loading
close
SON DAKİKALAR

Birleşik Metal-İş: Mücadele etmeye devam edeceğiz!

Birleşik Metal-İş: Mücadele etmeye devam edeceğiz!
Tarih: 09.06.2016 - 13:02
Kategori: Sendika

Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Temsilciler Kurulu; 4 Haziran 2016 tarihinde Gönen Kemal Türkler Eğitim ve Tatil tesislerinde toplandı.

Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Temsilciler Kurulu; 4 Haziran 2016 tarihinde Gönen Kemal Türkler Eğitim ve Tatil tesislerinde toplandı. Kurul Zafer Aydın ve Melih Biçer tarafından hazırlanan Birleşik Metal-İş Sendikası ve DİSK’in tarihinde mihenk taşı olan KAVEL direnişinin belgesel gösterimi ile başladı. Ardından İSİG başlığı altında “Çalışma Hayatının Meçhul Yüzü: Meslek Hastalıkları” başlığındaki sunum Dr. Arif Müezzinoğlu tarafından yapıldı. Genel Başkan Adnan Serdaroğlu’nun açılış konuşmasının ardından söz alan temsilciler ülkede ve dünyada
meydana gelen siyasi gelişmeleri değerlendirildi. İşçi sınıfını ve sendikaların içinde bulunduğu durumu, kazanılmış haklarımıza yönelik sermaye ve hükümetin saldırılarını değerlendirdi ve sonuç bildirisini kamuoyuyla paylaşma kararı aldı.

Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Temsilciler Kurulu Sonuç Bildirgesi:

AKP Hükümetinin emek düşmanı politikaları hız kesmeden devam ediyor. Art arda sermayenin
çıkarları doğrultusunda yasalar meclis gündemine getiriliyor. Kiralık işçilik Cumhurbaşkanı
tarafından jet hızıyla onaylanarak yasalaştı. İşkur’a bağlı işçi çalıştırmanın süresi uzatılarak
fabrikalarda yeni bir güvencesiz işçi topluluğu oluşturuldu. Yıllık izinlerin patronların
inisiyatifine göre bölünebilmesinin önü açıldı. Kıdem tazminatının fona geçirilerek tasfiyesinde
hazırlıklar son aşamaya geldi. Biz işçilerin cebinden patronların cebine doğrudan kaynak
aktarımı anlamına gelen zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi sıraya alındı. İş Mahkemeleri
Kanunu’nda değişiklik yapılarak işçilerin neredeyse dava açma hakkını elinden alacak yeni bir
yasa hazırlığı yapıldı.

Biz, geçmişten bugüne yasalarla dize getirilen bir sendika olmadık. Sermayenin ve iktidarın bu
saldırıları karşısında mücadeleden geri durmayacağız. Kiralık işçiliğin örgütlü olduğumuz
fabrikalarda uygulanmasına izin vermeyeceğiz. Kıdem tazminatının değişik modeller adı
altında gasp edilmesine karşı üretimden gelen gücümüzü kullanmaktan çekinmeyeceğiz.
Genel Temsilciler Kurulumuz, işkolu ayrımı gözetmeksizin AKP Hükümetinin emek düşmanı
politikaları karşısında tüm işçileri birlikte mücadele etmeye çağırmaktadır.

***
Metal işçileri sendikamızda örgütlenmeye devam ediyor. Bir önceki Genel Temsilciler
Kurulumuzdan bu yana ilk kez toplu iş sözleşmesi imzalanan fabrikalarda seçilen onlarca
temsilci arkadaşımız aramıza katıldı. Ve bir o kadarı da sendikamızda örgütlenmek için
mücadelesini sürdürüyor. Bu mücadelede işten atılan 17 Tor Demir işçisi 13 gündür fabrika
önünde direnişte. Aynı şekilde Eskişehir NSK Armatür (Öznur Pres) fabrikasında
sendikalaştıkları için işten çıkarılan iki kardeşimizin işyeri önündeki direnişi 65. gününü
doldurdu. Genel Temsilciler Kurulumuz, direnişte olan işçi kardeşlerimizi selamlamakta,
mücadelenin başarıya ulaşması için gerekli dayanışmayı yükselteceğini ifade etmektedir.

***
Oyak Renault işçilerinin özgür bir sendikal düzen için mücadelesi devam ediyor. Geçtiğimiz aylarda
MESS ve sarı sendikanın, arkalarına hükümeti alarak yaptığı büyük saldırıya rağmen Renault
işçileri teslim olmadı. Oyak Renault işçilerinin Anayasadan ve ILO sözleşmelerinden kaynaklanan
temel sendika seçme hakkını kullanabilmesi için mücadeleyi yükseltmek hepimizin görevidir. Oyak
Renault işçilerinin mücadelesindeki başarısı aynı zamanda metal işçilerinin sarı sendika zincirinden
kurtuluşu için atılan önemli bir adım olacaktır. Kurulumuz, yürütülen mücadelede Oyak Renault
işçilerinin yanında olacağını bir kez daha ifade etmektedir.

***
Sendikamızın geçtiğimiz yıl MESS’e karşı yürüttüğü büyük mücadele, grev ertelemesine ve
yasaklamasına rağmen elde edilen kazanımlarla işçi sınıfı tarihine şimdiden altın harflerle yazıldı.
2015 MESS grevimiz yeni bir dönemi başlattı. Şimdi MESS’den ayrılan işletmelerin kurduğu yeni bir
işveren sendikası var ve böylece metal işkolunda MESS tekeli kırılmış oldu.
Bu yıl toplu iş sözleşmelerimiz 20’ye yakın işletmede başarıyla sonuçlandı. Yine bu yıl yeni işveren
sendikası EMİS ile sözleşme süreci başlayacak. 2017 yılında ise MESS ile yeni dönem grup toplu iş
sözleşmesi başlayacak. MESS ve EMİS üyesi işletmelerin dışında birçok işletmede de tek tek toplu iş
sözleşmesi mücadelesi yaşanacak. Bu zorlu süreçte, toplu iş sözleşmelerimiz için yürüteceğimiz
mücadeleye hazırlanıyoruz. Genel Temsilciler Kurulumuz, metal işçilerinin kazanımlarının
ilerlemesi için kararlılığını ifade etmekte, mücadeleye hazır olduğunun altını çizmektedir.

***
Konfederasyonumuz DİSK’in içinde bulunduğu örgütsüzlük durumu ve sınıf içindeki etkisizliği
kabul edilemez. DİSK’in bu durumdan çıkarmak sendikamızın ve biz metal işçilerinin güncel olduğu
kadar tarihsel görevidir.
Sendikamız tüm dışlamalara karşın, kuruluş ilkelerinden en ufak bir taviz vermeden, DİSK içindeki
mücadelesini sürdürecektir. DİSK, Birleşik Metal-İş olmadan, Birleşik Metal-İş de DİSK olmadan
düşünülemez. Genel Temsilciler Kurulumuz, demokratik sınıf ve kitle sendikacılığına sahip çıkarak
DİSK’in yeniden ayakları üzerinde doğrulması için üzerine düşen görevi yerine getirecek, DİSK’e
giderek hakim olan sınıfsız siyaset, kitlesiz sendikacılık anlayışına son vermek için mücadele
edecektir.DİSK Genel kurulunda metal işçilerine ve onursal genel başkanımız Kemal Türkler’e, sınıf
ve kitle sendikacılığı ilkelerini yok sayıp metal işçilerinin sendikasına ve onların mücadele
geleneğine hakaret eden DİSK yönetim kurulu, kamuoyu önünde özeleştiri yapmalı ve özür
dilemelidir.

***
Sermayenin saldırıları sadece ülkemizde değil tüm dünyada işçi sınıfını tehdit ediyor. Sendikalar
güç kaybederken, işçi sınıfının tarihsel kazanımları tek tek ellerinden alınmaya çalışılıyor. Emekçi
halklar etnik kimlik, din ve mezhep üzerinden ayrıştırılarak birbirlerine düşman haline getiriliyor.
Bu düşmanlık üzerinden ortaya çıkan terör örgütleri halkları tehdit ediyor. Ortadoğu’yu kan gölüne
çeviren emperyalist politikalar halkları derinden etkiliyor. Ülkelerinden, evlerinden göçe zorlanan
insanlar, yoksullukla ve ölümlerle yüzyüze bırakılıyor. Savaşın ağır yükü en çok kadınları ve
çocukları vuruyor. Bu politikalar toplumların bilincinde kapanmayacak yaralar açıyor.
AKP hükümetinin uzun süredir kamuoyuna “barış süreci“ diye pazarladığı politikanın gerçek yüzü
ortaya çıktı. Susmuş olan silahlar tekrar çekildi ve her gün şehit haberleri gelir oldu. Yoksulların ve
emekçi ailelerin ocaklarına ateş düşüren savaş politikaları işçi sınıfının politikası değildir. Emekçi
halklar; etnik kimlik, din ve mezhep savaşlarına değil, her geçen gün temel haklarımızı biraz daha
gasp eden sermaye karşı emek eksenli mücadeleye ihtiyaç duymaktadır.

Bunun yerine, ülkemizde kimlikler üzerinden değil, emek eksenli gasp edilen haklarımızı korumak
ve geliştirmek adına ortak mücadele edilmelidir.

Emekçi ve kadın düşmanı politikalar da canımızı yakmaya devam ediyor. Çocuk tecavüzleri, kadın
cinayetleri dur durak bilmiyor. Patlayan bombalar nedeniyle hiç birimiz kendimizi güvende
hissetmiyoruz. Yargı bağımsızlığını kaybetmiş, anayasa ayaklar altına alınmış durumda. Bizler,
demokratik bir ülke bağımsız yargı, herkesin özgürce taleplerini söyleyeceği, kadınların çocukların
öldürülmeyeceği, tecavüzlerin olmayacağı, grev hakkımız dahil tüm hak arama yollarının sonuna kadar açık olduğu bir ülke için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Vişne Haber Ajansı - Çiçek Güçlü

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları