CHP’yi CHP’lilere Bırakın

Gerçekten CHP’de “rahatlıkla ve özgürce” tartışma ortamının olmasını kim istemez?

Kemal Kılıçdaroğlu CHP’li il genel meclisi üyelerine yaptığı konuşmada önce “kendi evinizdesiniz, rahatlıkla ve özgürce tartışacağız” demiş…

Ardından da “öyle küçük hesaplarla, parti içi kavgalarla yola çıkanlar yollarını bizden ayırsınlar” demiş…

Devamında ise “… bu partiye sevgiyi ve hoşgörüyü getirmek zorundayız” açıklamasını yapmış…

***

Biliyorsunuz Kemal Kılıçdaroğlu, “CHP’deki korku imparatorluğunu yıkacağım”da demişti…

Ayrıca, demokratik tüzük, görevden almalara son… v.s. v.s. v.s…

***

Gerçekten CHP’de “rahatlıkla ve özgürce” tartışma ortamının olmasını kim istemez?

Partinin politikalarına ve örgütsel uygulamalarını “rahatlıkla ve özgürce” karşı çıkmak, eleştirebilmek ne güzel olurdu…

CHP’de parti içi eleştiri ve tartışma kanallarının açık olması ne güzel olurdu…

Eleştiren veya yapılan bir haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı çıkan kişilere disiplin sopası gösterilmemesi ne güzel olurdu…

CHP, “bizim evimiz”…

CHP’de kendimizi evimizde hissedebilmemiz ne güzel olurdu…

***

Gerçekten de CHP’de küçük hesapları olanlar, kendi küçük ve kişisel çıkarları için CHP’yi kullananlar, CHP’yi en kısa zamanda terk etmesi herkesin hayrına olacak bir şeydir…

Kimdir bu CHP’de küçük çıkarları için kavga çıkaranlar…

Kimdir bu CHP’de küçük hesaplarla yola çıkanlar…

Bunlar CHP’li olamazlar…

Bunlar geçmişte de CHP’li olamazlar…

***

CHP, dünde vardı bugünde var…

Ama dün CHP’de olmayıp, bugün CHP’de olanlar var…

Ve bunlar, gerçekten de bütün samimi CHP’lilere düşmanlar…

Bütün dönekler bütün itirafçılar gibi…

Bakın, sola karşı en fazla kin ve nefret kusanlar dönek solculardır…

Bakın dinde en bağnaz/dogmatik olanlar sonradan dinci olanlardır…

Bakın, en kaba ve ilkel milliyetçi olanlar, başka etnik kökenden devşirilenlerdir…

***

CHP, bugün dün ama gerçekten daha dün CHP’li olmayanların istilasına uğramış durumda…

CHP, parti meclisinde çok sayıda CHP’li olmayan var…

Bırakın CHP’li olmayı, tümden sağcı olanlar var…

CHP, MYK ve genel başkan yardımcılarının çoğunun CHP’liliği Aralık kurultayında başlar…

CHP il başkanlarının özellikle üç büyük kentin başkanlıklarında iki yıl önce bile CHP’ye küfredenler tarafından işgal edilmiş durumda…

CHP milletvekilliklerinde birçoğu, yalnızca milletvekili adayı olmak için CHP’ye başvurmuş durumda…

***

“Küçük hesap”larla, “küçük çıkarlar”la CHP’de kavga çıkarıp, bütün CHP’lileri partiden-örgütten tasfiye etmeye çalışanlar, CHP ile yollarını ayırmalıdırlar…

Daha dün başka partilerde ve hareketlerde CHP karşıtı siyaset yapanlar, Partileri ve hareketleri tarihin çöplüğünde yer alınca CHP’ye gelenlerin CHP’li düşmanlığı “anlaşılır” bir şey…

“Anlaşılamaz” olan, yıllardır CHP’de milletvekili, grup başkan vekili, İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adaylığı ve şimdi de CHP genel başkanı olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun, bunlarla ne işi var…

Nasıl oluyor da, bu insanlar hemen yanı başında yer alıyorlar…

Haydi, onları “anlıyoruz”(!)

Yıllardır, CHP karşıtı siyaset yaptılar…

Kimi zaten tescilli sağcı…

Kimi tescilli Fethullahcı…

Çoğu, CHP’yi yıkıp yerine “yeni” parti kurmak istedi…

Hepsinin hevesi kursaklarında kalmış…

Hepsinin bilinçaltı ve rüyalarına giren bir CHP fobisi var…

Bunların “rüyası” ve “dünyası” CHP düşmanlığı…

Dün “dışardan” yıkamadıkları CHP’yi bugün “içerden” yıkmaya çalışıyor…

Ellerine bir “fırsat” (!) geçmiş, CHP’nin köklerini kurutmak için ellerinden ne geliyorsa onu yapıyorlar… da…

***

Senin bunlarla ne işin var…

Sağcılarını geçtim…

Diğerleri…

Kimisini Deniz Baykal milletvekili yapmamış…

Kimisini Belediye başkanı yapmamış…

Kimisini parti meclisine ve MYK’ya almamış…

Hatta kimisini partiden ihraç etmiş…

Bunlar hala CHP’ye bakınca Deniz Baykal, Deniz Baykal akıllarına gelince de; akılları başlarından gidiyor…

***

Peki sizin…

İmambakır Üküş