loading
close
SON DAKİKALAR

Aladağ'da 11'i çocuk 12 kişinin yaşamını yitirdiği yurt yangınının üzerinden 4 yıl geçti

Aladağ'da 11'i çocuk 12 kişinin yaşamını yitirdiği yurt yangınının üzerinden 4 yıl geçti
Tarih: 29.11.2020 - 16:14
Kategori: Gündem

Adana'nın Aladağ ilçesinde 11 öğrenci 12 kişinin yaşamını yitirdiği Süleymancılara ait yurdun yanmasının üzerinden 4 yıl geçti.

Aladağ'da 29 Kasım 2016'da meydana gelen olayda, ortaokulda okuyan kız öğrencilerin kaldığı, 'Süleymancılar' tarikatına ait özel kız öğrenci yurdunda, elektrik kontağından yangın çıktı. Yangında yurtta kalan eğitmen Fatma Canatan, yurt müdürü Cumali Genç'in kızı Sare Betül Genç, 8'inci sınıf öğrencileri Sema Nur Aydoğdu, Zeliha Avcı, Sevim Köylü,  7'nci sınıf öğrencileri Gamze Bagir, Sümeyye Yetim, İlknur Maden; 6'ıncı sınıf öğrencisi Nurgül Pertlek, 5'inci sınıf öğrencileri Bahtınur Baş, Tuğba Aydoğdu ve Cennet Karataş hayatını kaybetti.

Bilirkişiler tarafından hazırlanan olay yeri inceleme tutanağında, yangına eskimiş olan elektrik şalterinin yol açtığı, kilitli olduğu öne sürülen yangın merdiveni kapısının kapı kolu olmadığı, ayrıca yönetmelik dışına çıkılıp ısıya dayanıklı olmayan PVC kapı takıldığı, binanın bayındırlık şartnamelerine uygun olmadığı, acil çıkış kapıları bulunmadığı, camların demirler kesilerek açılabildiği yer aldı.

Aladağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında yurt yangınıyla ilgili olarak, kızı da ölen yurt müdürü Cumali Genç, Aladağ Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği Başkanı İsmail Uğur ile dernek yöneticileri Ramazan Keleş, Ramazan Dede, Mustafa Öztaş, Mahir Kılınç ve yurt çalışanı Mahmut Deniz tutuklandı. Davada daha sonra sanık sayısı 14'e ulaştı. Sanıklar hakkında, 'Taksirle ölüme sebebiyet vermek' suçlamasıyla 5'er yıldan 12'şer yıla kadar hapis cezası istendi. Kozan Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan sanıkların bazıları ara kararla tahliye edilip, itiraz üzerine tekrar tutuklandı. Sanıklar, itfaiyeyi geç gelmekle ve yurdun üst katlarına ulaşacak merdiveni olmaması nedeniyle suçladı. Çocukları ölen ve yaralanan aileler ise, o dönemde kendilerini yangının çıktığı yurda, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri tarafından yönlendirildiğini söyledi. Aladağ Belediye Başkanı Mustafa Akgedik ise o dönemde ilçedeki itfaiye teşkilatının yetersiz olduğunu savundu.

Yapılan yargılama sonunda 4 Temmuz 2019'da karar duruşması görüldü. Duruşmada tüm yurt yöneticilerine ceza verildi.

Yurt yöneticilerine verilen cezalar şöyle:

Yurt Müdürü Sanık Cuma Ali Genç 11 yıl 1 ay 10 gün
Dernek başkanı Sanık İsmail Uğur 12 yıl 2 ay 20 gün
Yurt müdür yardımcısı Sanık Mahmut Deniz 10 yıl
Dernek yöneticisi sanıklar 8 yıl 10 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildi.
Kamu görevlisi sanıklar hakkında ölüme sebebiyet olma suçundan beraat kararı verildi, görevi kötüye kullanma suçundan cezalandırılmasına karar verildi.

"Devlet cemaatlere sahip çıktıkça Aladağ gibi onlarca cinayetin sorumlusu olacaktır"

Aladağlı çocukların ailelerinin avukatlığını yapan Sosyal Haklar Derneği'nden 4. yılda açıklama yapıldı.

Açıklamada, "Devlet, çocukların yaşamlarına, fiziksel ve ruhsal bütünlüklerine kast eden, denetimsiz bıraktığı cemaat yuvalarına sahip çıkmaya devam ettiği sürece Aladağ ve Aladağ gibi onlarca sosyal cinayetin sorumlusu olmaya devam edecektir" denildi.

Sosyal Haklar Derneği'nin açıklaması şöyle:
"Tam 4 yıl önce bugün Aladağ'da sadece okuyabilmek için mecbur bırakıldıkları Süleymancı cemaate ait kaçak yurtta 11'i kız çocuğu olmak üzere 12 kişi yanarak can verdi. Bugün, Aladağ'da ölen kız çocukları nezdinde eğitim hakkının yakılmasının yıl dönümüdür.

Yolun ve toplu ulaşımın dahi olmadığı dağ köyünden okula gitme imkânları olmayan çocukların aileleri, İlçe Milli Eğitim Müdürü tarafından Süleymancı cemaatin yurduna yönlendirildi. Kamu otoritesi, yoksul öğrencileri devlet kapısı yerine cemaat yuvalarına mecbur etti.
1972 yılında faaliyete geçen kaçak yurtta öğrenciler, sistematik ihmaller sonucunda hayatlarını kaybetti. 44 yıl boyunca elektrik ekipmanlarının değişmediği, denetimin yapılmadığı yurtta kalan çocuklar, bulaşıkları yıkadıklarını, dahası sudan elektrik çarptığını söylediler.
Devlet, öğrencilerin, kendi eliyle mecbur bıraktığı ve kamusal denetimlerini mevzuata uygun şekilde yapmadığı cemaat yurdunda dışarı çıkmamaları için kapı kulpları sökülmüş odalarda yanarak can vermelerine göz yumdu. Bu bir sosyal cinayettir. Bu katliamın sorumlusu, AKP iktidarı döneminde devlet yurdu yapımının durma aşamasına gelmesiyle ve cemaatlerin ülkenin her köşesinde birer eğitim kurumu olarak kendilerine yer edinebilmelerinin önünün açılmasıyla devlet-cemaat ortaklığıdır.
Savcılık, henüz soruşturma aşamasında kaçak yurdun yıkılmasına olanak vermiş ve devlet-cemaat kirli ortaklığı içinde açık açık delil karartmıştır. Aladağ'da yoksulluğu istismar edilen çocukların hesabının sorulmaması için her yola tevessül edilmiştir.
AKP iktidarı ile eğitimde, neoliberal politikalar aracılığıyla temel politika olarak özel eğitim kurumlarının önünün açılması, sosyal devletin eğitim alanındaki sorumluluklarının piyasaya ve özellikle de cemaatlere devredilmesi ilke olarak benimsenmiştir.

Dar gelirli ve yoksul öğrencilere devlet kapısı yerine cemaat yuvaları adres olarak gösterilmiştir. 29.11.2016’da bir elektrik kontağı sonucunda başlayan yangın, 11 kız çocuğunun ve hayallerinin sonu olmuş, geriye gözü yaşlı aileler ve küle dönmüş bir eğitim sistemi bırakmıştır. Yanan çocukların bedenleri henüz teşhis dahi edilmemişken binanın alt katında bulunan otuz beş kilo hayvan etini talep eden yurt yetkililerinden bildiğimiz Süleymancı cemaat, bugün de yurtlarında çocukları göz göre göre istismara maruz bırakmaktadır. Devlet, çocukların yaşamlarına, fiziksel ve ruhsal bütünlüklerine kast eden, denetimsiz bıraktığı cemaat yuvalarına sahip çıkmaya devam ettiği sürece Aladağ ve Aladağ gibi onlarca sosyal cinayetin sorumlusu olmaya devam edecektir."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları