Neden Parti İçi Demokrasi
Cumhuriyet ve Demokrasinin kazanımları yok edilmeye çalışılıyor…
Türkiye zor
bir süreçten geçiyor…
Cumhuriyet
ve Demokrasinin kazanımları yok edilmeye çalışılıyor…
Türkiye kötü
yönetiliyor…
Hayatın her
alanında 12 Eylül rejiminden beter yasaklar ve baskılar var…
Keyfi
tutuklamalar, gözaltına almalara devam ediliyor…
Türkiye bir
cezaevine dönüştürüldü…
Yargı tam
anlamıyla iktidarın emrinde…
Polis ve
yargı, tamamen bağımsızlığını kaybetmiş durumda.
Türkiye bir
polis devleti olma yolunda hızla ilerliyor.
***
Türkiye kötü
yönetiliyor…
Ama CHP’de kötü
yönetiliyor…
Türkiye’de
cumhuriyeti kuran, Türkiye’de çok partili demokrasiye geçişe öncülük eden
parti, CHP’de çözüm adresi olamıyor.
Yaşanan bu karanlıktan çıkışın aydınlık Türkiye mücadelesinin adresi
CHP’dir. Ama ne yazık ki bugün toplumun nezdinde çözümün adresi olamıyoruz…
Mayıs ve Aralık kurultaylarında bizler
büyük umutlar ve heyecanla, CHP’yi iktidar yapmak için
birleştik.
Bugüne kadar
başta Mustafa Kemal olmak üzere
hiçbir CHP genel başkanı ve yönetimine nasip olmamış bir destekle, neredeyse oybirliğiyle
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu Genel Başkan seçtik…
Umuda oy
verdik…
Parti içi
demokrasiye oy verdik…
CHP’nin yenileşmesine ve değişimine oy verdik…
Ancak,
yaşanan süreç umutlarımızı kaybetmemize yol açtı…
Ancak,
yaşanan süreç CHP içinde değişim ve yenilenme yolunu açmadı…
Ancak,
yaşanan süreç CHP içinde hiç olmadığı kadar keyfi ve kuralsız bir
dönemi yaşattı.
***
Partimiz
kötü yönetiliyordu…
Verilen
hiçbir söz yerine getirilmedi…
Parti içi
demokrasi talebi rafa kaldırıldı…
Kurultayda çarşaf liste sözü tutulmadı,
büyükşehirlerde önseçim yapılmadı…
CHP’li
olmayan, sol ve sosyal demokrat mücadeleyle ilgisi olmayanlar yönetimlere
dolduruldu…
Görevden almalar ve keyfi atamalar olağan
bir iş haline getirildi…
Bütün bu
olan bitenlere tepkili olmamıza rağmen ses çıkarmadık…
Önümüzde
zorlu bir referandum süreci vardı…
Önümüzde
zorlu bir seçim süreci vardı…
Bütün CHP
örgütleri, delegeleri, üyeleri olarak bağrımıza
taş bastık, ama partimize sahip çıktık, mücadele ettik…
Bizler
Cumhuriyet Halk Partiliydik.
Her koşulda
partimize sahip çıkmayı, demokrasiye ve cumhuriyete sahip çıkma olarak
görüyorduk…
Bir yerlerde
aday olsak da olmasak da…
Görevde
olsak da, görevden alınsak da…
Barajı aşsak
da aşmasak da…
İyi günde
kötü günde de Cumhuriyet Halk Partiliydik…
Hiçbir zaman
hiçbir şey için partimizi terk
etmedik, etmeyeceğiz de…
Bir yerlere
aday olamayınca partiyi terk etmedik veya bir yerlere aday olmak için gelmedik…
Dün
CHP’liydik, bugün de CHP’liyiz… Yarında…
***
Artık bir
yol ayrımındayız…
Dün referandum
var diye sustuk…
Dün seçimler
var diye sustuk…
İstanbul’da
bir buçuk yıl içinde dört il başkanı atandı…
İstanbul’da
bir buçuk yıl için ortalama seksen kişi göreve getirildi, seksen kişi il
yönetiminden alındı…
Her il
yönetimi atamasıyla, kadın ve gençlik kolları başkan ve yönetimleri görevden
alındı…
Her il
başkanı atamasıyla ilçe başkanları görevden alındı, alınmaya devam edecek…
Bizler, her koşulda partimizi destekleyen
partimizi iktidar yapmak için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan CHP’li İstanbul il
delegeleri olarak bu kötü gidişe “dur” demek için yola çıktık…
Amacımız ve
hedefimiz çok net ve basit, parti içi demokrasi istiyoruz…
Amacımız ve
hedefimiz çok net ve basit: CHP’de değil, İstanbul’da Türkiye’de
iktidar
olmak istiyoruz…
Görevden almalara karşı çıkıyoruz…
Keyfi ve kuralsız atamalara karşı çıkıyoruz…
İstanbul’da
sandık istiyoruz…
İstanbul’da
kongre istiyoruz…
Parti içi
demokrasi istemek suç mu? Sandık talep etmek suç mu? Kongre istemek, üyesine,
delegesine güvenmek suç mu?
Eğer
“suç”sa, biz bu suçu işlemeye devam edeceğiz…
Başlattığımız
hareket, CHP’de eskiye dönüş değil,
Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı değişim ve yenilenmeyi sürdürmek
içindir…
Başlattığımız
hareket, CHP’de “korku imparatorlukları”nı yıkmak içindir…
Başlattığımız
hareket Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu’nun Mayıs ve
Aralık kurultaylarında verdiği;
artık her yerde önseçim olacak… Artık blok listeler tarih olacak, parti içinde
seçimler çarşaf listeyle olacak sözünü yerine getirmek içindir…
Başlattığımız
hareket, CHP’yi halkçı ve devrimci bir temelde yenileme ve değiştirme
hareketidir…
Başlattığımız
hareket, parti içi demokrasi hareketidir…
Ne zaman
yapılacağı belli olmayan “tüzük kurltay1ına, ne zaman yapılacağı belli olmayan
il kongresine karşı;
Tüzük
kurultay talebidir…
Olağanüstü
il kongresi talebidir…
Talebimiz
daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlüktür…
CHP’ye de
yakışan budur…
www.tabanhareketi.org
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları