Bakan yazıcı yine saf değiştirdi

Tarih: 11.02.2012 - 23:22

Kategori: Siyaset

Dün "Cumhurbaşkanı Gül haklı" diyerek AK Parti'deki çatlak seslere katılan Yazıcı, bugün "Yasanın arkasındayız, farklı düşüncemiz yok" sözleriyle saf değiştirdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, önceki gün Cumhurbaşkanı Gül'ün veto ettiği şike yasasını aynen Köşk'e geri göndermeyi düşündüklerini söyledi. Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ise dün Akşam Gazetesi'ne Canikli ile aynı fikirde olmadığını belirterek 'Cumhurbaşkanı haklı' demişt,. Bakan Yazıcı, bugün gazetecilerin sorularına ise 'Partim nasıl davranıyorsa ben de öyle davranacağım. Artık bunun arkasında başka bir şey aramayın' yanıtını verdi.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı dün Akşam Gazetesi'nden Çiğdem Toker'e yaptığı açıklamada Canikli'nin 'Yasayı aynen Köşk'e göndermekten yanayız' fikriyle mutabık olmadığını söyledi.

Tam tersine Gül'ün 'Şike Yasası' olarak anılan kanunu veto gerekçelerini isabetli bulan Yazıcı, bu görüşünü 'Cumhurbaşkanı haklı' diye yansıttı. Yazıcı Ak Parti Grubu'ndan farklı olarak 'İnatlaşmak olmaz. Zıtlaşma lüksümüz yok. Oturulup konuşulması lazım' dedi.

Bakan Yazıcı'nın açıklamaları şöyle:

'Bir kere biz, şikenin çok kötü bir suç olduğunu yeterince iyi biliyor muyuz, emin değilim. Kulüpler başarılı oldukları zaman, Avrupa Kupaları'na gidiyorlar. Orada da başarılı olduklarında, UEFA'dan para alıyorlar mı, alıyorlar. Federasyon'dan alıyorlar mı, alıyorlar. Şike denen fiil, bu sonuçları yani birilerinin parasının bir yerlere gitmesini etkiliyorsa bu suça buradan bakmak lazım.'

Cezaların ölçülü olması gereğine katıldığını belirten Yazıcı şu ifadeleri kullandı:

'Tamam, elbette kimseyi 'asalım keselim' gibi bir durum olmasın. Ama ceza da fiille mütenasip olsun. Rüşvet, irtikap için ne öngörmüşseniz, bu da ona benzer bir fiil olması nedeniyle, bunlara ilişkin cezalara yaklaşık bir ceza olması lazım. Çünkü bu toplumun şikeden arınması lazım.'

Yazıcı, 'Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un 'seyirden yasaklanma' başlıklı, 18. maddesine dikkat çekiyor.

İddianamenin kamuoyuna yansımasıyla birlikte çıkan tartışmayı 'özellikle ajite etmek' diye niteleyen Yazıcı, 'Böyle yangından mal kaçırır gibi, herkes karakola gidecek, yöneticiyken şuraya giremeyecek diye paniklemenin yeri yok' diyor.

Ve hukuk tekniği açısından bu sözlerini şöyle açıyor:

'Dün gece bu maddeyi iki kere okudum. Bir kere, seyirden yasaklama mahkemenin kurduğu hükümle bağlantılı olarak düzenlenmiş. Yani önce bir karar çıkması lazım. Öte yandan sadece şike değil; kanunda işaret edilen bütün suçları kapsıyor. Ve 'eğer takipsizlik kararı verilirse seyirden yasaklama kaldırılır' diyor. Bir kere daha iddianame mahkemeye yeni gönderildi. Bakalım mahkeme ne diyecek? Davayı kabul edecekse bile mutlaka bir tensip zaptı yazacak.'

Yazıcı, 'Sayın Canikli, dünkü grup eğilimini, Sayın Başbakan'la görüşerek açıklamış olabilir mi?' sorusuna şu yanıtı verdi:

'Onu bilemem. Ama ben birilerini rahatsız edecek olsa da kendi özgür irademle düşüncelerimi açıklıyorum.'

Bakan Yazıcı'ya bugün TÜRK-İŞ Genel Kurulu'ndan çıkarken dünkü açıklamaları soruldu. Bakan şu yanıtı verdi:

'Partim nasıl davranıyorsa ben de öyle davranacağım. Artık bunun arkasında başka bir şey aramayın. Yasanın arkasındayız. Genel Kurul'da hepimiz destek vereceğiz. Farklı düşüncemiz yok.'

TÜRK-İŞ Genel Kurulu'na katılan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da yasaya destek vereceğini açıkladı.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Şike Yasası" olarak adlandırılan Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Yasa ile ilgili olarak, "Konu şu anda Adalet Komisyonu’nda görüşülüyor sonra Genel Kurul’da görüşülecek. AK Parti içerisinde sıkıntı söz konusu değil. Bu yöndeki haberleri birilerinin temennisi olarak görüyorum" dedi.

Bir gazetecinin "Şike yasası olarak adlandırılan düzenlemenin bilek güreşine neden olduğu yorumları var" şeklindeki sözleri üzerine Bozdağ, şunları kaydetti:

"Sayın Cumhurbaşkanı’nın, Meclis’in kabul ettiği bir yasayı bir daha görüşülmek üzere Meclis’e göndermesi onun hakkıdır, takdir yetkisidir. Takdir yetkisini kullanmıştır. Parlamento da geri gönderilen yasaları ya tekrar görüşme gündemine almaz, ya değiştirerek kabul eder ya da aynen iade eder. Bu parlamentonun yetkisi ve takdirindedir. Parlamento veya Cumhurbaşkanı yetkilerini, takdir haklarını kullandıkları zaman bunu restleşme olarak değerlendirmek fevkalade yanlış olur. Çünkü Cumhurbaşkanı ve parlamento yetkisini kullanıyor. Bunlar anayasanın verdiği yetkilerdir, anayasaya uygun olarak kullanılan yetkiler. Konu şu anda Adalet Komisyonu’nda görüşülüyor sonra Genel Kurulda görüşülecek. AK Parti içerisinde sıkıntı söz konusu değil. Bu yöndeki haberleri birilerinin temennisi olarak görüyorum."

Bozdağ, "kişisel görüşünün ne olduğunun" sorulması üzerine de konu üzerinde partilerin uzlaştığını ve anlaştığını belirtti.

Şike ile ilgili suçun cezasının ağırlığı konusundaki kamuoyunda ihtilaf bulunmadığını ifade eden Bozdağ, "Bütün partiler, medya, herkes cezanın ağırlığı konusunda ittifak halindedir. Cezanın düşürülmesi konusunda da ittifak

halindedir. Cezanın düşürülme miktarında farklı kesimlerde farklı değerlendirmeler yapılıyor. Meclis’te grubu bulunan siyasi partilerin anlaştığı bir konudur, hepsinin kabulüyle ortaya çıkmış bir konudur. Büyük bir konsensüsün ortaya çıktığı bir konudur, önemli bir durumdur. Ben bu önemli duruma katkı vereceğim" dedi.