loading
close
SON DAKİKALAR

Eski bakanın şirketi siteyi kapattı

Çiğdem Toker
Tarih: 23.04.2021
Kaynak: Sözcü

Çiğdem Toker: 2 gün önceki yazımda XinXing şirketi ile Karon Mühendislik bağlantısı ile, gümrük indirim yoluyla sağlanan avantajları sormuştum. Böylece cevap değişik bir tarzda verilmiş oldu… Eğer teknik bir problem yoksa, anlaşılan o ki, düne kadar gururla sergilenen bu ilişkinin bilinmesi artık istenmiyor.

Ruhsar Pekcan'ın Ticaret Bakanlığı görevinden alınması, kamu kaynakları üzerinden aile şirketlerine çıkar sağlandığı tartışmasını noktalamadı. Aksine tartışma sürüyor. Sürmesi de gerekir.

Zira görevden alınmadan hemen önce, bakanlığa aile şirketinden satın alınan dezenfektanın, rakip firmaya göre daha ucuz olduğu gibi bir açıklama yapabilen, Pekcan'ın bu işleme onay veren konumu normal hukuk devletlerinde yasalar önünde suç oluşturuyor.

Kamu İhale Kanunu'nun “ihaleye katılamayacak olanlar” başlıklı 11. maddesi açık. İhaleyi hazırlayıp yürütmek, sonuçlandırmak ve onaylamakla görevli olanların eşleri, üçüncü dereceye kadar kan ve ikinci dereceye kadar kayın hısımları ile evlatlıkları ve evlat edinenler ihaleye katılamıyor.

Bakanlık açıklamasında dezenfektanın hangi usulle alındığı yönünde bir açıklık yoktu. İhale mi açılmış, açıldıysa hangi usul tercih edilmiş, doğrudan alım yöntemine mi başvurulmuş, belli değildi.

Bu yanıyla eğer ihale açılmamışsa -ihaleye fesat karıştırma değilse bile- görevi kötüye kullanma, nüfuz ticareti gibi maddelerin ihlalinden söz edilebilirdi.

Aslında bütün bu iddiaları, soruları bakana yöneltmek istedim. Ancak basın müşavirine ulaşma çabam sonuçsuz kaldı. O gün yapılan yazılı açıklamada da bu konuda ayrıntı yer almadı.

Eski Bakan Ruhsar Pekcan'ın eşiyle birlikte ortak olduğu Karon Mühendislik şirketinin, “düktil” adı verilen demir boru üreticisi Çin firması XinXing ile bağlantısını bir önceki  yazımda işleyerek bazı sorular yönelttim. O yazıda Pekcan ile eşi Hasan Pekcan'ın Çin firması yetkilileriyle proje fotoğraflarından da söz ettim. Ancak yer dar olduğu için fotoğrafa köşede yer veremedim.

DÜKTİL BORUYA VERGİ İNDİRİMİ

Karon Mühendislik'in, düktil boru üreticisi XihXing ile bağlantısı neden önemliydi?

■ Düktil boru ithalatına 2017 yılında yüzde 30 gümrük vergisi konulmuş ancak 2020 yılının son günü çıkarılan Cumhurbaşkanı kararıyla bu vergi oranı yüzde 20'ye indirilmişti.

■ Karon Mühendislik, XinXing şirketinden boru tedarik ettiğini sitesinde yazıyor, Çin firmasının sertifikalarına yer veriyor.

BUSKİ'DEN 5.5 MİLYON DOLARLIK İHALE

■ Çin düktil boru şirketi XinXing'in, Türkiye ve KKTC'de birçok içme suyu projesine düktil boru tedarik ettiği, dahası İSKİ, DSİ gibi yatırımcı kuruluşların içme suyu proje ihalelerinde yer aldığı sektörde iyi biliniyor.

Nitekim 2 gün önceki yazımdan sonra ulaşan bir belgede XinXing'in Bursa Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (BUSKİ) 2016'da açtığı içme suyu boruları için ürün alım sözleşmesini 5 milyon 491 bin dolar bedelle imzaladığı görülüyor. Dahası aynı yıl belediyenin de yaptığı açıklamada bu yatırımın 18 milyon TL olduğu duyurulmuş.

FOTOĞRAF GALERİSİ DE UÇTU

Öte yandan Pekcan'ın bakanlığının son gününde “Karon ile Çinli firma arasında temsilcilik ilişkisi yoktur” denilmesine karşın, yakın bir ilişki olduğunu önceki yazımda belirttim. Kaynak olarak da Karon Mühendislik'in kendi sitesini gösterdim. Sitede XinXing ile Karon'u bir arada ortak projelerde gösteren zengin bir fotoğraf galerisi ile proje listesi yer alıyordu.

Bugün siteye tekrar girmek istediğimde Karon Mühendislik sayfası açılmadı. Yerine “Bandwidth limit exceeded” (bant genişliği sınırı aşıldı) diye bir ibare çıktı.

2 gün önceki yazımda XinXing şirketi ile Karon Mühendislik bağlantısı ile, gümrük indirim yoluyla sağlanan avantajları sormuştum. Böylece cevap değişik bir tarzda verilmiş oldu… Eğer teknik bir problem yoksa, anlaşılan o ki, düne kadar gururla sergilenen bu ilişkinin bilinmesi artık istenmiyor.

***

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.

Alamos Gold ve Bakanlığa tahkim soruları

Haberiniz olmuştur.

Çanakkale'de altın madenciliği için yüzbinlerce ağaç keserek doğayı katleden Alamos Gold, Türkiye aleyhine tahkim süreci başlattı. Tahkim, basit anlatımla iki taraf arasındaki uyuşmazlığın devlet değil, özel yargı merciinde çözümü demek.

Şirket bu önemli başvurusunu hisselerinin işlem gördüğü Toronto borsasına bildirdi.

Gerekçe, 250 milyon dolar yatırım yapılmasına karşın maden ruhsat süresinin uzatılmaması. Gerçekten de Enerji Bakanlığı, bir buçuk yıldır “temdit” denilen süre uzatımını yapmıyor. Son olarak Alamos Gold'un Türkiye'de kurduğu şirket olan Doğu Biga Madencilik şirketinin genel müdürü Ahmet Ertürk, bize (bu köşede yayımlandı) ve diğer yayın organlarına süre uzatımını sabırla bekledikleri açıklamasını yapmıştı.

Gelin, Kanada merkezli bir altın şirketi olan Alamos Gold'un 1 milyar dolara ulaşabileceği açıklanan tahkim başvurusuna yakından bakalım.

Bunun için de yaklaşık iki yıl önce bu köşede yazdığım yazıdaki bilgileri hatırlatacağım.

DOĞU BİGA'DA SAHİP DEĞİŞİKLİĞİ

Alamos Gold, Kanada merkezli bir şirket. Doğu Biga ise Alamos'un, altın madenciliğini yürütmek için Türkiye'de kurduğu şirketin adı. Şimdi, doğamızı katletmekle kalmayıp Türkiye'yi zorlu bir dönemecin eşiğine getiren meselenin en kritik noktasına gelelim.

Alamos Gold, 2010 yılında Doğu Biga'yı orijinal, kendi anavatanındaki şirketiyle kurdu. Yani Kanada merkezli Alamos Gold Inc. adıyla.

Fakat nedendir bilinmez (!) 2018 yılında bu şirkette bir uyruk değişikliğine gidildi.

2018 yılının Mayıs ayına geldiğimizde şöyle bir şey oldu.

Şirketin yönetim kurulu toplandı ve Doğu Biga'nın sahibi Alamos Gold Holdings  BV oldu.

PEKİ NEDEN HOLLANDA?

Alamos Gold Inc., Kanadalı bir şirketken; Alamos Gold Holdings BV Hollandalı bir şirketti. Bu değişiklikle Doğu Biga madencilik tek sahipli bir anonim şirket oldu.

(Şirket kuruluşunda başka ortaklar da var. Eski diğer ortaklar, Kirazlı madencilik ruhsatının elden ele sahiplik değiştirmesiyle ilgili. O da ayrı bir yazı konusu.)

Doğu Biga'nın 2018 yılından bu yana tek sahibi, Hollanda uyruklu Alamos Gold Holdings BV dedik. Buradaki incelik nedir peki?

Hollanda ile Türkiye arasında İkili Yatırım Anlaşması var. Alamos Gold, işte Türkiye aleyhine 1 milyar dolarlık tahkim başvurusunu, bu anlaşmayı dayanak göstererek yapıyor.

Şimdi Enerji Bakanlığı'na bazı sorular yöneltelim:

Alamos Gold Kanada, Kirazlı madencilik ruhsatını Hollanda'da kurduğu Alamos Gold BV'ye devretti mi?

Ruhsat devredildiyse Bakanlık bu devire onay verdi mi?

Onay verdiyse, “Biz bu ruhsatı ilk aşamada Kanada merkezli bir şirkete verdik. Hollanda merkezli bir iştirake devrini uygun görmüyoruz?” diyebilir miydi? Neden demedi?

Alamos Gold'un uyuşmazlık halinde yatırım tahkimine gideceğini biliyor muydu? Tahkim şartı sonradan mı konuldu?

Toronto borsasına kayıtlı bir şirket, Türkiye'deki bir madeni neden Hollanda merkezli bir şirket üzerinden yönetiyor?

GERÇEK BİR ŞİRKET Mİ?

Alamos Gold Holdings BV'nin, gerçek bir şirket olup olmadığı önemli.

Nedeni şu: Şirket, yaptığı açıklamada tahkim sürecini Toronto'dan yöneteceğini ilan etmiş. O kadar ki, şirketi tahkimde temsil edecek hukuk bürosu ve hukukçu ekibinin Kanada orjinli profili bile ayrıntılı olarak anlatılmış. Kimler yok ki? Eski bakanlar, eski mahkeme üyeleri…

“Intrado/GlobeNewsWire” adlı haber sitesine göre Türkiye aleyhine yapılan tahkim başvurusunda Alamos Gold'u Kanada'nın önde gelen hukuk firması “Torys LLP” temsil ediyor. Hukuk şirketinin eski Kanada Yüksek Mahkemesi, eski Kanada Dışişleri Bakanı tarafından desteklendiği belirtiliyor.

BAKANLIK GÖZDEN Mİ KAÇIRDI?

Peki, Kanada'dan yönetilen bir tahkim operasyonunu neden şirket Hollandalı iştiraki üzerinden yapıyor?

Ruhsattaki el değiştirmeler, şirket profilindeki uyruk değişiklikleri süreçlerinde Türkiye'de Enerji Bakanlığı bu ihtimali hiç dikkate almadı mı?

Alamos Gold'un, tahkim başvurusunu, Türkiye Cumhuriyeti aleyhine yapması nedeniyle bu soruların cevabı hepimiz için önem taşıyor.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları