loading
close
SON DAKİKALAR

'Altımız çürük, üstümüz çarpık; büyük depremde İstanbul ‘Nekropolis’ olabilir’

'Altımız çürük, üstümüz çarpık; büyük depremde İstanbul ‘Nekropolis’ olabilir’
Tarih: 18.08.2017 - 11:18
Kategori: Şehir

Kentbilimci Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, 17 Ağustos 1999 Körfez depreminin yıldönümü dolyısıyla yazılı bir açıklamada bulundu.

Uluslararası Mimarlık Akademisi Bölge Başkanı ve Yüksek Mühendis Mimar Kentbilimci Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, 17 Ağustos 1999 Körfez depreminin yıldönümü dolyısıyla yazılı bir açıklamada bulundu. İstanbul’da büyük ve doğru projelerin bir kısmının yer seçimi yanlış yapıldığını belirten Alp, "Kalan son ekolojik denge unsurumuz kuzey ormanlarımız 3. Köprü, 3. Havalimanı, ve bunların getireceği betonlaşma ile risk altına alınırken çevresel ve kentsel etkileri muhtemelen ‘katastrofik’ olması olası ‘Kanal Istanbul’ projesinde ısrar devam ediyor. Istanbul gibi dengeleri şaşmış, doğası ve tarihi kemirilmiş bir hormonlu kent bütününde çevreye bu kadar büyük ölçekte müdahale etmenin neticesi facia olabilecektir." dedi.

Ahmet Vefik Alp'in söz konusu yazısı şu şekilde:

"Yanlışlar aynen devam ediyor.

Istanbul’da büyük ve doğru projelerin bir kısmının yer seçimi yanlış yapıldı, kalan son ekolojik denge unsurumuz kuzey ormanlarımız 3. Köprü, 3. Havalimanı, ve bunların getireceği betonlaşma ile risk altına alınırken çevresel ve kentsel etkileri muhtemelen ‘katastrofik’ olması olası ‘Kanal Istanbul’ projesinde ısrar devam ediyor. Istanbul gibi dengeleri şaşmış, doğası ve tarihi kemirilmiş bir hormonlu kent bütününde çevreye bu kadar büyük ölçekte müdahale etmenin neticesi facia olabilecektir.

İstanbul’u önce gecekondular, sonra ‘gündüzkondular’ bitirdi…!

1950 lerden sonra başlayan ‘kırdan kente göç ‘ furyası ile Istanbul ‘un nüfusu logaritmik artmış, çarpık ve çürük, kanserli yapılaşma güzelim kenti dört bir tarafından kuşaklamıştı. Son 10 yıldır ise her boş alana ayrıcalıklı imar izni veren İdareler tarafından Istanbul bir kez daha içten katledildi. Hafriyat kamyonları yolları terörize ederken yağmuru emecek toprak yüzeyi neredeyse kalmadı.

Mimarlık, şehircilik bir kültürdür….

‘Bir toplumun ulaştığı medeniyet çizgisi şehirlerinin görüntüsü ile orantılır. Ülkedeki ekonomik, ahlaki, siyasi ve benzeri yozlaşmalar şehirlere çarpık ve çürük bir yapılaşma, sağlıksız bir doku olarak yansır.

Ege kıyılarımızın doğa ve tarih harikası turistik tatil yöreleri de benzer bir kaderi paylaştı. Bal tutan parmağını yalar anlayışı ile hareket eden yatırımcı ile bunların önünü açan bedbaht yönetimler buraları katletti. Başta Kuşadası ve Didim geliyor. Yılda 600 mega turist gemisi yanaşan baba memleketim Kuşadası’na bu yıl sadece orta ve küçük ölçek 150 gemi gelecek. Kimdir bu işlerin sorumluları..?

‘Büyük Deprem’de Istanbul ‘Nekropolis’ olur birkaç dakika da..!

1 saatlik şiddetli yağmur’un bu şehr-i muhteşem’i nasıl felç ettiğini, oluşan kargaşayı dehşetle izlerken Deprem ‘i düşlündüm. Beklenen deprem olursa Istanbul ‘Nekropolis’ olur biliyomusunuz. Nekropolis ‘Ölüler Şehri’ demek maalesef !"

Vişne Haber Ajansı

 

ETİKETLER : türkiye gerçeği, vişne haber ajans, vişne ajans, istanbul gerçeği, türkiye haberleri, son dakika haberler, istanbul haberleri, sondakika, Uluslararası Mimarlık Akademisi Bölge Başkanı ve Yüksek Mühendis Mimar Kentbilimci Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, 17 Ağustos 1999 Körfez depreminin yıldönümü dolyısıyla yazılı bir açıklamada bulundu. İstanbul’da büyük ve doğru projelerin bir kısmının yer seçimi yanlış yapıldığını belirten Alp, "Kalan son ekolojik denge unsurumuz kuzey ormanlarımız 3. Köprü, 3. Havalimanı, ve bunların getireceği betonlaşma ile risk altına alınırken çevresel ve kentsel etkileri muhtemelen ‘katastrofik’ olması olası ‘Kanal Istanbul’ projesinde ısrar devam ediyor. Istanbul gibi dengeleri şaşmış, doğası ve tarihi kemirilmiş bir hormonlu kent bütününde çevreye bu kadar büyük ölçekte müdahale etmenin neticesi facia olabilecektir." dedi. Ahmet Vefik Alp'in söz konusu yazısı şu şekilde: "Yanlışlar aynen devam ediyor. Istanbul’da büyük ve doğru projelerin bir kısmının yer seçimi yanlış yapıldı, kalan son ekolojik denge unsurumuz kuzey ormanlarımız 3. Köprü, 3. Havalimanı, ve bunların getireceği betonlaşma ile risk altına alınırken çevresel ve kentsel etkileri muhtemelen ‘katastrofik’ olması olası ‘Kanal Istanbul’ projesinde ısrar devam ediyor. Istanbul gibi dengeleri şaşmış, doğası ve tarihi kemirilmiş bir hormonlu kent bütününde çevreye bu kadar büyük ölçekte müdahale etmenin neticesi facia olabilecektir. Istanbul’u önce gecekondular, sonra ‘gündüzkondular’ bitirdi…! 1950 lerden sonra başlayan ‘kırdan kente göç ‘ furyası ile Istanbul ‘un nüfusu logaritmik artmış, çarpık ve çürük, kanserli yapılaşma güzelim kenti dört bir tarafından kuşaklamıştı. Son 10 yıldır ise her boş alana ayrıcalıklı imar izni veren İdareler tarafından Istanbul bir kez daha içten katledildi. Hafriyat kamyonları yolları terörize ederken yağmuru emecek toprak yüzeyi neredeyse kalmadı. Mimarlık, şehircilik bir kültürdür…. ‘Bir toplumun ulaştığı medeniyet çizgisi şehirlerinin görüntüsü ile orantılır. Ülkedeki ekonomik, ahlaki, siyasi ve benzeri yozlaşmalar şehirlere çarpık ve çürük bir yapılaşma, sağlıksız bir doku olarak yansır. Ege kıyılarımızın doğa ve tarih harikası turistik tatil yöreleri de benzer bir kaderi paylaştı. Bal tutan parmağını yalar anlayışı ile hareket eden yatırımcı ile bunların önünü açan bedbaht yönetimler buraları katletti. Başta Kuşadası ve Didim geliyor. Yılda 600 mega turist gemisi yanaşan baba memleketim Kuşadası’na bu yıl sadece orta ve küçük ölçek 150 gemi gelecek. Kimdir bu işlerin sorumluları..? ‘Büyük Deprem’de Istanbul ‘Nekropolis’ olur birkaç dakika da..! 1 saatlik şiddetli yağmur’un bu şehr-i muhteşem’i nasıl felç ettiğini, oluşan kargaşayı dehşetle izlerken Deprem ‘i düşlündüm. Beklenen deprem olursa Istanbul ‘Nekropolis’ olur biliyomusunuz. Nekropolis ‘Ölüler Şehri’ demek maalesef !"

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları