loading
close
SON DAKİKALAR

30 Ağustos ile zorları ne?

Prof. Dr. Birgül Ayman Güler
Tarih: 04.09.2015

Prof. Dr. Birgül Ayman Güler; Gazeteler 30 Ağustos 2015 tarihli. Bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin zafer gününe kör ve sağırlar...

30 Ağustos 1922. Türk Ulusu´nun bağımsızlık ve egemenlik savaşında zafer günü. Emperyalizmin işgaline, Saltanat´ın ve İstanbul hükümetlerinin işgalcilerden güç alan kudretine karşı Anadolu ve Rumeli hukukunu savunmak üzere başlayan büyük başkaldırının zaferini ilan ettiği gün.

*

Böyle bir sabahta gazete bayilerinde sıralanan gazetelerden beşinin sayfaları boş. Evrensel, Özgür Gündem, Taraf, Türkiye, Yeni Asya adlı gazetelerde 30 Ağustos´a ilişkin ne bir kutlama ne bir anma ve hatta ne de bir haber var. Gazeteler 30 Ağustos 2015 tarihli. Bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin zafer gününe kör ve sağırlar.

*

Milat, Milli Gazete, Yeni Akit adlı gazeteler, ilk sayfalarında fotoğrafsız-simgesiz, ancak arayıp “hah buradaymış” denebilecek beş satırlık ´30 Ağustos kutlanıyor´ haberi verebilmiş. Sanki başka bir ülkede, yabancı birileri kutlama yapıyor; onların ülkesinde değil ve onlar kutlamanın parçası hiç değil.

*

Birgün, Bugün, Meydan, Vahdet adlı gazeteler bize kartpostal göndermişler. Birinci sayfalarına, “30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlu Olsun” yazan küçük kartlar yapıştırmışlar. Birgün iyice gönülsüz, sol alt köşeye sığıştırılmış küçük bir kartı yeter saymış.

*

Bu bir sonuç. Sonucun sürecini anımsar mısınız?

Kurtuluş Savaşı için illerin ve kasaba-kentlerin şenliklerine “alanlarda Fransız – İngiliz – İtalyan – Yunan askerine tüfek tutan canlandırmalar ne ilkelliktir!” diyerek saldıran ünlü TV adamlarının yüz buruşturmalarını anımsıyor musunuz?

Emperyalizme karşı mücadele mi! Pöh! Üç-beş Yunan askeriyle çatışmaydı olup biten… diyen TV tarihçilerini…

Kurtuluş Savaşı mı! Yok canım, savaş falan yoktu ortada! diyenleri…

Dünya küreselleşirken… Türkiye AB´ye üye olmanın arefesindeyken… Bağımsızlık talebi artık tarihe karışmış ve karşılıklı bağımlılıklar devri başlamışken…. Egemenliklerin, artık küresel merkezlere ve daha üst devlet birliklerine devredilmesi gerekirken… Ve daha önemlisi, egemenlik için, bir miktarı küresele bir miktar da yerele devredilmesinin “kaçınılmaz zorunluluk” haline geldiği bir çağa girilmişken….

Böyle bir çağda ne bağımsızlığı, ne egemenliği diyorsunuz siz! diye TV ekranlarından ve gazete köşelerinden homurdanan canı sıkkın TV aydınlarını anımsıyor musunuz?

*

Şimdi, 2015 yılının 30 Ağustos gününde, bağımsızlık ve egemenlik kutlamalarını ezen gazete sayfaları, işte bu uzun ve sinsi fırsatını bulunca açık saldırı sürecinin bir sonucudur. Fikrin efendileri, bu süre içinde kendi vurucu araçlarını ve aktörlerini piyasaya sürüp mevzilerine yerleştirmiş durumdalar.

*

Bağımsızlık ve egemenlik tutkusunun, Mustafa Kemal Atatürk´ün önderliğinde yükselen Türk Ulusu´nun, emperyalizme karşı onur savaşı verenlerin karşısında mevzi almış olanlar gözlerimizin önünde. Yüz yıl önce olduğu gibi yine renkleri çeşitli, yine araçları bol, güvenceleri o zaman olduğu gibi şimdi yine emperyalizm.

*

30 Ağustos Zafer Bayramı, insanın haklarından söz edip insanı kaçak göçmen diye denizlerde ve kamyon kasalarında boğduran ve ‘uluslararası toplum´ etiketiyle ülkeleri işgal eden küreselci emperyalizme karşı en büyük esin kaynağımızdır.

30 Ağustos, bağımsızlık ve egemenlik için verilen büyük savaşın zafer günü, Zafer Bayramı´nız kutlu olsun.

Prof. Dr. Birgül Ayman Güler

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları