loading
close
SON DAKİKALAR

Bu metin Hesaplaşma, Kadrolaşma ve Özelleştirme Metnidir

Bu metin Hesaplaşma, Kadrolaşma ve Özelleştirme Metnidir
Tarih: 02.03.2014 - 14:08
Kategori: Siyaset

CHP İzmir Milletvekili ve PM üyesi Prof. Dr. Birgül Ayman Güler görüşülen Tasarı metninin hesaplaşma, kadrolaşma ve özelleşme metni olduğunu ifade etti.

İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler 562 Sıra Sayısı ile görüşülen Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 21 ve 22 inci maddelerinde TBMM Genel Kuruluna hitap etti.

CHP'li Güler görüşülen Tasarı metninin hesaplaşma, kadrolaşma ve özelleşme metni olduğunu ifade etti.

Güler şöyle dedi:

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sıra sayısı 562 olan Yasa Tasarısı'nın 21'nci maddesiyle ilgili söz aldım.

Maddeye ilişkin görüşlerimden önce, elimizdeki metnin, bir hesaplaşma, bir kadrolaşma ve bir özelleştirme metni olduğu değerlendirmemi paylaşmak isterim. Hesaplaşma, malum tabii, resmî metinlerde yazmasa bile cemaatle AKP hesaplaşması; kadrolaşma, 21'inci maddede çok açık olarak göreceğimiz gibi yönetici kadrolarına doğrudan Hükûmetin yönlendirmesi altında kişileri atama; üçüncüsü de, bunu belki murat etmedi Hükûmet ya da hiçbir yerde söylemediği murat etmiş demeyelim, niyet okumayalım ama şimdi sayısı 1.300 civarında olan özel okullara, 4 bin dershanenin kapanmasından sonra yüzde 25'i kadarının eklendiğini düşünürsek mevcut özel okullar kadar özel okulun bu portföye eklenmesi söz konusu, sayı az ama şimdiki özel okulların sayısına kıyasla cemaatlerle bu hesaplaşmanın millî eğitim sistemi üzerinde özelleştirmeyi güçlendirme etkisi yaratacağını söylemek gerekir. Şimdiye kadar, "Yurtlar yetersiz." dedik, "Hayırseverlerle özel sektör var, tamamlarlar." dedi Hükûmet; "Okullar yetersiz." dedik, "Dershaneler var, onlar tamamlar." demişti Hükûmet. Şimdi hem yurtlar hem de okullar üzerinde hem gönüllü sektörün hem özel sektörün yetersiz olduğu ve iyi iş göremediği ortaya çıkmış durumda yani eğitimin gönüllere ve cüzdanlara bırakılamayacağı ortaya çıkmış durumda. Demek ki Türkiye'de millî sektörün sosyal devlet felsefesi temelinde "sosyal eşitlik" adına topyekûn bir reforma ihtiyacı var. Şimdiye kadar, gerçekleştirilmiş olan AKP düzenlemelerinin tümüyle ortadan kaldırılacağını ve Türkiye'nin 21'inci yüzyıla yakışır bir eğitim sistemine kavuşacağını buradan şimdiden müjdelemek gerekir.

Değerli milletvekilleri, 21'inci madde yurt dışı teşkilatını düzenliyor Millî Eğitim Bakanlığının. Şu andaki hüküm bir paragraftan ibaret, orada yalnızca Millî Eğitim Bakanlığının yurt dışında örgütlenebileceği söylenmiş, onun dışında başka hiçbir hüküm getirilmemiş. Herhâlde elimizdeki metinde iyi maddelerden biri budur, yurt dışı teşkilatına ilişkin en temel ilkelerin yasaya konmuş olması iyidir. Burada bir paragrafa yapılan 4 yeni paragraf eklemesiyle yurt dışı teşkilatında sürekli görevlendirilecek olanların en az bir yıl Millî Eğitim Bakanlığı veya üniversitelerde çalışma zorunluluğu var ve ülkenin resmî dilini bilme ya da Almanca, Fransızca, İngilizce dillerinden birini bilme zorunluluğu var. Bunlar doğru düşünülmüş mekanizmalar. Ancak, 3'üncü maddede o ülkede eğitim almış olanlar eğer o ülkede Türkçenin lehçeleri konuşuluyorsa o ülkede görev yapacak olanlar ve şu anda Millî Eğitim Bakanlığında üst kademe görevleri üstlenenler için hizmet süresi ve dil şartı aranmayacağı belirtiliyor. Öyle anlaşılıyor ki dil eğitimi bakımından dezavantajlı kalmış olabilecek üst kademe yöneticilerine yurt dışı görev olanağı açabilmek için böyle bir düzenleme öngörülmüş. Bir yanıyla eğer çok sınırlı uygulanacaksa kabul edilebilir ama genel olarak liyakat ilkelerine uygun olmayan, aynı işe farklı özellik talep eden bir düzenleme olması nedeniyle hukuken doğru olmayan bir düzenleme olduğunu belirtmek isterim.

Burada yine iyi bir düzenleme söz konusu. O da şudur ki yabancı ülkelerde o ülkenin vatandaşı olan ya da orada süresiz oturma ve çalışma iznine sahip olan Türk vatandaşlarına mahallinden istihdam olanağı getirilmiş, burada da bunun ilkeleri düzenlenmiş. Yurt dışında okullarımızda istihdam sorunlarını halledeceği ve yurt dışı teşkilatının sorunlarını halledeceği için yerinde bir madde olduğu kanısındayım.

Saygılar sunarım.

Birgül Ayman Güler'in 22 inci madde görüşmelerindeki konuşması.

Okul müdürü, müdür yardımcısı, müsteşar dışındaki üst düzey yöneticilerin atanmasını düzenleyen Tasarının 22 inci maddesi üzerinde söz alan CHP'li Güler, getirilen düzenleme ile milli eğitimde görevli 60 binin üzerinde yöneticinin görevlerinden alınacağını belirtti. Bunların yerine getirilecekler için hiç bir sınav ya da ölçme değerlendirmenin olmadığını ifade eden Güler Bakanlığın ve okulların siyasallaşacağı tehlikesine işaret etti. Güler konuşmasında şunları söyledi:

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 21'inci madde ne kadar ihtiyaca cevap veriyorsa, 22'nci madde o kadar Türkiye Cumhuriyeti ve millî eğitim sistemi için kötüdür. 652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığı Yasası'nın 37'nci maddesi "atama" başlıklı maddedir ve bu maddede: "Okul ve kurum müdürlerinin yazılı, sözlü müdürlük sınavından sonra hizmet süresi, performans, yeterlilik ölçütlerine göre okul ya da kurum müdürlüğüne atanması öngörülür." Oysa getirdiğiniz değişiklikte okul ve kurum müdürlüklerine atamada "yazılı ve/veya sözlü sınav" koşulunu kaldırıyorsunuz. Bu atamanın dört yılla sınırlanmasını öngörüyorsunuz. Ancak ilkelerin yanı sıra, bölge hizmeti ve rotasyon esasına göre atama uygulamasına da son veriyorsunuz. Bu, çok açık olarak, Türkiye'nin 60 binin üstündeki okulunda okul müdürleri, okul müdür yardımcılarının görevden el çektirilmeleri anlamına geliyor ve yerlerine atanacak olan kişileri hiçbir sınava tabi tutmuyorsunuz. Sınavın dışında hizmet süresi, performans ve yeterlilik ilkelerini de aramıyorsunuz. Hizmette, bölge hizmeti ve rotasyon esasını da kaldırıyorsunuz. Buna göre okul ve kurum müdürlüklerine yapılacak olan kitlesel atamada, ilk elde 40 bin okul müdürlüğüne yapılacak olan atamada hiçbir şarta bağlı kalmaksızın görevlendirme öngörüyorsunuz.

Öğretmen arkadaşlarım bilirler, öğretmen olmayan da okul sıralarından bilir; her okul ayrı bir dünyadır, hele ilköğretim ve ortaöğretim söz konusuysa onun tartışılmaz önderi okul müdürüdür. Siz eğer bu kadar ölçütü ve bu kadar esası yani bu kadar eziyeti başarıyla yerine getirmiş olanların işlerine bir anda buradan çıkarılan bir kanunla son verirseniz okul müdürü, kurum müdüründen itibaren yardımcılarına, hizmetlilerine, öğrencilerine ve ailelerine kadar yansıyacak bir siyasal baskı dalgası yaratmış olacaksınız. Bu, doğru değil, bu, belki Hükûmetin siyasi amaçları itibarıyla doğrudur, onu bilemem ama biz bu kürsüde Hükûmetin çıkarlarını değil -sizler de bizim gibi- ülkenin çıkarlarını düşünmekle yükümlü olanlarız.

Okul ve kurum müdürlerinin yanı sıra bu maddede "proje okulları" diye bir düzenleme öngörülmüş. Buralara yapılacak öğretmen ve yönetici atamalarının tümü doğrudan bakan tarafından yapılacak. Bir süre sonra pek çok okul müdürü bir projeye kendini dayandırmak için muazzam bir çabaya düşecek ve giderek proje okulları amacından da uzaklaşan bir genişlemeye uğrayacak ve bu okulların imtiyazlı öğretmenleri, imtiyazlı okul yöneticileri millî eğitim camiası açısından büyük bir problem alanına dönüşecek.

Burada diğer hükümlere ilişkin herhangi bir şey söylemeyi gerekli görmüyorum. Atama sisteminde okul müdürü, kurum müdürünün yanı sıra hizmet süresi, performans ve yeterlilik sürelerini il millî eğitim müdürü, ilçe millî eğitim müdürü için de kaldırıyorsunuz. Yani millî eğitim camiasının yapı taşı okullar siyasallaşırken, aynı anda, onu yöneten il ve ilçe müdürlükleri, ilçe millî eğitim müdür yardımcılıkları, bütün bunları da aynı şekilde hizmet süresi, performans ve yeterlilik ölçütlerinden bağımsız kılıyorsunuz; bölge hizmeti, rotasyon esasından bağımsız kılıyorsunuz; yalnızca hizmet süresini öngörüyorsunuz. Bu, millî eğitim sisteminin gerçekten çanına ot tıkamaktır, bundan Hükûmet de hiçbir yarar sağlayamayacaktır. Bu maddenin geri çekilmesi Türkiye için son derece önemlidir.

Teşekkür ediyorum.

Prof. Dr. Birgül Ayman Güler
CHP İzmir Milletvekili ve PM üyesi

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları