loading
close
SON DAKİKALAR

Aşk ve Olgunluk

Şebnem Nur
Tarih: 13.03.2022
Köşe: Psikolog'dan denemeler
Kaynak: wwww.istanbulgercegi.com

Şebnem Nur; Aşkı yadırgar kimileri işte böyle. Sanki âşık olmak; acziyet, aptallık, iredesizlikmiş gibi. Âşık olanı, aşk yaşayanı hakir görürler. Zaten bir gün bitecek, ihanet edecek, terk edip gidecek...

Uzun yıllardır çalışma hayatında bulunmakta;
Zor ve ciddi mesleklere sahiptik.
‘Siz’ diye hitap edişlerin,
Akademik üsluplarla yapılan iş görüşmelerinin sonunda,
Birbirimizin çocukça sevinmelerine ortak olabiliyorduk.
Tüm o ciddi kalıplardan sıyrılabilmekti onunla güzel olan.
İlk gençlik yıllarındaki toy heyecanlar tadındaydı yaşananlar.
Bizi birbirimize bağlayan da, bunu sürdürme hevesl veren de buydu aslında.
Yetişkin iki insandık ama;
Aşkımızı sıcak, yeni ve masum tutacak kadar da olgunduk aslında.

İşsizlerin işi derler, boş insan işi derler, aklı bir karış havada, ayran gönüllü, bu işin mantığı nerede...

Aşkı yadırgar kimileri işte böyle. Sanki âşık olmak; acziyet, aptallık, iredesizlikmiş gibi. Âşık olanı, aşk yaşayanı hakir görürler. Zaten bir gün bitecek, ihanet edecek, terk edip gidecek...

Bir insana âşık olabilmenin sihrini görmek istemezler. Çünkü aslında, kendilerinden bir parçayı başka birine teslim edebilecek kadar olgunlaşamamışlardır. Yanlış kişiye teslim olmaktan, hata etmekten, acı çekmekten korkarlar. Çünkü olgun değillerdir ve olgun olamadıkları için ‘gerçek aşkı’ seçemezler.

Yaşları kaç olursa olsun, hayatta nereye gelirlerse gelsinler; hep şüpheyle yaklaşırlar hayatlarına girmeye çalışanlara: “ Parama mı geldi, mesleğime mi, evim içindir, arabam içindir, ünüm içindir...”

Kendi çiğliklerini idrak edemeyip, aşkı basitleştirirler. Aile baskısı, soy devamı endişesiyle hasbelkader evlendikleri takdirde de görevden öteye geçemez ‘evlilikte’ yaptıkları.

Aşk yaşamaya yeltenecek kadar olgunlaşamayan bir insan; yüreğini de adamakıllı asla ısıtamaz. Buz gibi bir hayatın içine hapseder kendini. İnsana mutluluk verecek türdeki soğuklardan da değildir ne yazık ki.

Ne yaşama sevinci, ne ilham ne de huzur...

Elde edilmesi becerilen ‘maddi’ zımbırtılar haricinde; bomboş, ıssız ve yapayalnız fakir bir hayat. 

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları