Evlenmek için evlenmek

Şebnem Nur; Eğer ki bir evliliğe sadece; yatak odası takımı, beyaz eşyalar, mobilyalar, perdeler, mutfak takımları, gelin ve damat dahil edildiyse, ama ‘aşk’ unutulduysa, o evlilik belli bir zamandan sonra azaptan başka bir şey de olmaz.

Benden üç yaş küçük kuzenim evlendi,
Dahası, çocuğu bile oldu.
İlkokul ve liseden de en yakın arkadaşlarım evlendi.
Karşı komşumuzun benimle yaşıt olan kızı da.
Tüm yakın çevrem ve akrabalar soruyorlar,
“Senin düğününe ne zaman geleceğiz?” diye.
Cümbür cemaat herkes her ne hikmetse,
Benim ‘mürüvvetimi’ görmek istiyor.
Gerçi düğün yapsam bu krizde bir çeyrek bile takmaz ya çoğu.
Ama her ne hikmetse illâ ki gir diyorlar,
Şu ‘Dünya Evi’ ne...

Ne güzel bir şanstır âşık olduğunuz kişiyle ömrünüzün sonuna kadar yaşayabilmek...

Gelin-damat olmuşsunuzdur işte. Limonata, kuru pasta, La Cumparsita, Kasap Havası, Damat Halayı, Penguen Dansı!

“Gelinin amcasıgilden bir adet adana burması bilezik!”

Tüm eş- dost, hısım akraba, akrepler oradadır. Güzel de bir anıdır aynı zamanda. Uzun süredir göremediğiniz herkesle bir araya gelebilmişsinizdir.

Dedikoduya mahal yoktur artık. Çünkü tüm ağızlar, evlenmiş olmak suretiyle, kapatılmıştır.

Çoğunlukla, aileniz haricindeki yakınlarınız, kiminle evlenmekte olduğunuzu ilkin o gün görürler. Nişanlılık süreniz biliniyorsa, ne zamandır tanıştığınız da az çok kestirilebilir. Öncesinde sevgili olup olmadığınız da sorulmaz çoğu zaman.

‘Biriyle evlenmiş’ olmanız yeterlidir. Yaşınız gelmiştir. Tohuma kaçmadan başınız bağlanmıştır.

Aşkın pek de önemi yoksa, eli yüzü de düzgünse, e nikahta da keramet var zaten! Zamanla ısınırsın. Hele bir de çoluk çocuk da olunca, onları büyütüp yetiştirme derdiyle, yuvarlanıp gidersiniz.

Gider misiniz gerçekten?!

Eğer ki bir evliliğe sadece; yatak odası takımı, beyaz eşyalar, mobilyalar, perdeler, mutfak takımları, gelin ve damat dahil edildiyse, ama ‘aşk’ unutulduysa, o evlilik belli bir zamandan sonra azaptan başka bir şey de olmaz.

İlla ki birilerinin gözü dışarıda kalır. Akıl birilerine takılı kalır. Yoklanılan, unutulamayan eski sevgililer, yedek sosyal medya hesapları, ikinci telefonlar, eşler arasındaki diyaloğun ilk yıllarda bitmiş olması ve daha pek çok olumsuz olay.

İhanet ne yazık ki pek de kaçınılmaz oluyor. Çünkü tatmin bulunamamıştır. Gönül, aşkı aramaya devam ediyordur. Kimi zaman, rezil kepaze olacağını umursamadan dahi bunu yapar hem de! Ne konumuna bakar, ne de itibarına. Her şeyi göze alacak kadar da olur kimi zaman.

İşte o yüzden; uğruna gebere gebere ağladığınız, en az bir kere ayrılık yaşayıp, ‘dünyanın sonu geldi’ diye hissettiğiniz biriyle bir ömür geçirin. Varsın o aşk, sonbaharınızda gelsin!