Aydın İleri: Örgütlü kötülüğe karşı yanımda olan herkese teşekkür ediyorum

31 Mart yerel seçimlerinde CHP’den AKP’ye geçen Bergama Belediyesi’nde Bergama Araştırmaları Kütüphanesi’nde görev yaparken depoya sürülen ve daha sonra işine son verilen Aydın İleri, "Hukuk, adalet, emek mücadelesi, eşitlik ve barış mücadelesi hep sürecek" dedi.

Aydın İleri, yaptığı açıklamada, "Bergama benim evim. 15 yıl önce bu topraklarda evlendim. Kayyumun belediye ile birlikte maden sahası yaparak yok etmeye çalıştığı köy benim köyüm. O davanın da davacılarindanım. Hep burada olacağım" dedi.

Aydın İleri'nin açıklaması şöyle:

"42 yaşındayım hiçbir kötülüğe papuç bırakmadım bu örgütlü kötülük bana çocuk oyuncağı gelir.

Gülsuyu'nda öğrendim faşizme ve çetelere karşı direnmeyi.

Gecekondular evimdi, kitap klüpleri, Halkevleri, Toplumsal Araştırmalar Vakfı, Özgürlük Dayanışma, Toplum Gönüllüleri Vakfı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, benim okulum, öğretmenim oldu.

Prof. Dr. Türkan Saylan'ın elinden su içtim. Kadıköy'de doğdum büyüdüm, Maltepe'de, Kartal'da genç oldum. 15 yaşında tanıdım Çetin Uygur'u, Melih Pekdemir'i...
Eğit-Sen/Eğitim-Sen'li öğretmenler hazırladı beni üniversiteye.
Niyazi Yasar, İlknur Birol, Yıldırım Kaya, Alaattin Dinçer, öğretmenim yoldaşım oldu.
Sezai Sarıoğlu gazetecilikten ve şiirden hocamdır.
Fatih Erdoğan'dan öğrendim çocuk edebiyatını, Meral Alpay Senöz kütüphanecilik hocamdır. Mustafa Ruhi Şirin ile aynı çocuk ödevinde küme arkadaşı oldum. Kadir Aydemir ile Yitik Ülke vatandaşıyız.
BirGün'de yazmak mutluluktur benim için.

Üniversitede Devrimci Gençlik ruhuyla meydanları zaptettik Beyazıt'ta.

Gezi'de kütüphane kuran çocuklardık imeceyle, umutla ...

Soma'da madenci çocuklarıyla kitapları, umudu paylaştık, Kırşehir'de Gül Kitabevinde ateşe verilen kitapları soğuttuk umutla. Dayanışma bizim işimiz. Dikili bir zeytin ağacım var. Bir de geleceğim umudum oğlum. Berkin, Ali İsmail, Hasan Ferit kardeşim.

Parşömenin ve Metin Altıok'un doğduğu kadim kente 4 yıl kütüphanecilik yaptım.

Kimseden hiçbir kötülük organizasyonundan korkmuyorum.

3 Ekim 2016'da Bergama Belediyesine onurumla geldim 31 Aralık 2019 günü de onurumla, şerefimle Bergama'ya kattıklarımla, Bergama'dan öğrendiklerimle, kazandığım dostlarımla, birlikte yürüdüğüm güzel insanlardan ogrendiklerimle başım dik yeni bir sürece başlarım.

Organize, örgütlü kötülüğe karşı yanımda olan herkese teşekkür ediyorum.
Koltuklar kimseye baki değil.
Hukuk, adalet, emek mücadelesi, eşitlik ve barış mücadelesi hep sürecek.

31 Mart sonrası ilçemizde yaşananlar ülkenin ritüel süreci. AKP+MHP yönetimin bizlere yaşattığı sıradan şeyler.
Mücadeleye her zaman varım hazırım.
Buradan farketmeden kırdığım gönüller, canlar varsa affedin.
Bergama benim evim. 15 yıl önce bu topraklarda evlendim. Kayyumun belediye ile birlikte maden sahası yaparak yok etmeye çalıştığı köy benim köyüm. O davanın da davacılarindanım. Hep burada olacağım.
Davalarım devam ediyor.

Ülkemin her yanında AKP+MHP zulmüne karşı direnen emek hareketine, kadın hareketine, gençlik hareketine, çevre hareketine, barış mücadelesine, yaşam hakkını savunanlara selam olsun.

Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz...
Yarınlar bizim. Biz kazanacağız... Umudu çoğaltalım.