdullah Öcalan’dır” şeklinde konuştu.

“Memleketi, milleti, bayrağı için yargılanmaya hazır milyonlarca insan var”

Milletvekilleri hakkında hazırlanan dokunulmazlık dosyaları sorulan Dervişoğlu, “Fezlekelerin yazıldığını biliyorum. Bunların işleme tabi tutulmasının bir süreci var. Önce karma komisyona geliyor. Dokunulmazlıkların kaldırılıp kaldırılmayacağına dair karara bağlanıyor. Sonra da TBMM’de oylanıyor. Ancak bildiğim bir şey var. Gemi azıya almış olan iktidar, dilediği herkese istediği şeyi yapacağını zannediyor. Bu pencereden bakıldığında onların gözünde Türkiye hukuk devleti değil, yargı devletiymiş gibi bir hissiyat oluşur. Sayın Cumhurbaşkanı da beyninin arkasındakini bir bakla gibi dilinin ucundan düşürdü. Dikkat ederseniz ‘Türkiye hukuk devletidir’ demiyor. ‘Türkiye yargı devletidir’ diyor. Bu durum bir cumhuriyeti yöneten -ki bu cumhuriyet demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir- böyle bir devleti yöneten Cumhurbaşkanı’nın ağzına yakışan bir laf değildir. Yargıyı araçsallaştırarak herkesi baskı altına alacağını zannediyorsa, bu ülkede memleketi, milleti, bayrağı için yargılanmaya hazır milyonlarca insan var.” dedi.

Kaynak : istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları