loading
close
SON DAKİKALAR

Aşık Mahzuni Şerif’in aramızdan ayrılışının üzerinden 19 yıl geçti

Aşık Mahzuni Şerif’in aramızdan ayrılışının üzerinden 19 yıl geçti
Tarih: 17.05.2021 - 07:05
Kategori: Gündem

Bugün halk ozanlığı geleneğinde önemli bir kilometre taşı olan Aşık Mahzuni Şerif’in ölümünün 19. yıl dönümü.

Halk tarafından sevilen, plakları satış rekorları kıran, konserleri miting havasında gerçekleşen, asıl adı Şerif Çırık olan Mahzuni Şerif, 17 Kasım 1939’da Kahramanmaraş'ın Afşin ilçesine bağlı Berçenek Köyü'nde dünyaya geldi.

Alembey köyündeki Lütfi Mehmet Efendi Medresesi’nda Kur’an eğitimi alarak okula eğitim hayatına başlamışken köylerine ilkokulun yapılmasıyla medrese eğitimini bırakarak ilkokula başladı. 1955 yılında, sonradan Ankara'ya nakledilen Mersin Astsubay Okulu'na kaydoldu. 1959’da okulu bitirerek ordonat tekniker sınıfına ayrılarak Ankara Ordonat Tekniker Okulu’da eğitim almaya başladı. Burada okurken yapılan bir arama sonucu çantasında Alevi-Bektaşi ozanlarının şiirleri ve Marksizm ile ilgili kitaplar çıkmasıyla okuldan kaçtı ve bir daha geri dönmedi. 1961’da Kuleli Askerî Lisesi’nde gitti fakat maddi zorluklardan ötürü eğitimini yarıda bıraktı.

1964’te ilk plağı ile müzik piyasasına girdi. İlk plağına bir sevda türküsü okumasına karşın Mahzuni asıl çıkışını Alevi deyişleriyle yaptı. Mahzuni Şerif’in "İşte Gidiyorum Çeşmi Siya hım", "Seher Vakti Elinize", "Beni Yücelerden Seyreden Dilber", "Gidiyorum Kara Gözlüm Ağlama", "Bitmez Tükenmez Geceler" gibi çok sayıda eseri onlarca sanatçı tarafından seslendirildi.

400'den fazla plağı ve 50 kasedi bulunan Aşık Mahzuni Şerif, 1989-1991 yılları arasında Halk Ozanları Federasyonu tarafından Dünya'nın en büyük 3 ozanı arasında gösterildi.

2001 yılında, "Elhamdülillah Kızılbaş'ım ve laikim. Ben değil, yedi sülalem Kızılbaştır. Bir suç varsa o da dedemdedir" dediği için, DGM tarafından aleyhinde dava açıldı.

Kalp ve solunum yetmezliği nedeniyle tedavi gören Mahzuni Şerif, 17 Mayıs 2002’de Köln’de yaşamını yitirdi. Aşık Mahzuni Şerif, vasiyeti üzerine Hacıbektaş’ta toprağa verildi.

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları