loading
close
SON DAKİKALAR

Toksik Aşklar

Şebnem Nur
Tarih: 11.07.2021
Köşe: Psikolog'dan denemeler
Kaynak: wwww.istanbulgercegi.com

Şebnem Nur; Aşk; sahip çıkmak, desteklemek, cesaretlendirmek, takdir etmek, benimsemek, önemsemek, saygı duymak, sadakat beslemek (düşünceler dahil), sevmek, sevdiğini belli etmek, özlemek ve kıyamamak gibi daha pek çok şey barındırır oysa.

Bir iyi bir kötü aramız.
Aslında tamamen kendisinden kaynaklanıyor ama;
Aramız daha da bozulmasın diye,
Suçu kendi üstüme alıyorum çoğunlukla.
Hiç neden yokken sinir krizlerine giriyor.
Yok öyle olsaydın, yok bunu yapmasaydın...
Ben de böyle olmazdım diyor.
Bazen yalnızca bağırıyor ve sebebini de,
Bir türlü anlayamıyorum.
Kendisi basit bir işte çalışıyor ama,
Benim her yaptığımı ve mesleğimi aşağılamaktan da
Geri durmuyor hiçbir zaman.
Saçım kötü, giyimim kötü, kilom kötü...
Hem hiçbir şeyimi beğenmiyor,
Hem de bu ilişkiyi sürdürmeye devam ediyor.
Aramızda bir sorun olsa, onu çözmeye gücüm var.
Ama böyle, ortada hiçbir sorun yokken,
Abuk sabuk tavırlarına maruz kalmak;
Beni gerçekten zehirlemeye başladı.

Aşka aç olmak da zehirler bazen insanı. Kokusu hoş gelmez burnunuza. Tadar tatmaz da ‘acı’ olduğunu anlayıverirsiniz ama, biri vardır işte. Yetinmek istersiniz.

Acı çekmeye yatkın bir mizacınız varsa yahut aşkın ‘acı çekmek’ olduğuna dair yanlış bir inanca sahipseniz, bu toksik ilişkiyi hoş dahi görebilirsiniz.

Aşk; sahip çıkmak, desteklemek, cesaretlendirmek, takdir etmek, benimsemek, önemsemek, saygı duymak, sadakat beslemek (düşünceler dahil), sevmek, sevdiğini belli etmek, özlemek ve kıyamamak gibi daha pek çok şey barındırır oysa.

Peki sizin elinizde ne vardır?

Aşağılanmak, küçümsenmek, alay edilmek, aldatılmak, sövülmek, dövülmek...

Bunlardan hangisi aşkı çağrıştırıyor peki?

Karşınızdaki kişi, kendisine âşık olan yahut âşık olduğunu zanneden bir kurban seçmiş olabilir mi?

Acziyetini, öz güvensizliğini, yetersizliğini, beceriksizliğini ve daha pek çok zavallılığını size kötü davranarak kapatmaya çalışıyor olabilir mi?

Peki siz, maruz kaldığınız bu kötü duruma layık olduğunuzu mu düşünüyorsunuz?

Gitmek mi istemiyorsunuz?

Yoksa gidemiyor musunuz?

Korkunun esareti mi yaşadığınız, yoksa zehrin bağımlılığı mı?

Ailenizle, yakın arkadaşlarınızla yahut size yardım edebileceğine inandığınız her hangi biriyle bu durumu paylaştınız mı?

Paylaşamıyorsanız sebebi nedir?

Paylaştıysanız da hâlen onunla olmanızın sebebi?

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları