loading
close
SON DAKİKALAR

Çavuşoğlu ve Dendias'ın basın toplantısında gerilim

Çavuşoğlu ve Dendias'ın basın toplantısında gerilim
Tarih: 16.04.2021 - 09:15
Kategori: Gündem

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile mevkidaşı Dendias'ın düzenliği basın toplantısında gerilim yaşandı.

Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias dün AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü.

Çavuşoğlu-Dendias görüşmesinin ardından iki mevkidaş ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında karşılıklı atışmalar yaşandı.

Çavuşoğlu'nun açıklamaları şöyle: 
"Bugün gerçekleştirme konusunda gösterdiği anlayış için Niko'ya çok teşekkür ediyorum. Türkiye-Yunanistan arasında diyalog kanallarının canlandırılmasın olumlu buluyoruz. Atina'da da hem 62. istişareyi hem de iki bakanlık arasında siyasi istişareler toplantısı gerçekleştirdik. İlişkilerimizin gelişmesi için birlikte çalışmaya devam edeceğiz.

Yunanistan'la sorunların yapıcı diyalog yoluyla çözülebileceğine inanıyoruz. Üçüncü taraflar üzerinden çözüm aramak doğru bir yaklaşım değildir. Özellikle FETÖ, PKK, DHKP-C gibi örgütlerle mücadelemizde daha etkin bir işbirliği görmek arzumuz.

Bugünkü görüşmede ikili ilişkilerimizi tüm boyutlarıyla ele aldı. Bugün ege ve Akdeniz'deki sorunlarımızı da samimi şekilde değerlendirdi. Evet görüş ayrılıklarımız var ama sürecin yeniden başlaması önemli. Doğu Akdeniz'de biz her zaman hakça paylaşımdan yana olduk. O yüzden Recep Tayyip Erdoğan AB'ye birçok öneride bulundu. Bugün Niko'yla da ay sonunda Cenevre'de buluşmak üzere teyitleştik. Herkesin bu toplantıya açık fikirlerle gelmesi önemli. Ticari ve ekonomik ilişkilerimize iki komşu ülke olarak önem veriyoruz.

Uçak seferlerinin başlamasını da önemli buluyoruz ama aynı zamanda sınır kapılarının da açılması ticaret bakımından önemlidir. TIR şoförlerimizin vize konusunda yaşadığı bazı sıkıntılar vardı. Bugün bu konudaki beklentilerimiz, taleplerimizi aktarma imkanımız oldu.

Yasadışı göç konusu hem Türkiye'yi, hem Yunanistan'ı hem de AB'yi ilgilendiren bir sorun. 18 Mart Mutabakatı'nın güncellenmesi konusunda AB ile görüşüyoruz. Bu insani konuda rekabet değil, iyi bir işbirliği alanı olması gerektiğine inanıyoruz.

İkili konuları değerlendirirken hem Türkiye'de hem de Yunanistan'da azınlıklarımız var. Yaşadıkları sorunları da gündemimize getirdik bugün. Biz Türkiye olarak, özellikle AK Parti iktidara geldiğinden bu yana Rum vatandaşlarımızın sorunları konusunda diyalog içinde pek çok olumlu uygulamayı hayata geçirdik. Aynı yapıcı yaklaşımı Batı Trakya Türkleri dahil oradaki soydaşlarımız için bizim de beklememiz gayet doğaldır. Her iki ülkedeki azınlıkların huzur ve refah içinde olması bizlerin de yararınadır, olumlu yansımaları olacaktır.

Ticari ve ekonomik ilişkilerimize iki komşu ülke olarak önem veriyoruz. Atılabilecek adımları ele aldık. Uçak seferlerinin başlamasını önemli buluyoruz, aynı zamanda sınır kapılarının açılması da iki ülke için önemlidir. Tır şoförlerimizin son zamanlarda yaşadığı sıkıntıları bugün Dendias ve heyetine aktarma imkanımız oldu.

Terörle mücadele konusunu da samimi şekilde ele aldık. Terörle mücadele daha etkin bir işbirliği görmek istiyoruz. Yasa dışı göç konusu hem Yunanistan'ın hem de Avrupa'yı ilgilendiren sorun. Bu sorun önümüzdeki yıllarda da devam edecek gibi görülüyor.

Yunanistan'daki kültürel mirasımızın korunmasına büyük önem veriyoruz ve Osmanlı eserlerinin restorasyonuna hazırız. Niko Dendias çok sayıda eserin restorasyonu konusunda adımlar atıldığını söyledi. Bizde de Rum Ortodoks eserleri var. Bu eserlerin restorasyonu konusunda işbirliği yapabiliriz. Biz koşulsuz olarak bu diyaloğu sürdürmek istiyoruz ve ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz. Bugün önümüzdeki süreçte ilişkilerimizi geliştirmek için neler yapabileceğimizi görüştük.

Bizim karşılıklı ziyaretlerimizden sonra liderlerimizin de bir araya gelmesini arzu ediyoruz ve sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda son derece olumlu olduğunu söylüyoruz. İlişkilerimizi daha iyiye götürme bakımından ve aramızdaki anlaşmazlıkların çatışma yoluyla değil, diyalog yoluyla çözülmesi için başlattığımız bu ziyareti olumlu buluyoruz. Hem Dendias hem Niko diyorum çünkü uzun yıllardır şahsi dostum 2003'ten bu yana. Dostum Niko'yu ülkemizde ağırlamaktan mutluluk duyuyorum."

Dendias'ın açıklamaları ise şöyle:
"Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'a ve eski dostum sana teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca bu akşam beni iftar yemeğine davet ederek de beni onurlandırma vesilesiyle teşekkür etmek istiyorum. Sayın Başbakanımızın bütün Müslüman aleminin ramazan ayını kutladığı mesajını sizlerle paylaşmak istiyorum. Miçotakis hükümeti din özgürlüğüne özel bir önem atfetmekte. Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerin açık ve samimi bir ortamda son derece verimli olduğunu söyleyebilirim. Uzlaşamadığımız bütün konuları masaya yatırma fırsatı bulduk. İki ülke arasında iletişim kanallarının açık tutulması gerekli.

Dostum Mevlüt'le mutabık kaldık ki iki ülke arasındaki işbirliğini çeşitli alanlarda geliştirebiliriz. Ümit ediyoruz ki geçmiş yıllarda var olan ekonomik işbirliğimizin daha da ileriye götürülmesi. İstikşafi görüşmelerin başlamasını memnuniyetle karşılıyorum. Türkiye'yle birlikte ekonomi alanında pozitif gündem oluşturabileceğimize inanıyoruz. Türk- Yunan ilişkilerindeki mevcut ortamı iyi yönde değiştirebiliriz.

Ben dün Patrik'le görüşme fırsatı buldum ve bu görüşme sırasında Türkiye'deki Yunan azınlıklarının sorunlarını dinleme fırsatı buldum. Yunanistan'da Müslüman azınlık var. Lozan Anlaşması'na göre buradaki azınlık Müslüman.

Ayrıca yapmış olduğumuz görüşmelerde yalan haber, kışkırtıcı söylemlerden uzak durulması çağrısında bulundum. Birçok bölgesel konuyu da ele aldık. Bunların başında Kıbrıs konusu var. Biz BM zirvesine bütün tarafların iyi niyetle gelmesini ümit ediyoruz.

Yunanistan, Türkiye'nin AB üyeliğini destekliyor. Vize serbestisi gibi konuları ele almaya hazırız. Biz bu konuda yapıcı bir tutum takındık ancak AB ilke ve değerlerine saygı duymak gerekir. Bu da bütün üye ülkelerin egemenlik haklarına saygı duymaktan geçer. Türkiye egemenlik haklarımızı ihlal etmeye devam ederse, bunu tekrarlarsa o zaman masada olan önlemler gündeme gelecektir. Bu, hem ikili ilişkilerimize hem de Türkiye'nin AB üyeliğini etkileyen bir durum. Bu ne iyi komşuluk ilişkileriyle bağdaşmakta ne de uluslararası hukuk ile. Türkiye BM Sözleşmesi'ni kabul etmiyor ancak bu sözleşme AB tarafından onaylandığı için AB muktesebatının bir parçasını teşkil etmekte. Muhtıra AB Konseyi tarafından kınandı.

Göçmen ve mülteci konusuyla ilgili olarak ise bunun AB ile Türkiye arasında bir konu olduğunu söylemek istiyorum. Mevlüt'le görüşmemizde gene bir anlaşma imzalanmasından bahsettik ancak hep yeni bir anlaşma imzalansa da bunun başarılı olabilmesi için gerekli eylemlerin yapılması ve irade gereklidir. Son dönemde mülteci konusunun Türkiye tarafından kullanılmasını gündeme getirdi. Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesi kararının değiştirilmesi konusundaki beklentimizi dile getirdim. Aynı şekilde Kariye Manastırı'nın camiye dönüştürülme kararının değiştirilmesi konusundaki beklentimizi söyledim.

Çavuşoğlu'ndan Dendias'a yanıt
Dendias'ın konuşmasının ardından Çavuşoğlu söz alarak şunları kaydetti:

"Bu ilk görüşmenin biz daha pozitif bir atmosferde devam etmesini arzu ediyorduk fakat Nikos Dendias yaptığı konuşmada maalesef ülkeme yönelik son derece kabul edilemez ithamlarda bulundu. Öncelikle Türkiye'nin Yunanistan'ın egemenlik haklarını ihlal ettiğini söyledi. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Türkiye Cumhuriyeti kendi haklarını, özellikle Doğu Akdeniz'de ve Kıbrıs Türk haklarını korumaya muktedirdir ve attığımız adımlar da haklarımızı korumaya yöneliktir. Bizim bu konularda görüş ayrılığımız var ve bundan sonra bu konuları kendi aramızda görüşme konusunda mutabık kaldığımız halde buraya gelip Türkiye'yi suçlarsanız, ben de bunların cevabını vermek durumunda kalırım. Ayrıca, Türkiye'de biz, Rum Ortodoks azınlığı Rum Ortodoks olarak kabul ediyoruz ama siz 'Ben Türk'üm' diyen Türklere 'Yok sen Türk değilsin, sadece Müslümansın' demeniz de ne insanidir ne de uluslararası hukuka uygundur. İnsani olarak yaklaşımlarınız farklı olabilir ama bu konuda üç tane Avrupa İnsan Hakları kararı var ve siz Türk azınlığın, Türk ismini kullanmasına müsaade etmiyorsunuz. Sonuçta bunlar sadece Müslümandır, peki bunlar Rum Müslümanı mı?

Batı Trakya azınlığı, Türk'üm diyorsa Türk'tür. Bunu böyle kabul etmek zorundasınız. Anlaşmalar konusunda farklı düşünebiliriz, Libya'yla olan anlaşmalar. Fakat AB Komisyonu'nun bunu kınaması bir şey ifade etmez. AB'nin deniz yetki alanlarıyla ilgili bir rolü, yetkisi yoktur. Göç konusunu biz ne AB'ye ne Yunanistan'a karşı kullandık. Göç konusunda insani davrandık ve mutabakatı harfiyen uyguladık. Biz içeride bunları konuştuk ve dört yılda 80 bin insanı denize ittiğinizi konuştuk ama basının önünde konuşmadık. Ama buraya çıkıyorsunuz basının önünde mesaj vermek için böyle konuşuyorsunuz. Tüm bunlara rağmen Türkiye olarak 3. taraflar olmadan iki ülke arasında bu konularda görüş ayrılıklarımızı azaltmaya hazırız. Ama basının önünde ülkemi ağır bir şekilde itham edersiniz bunun da cevabını vermek durumundayım.

Dendias: Doğu Akdeniz'de hiçbir şey olmuyormuş gibi davranamam
"Sanki Doğu Akdeniz’de hiçbir şey olmuyormuş gibi davranamam" diyen Dendias, "Türkiye'nin hem Doğu Akdeniz'de hem de Ege'de uluslararası deniz hukukuna aykırı davrandığını" iddia etti.

Türkiye'nin Yunanistan'a ait topraklar üzerinde 400'den fazla uçuş gerçekleştirerek toprak bütünlüğünü ihlal ettiğini öne süren Dendias, "Ben deniz kısmından bahsetmiyorum. Yunanistan kara parçasından bahsediyorum" dedi.

Azınlıklar konusuna da değinen Dendias, Yunanistan'daki Türk azınlıktan Lozan Anlaşması'nda "Müslüman azınlık" şeklinde bahsedildiğini belirterek, "Bildiğim kadarıyla Lozan Anlaşmasına Türkiye de imza koydu. Bu Türkiye’nin hoşuna gidebilir veya gitmeyebilir. Lozan Anlaşması bugün yürürlükte ve yürürlükte olmaya devam ediyor" ifadelerini kullandı.

UNCLOS'un AB müktesebatının bir parçası olduğunu kaydeden Dendias, "Sadece ülkeler değil bizzat AB tarafından onaylandı. Eğer Türkiye AB’nin üyesi olmak istiyorsa o zaman UNCLOS'u da kabul edecek." diye konuştu.

Adaların silahlandırılması
Yunanistan'ın pozitif bir gündemle ilerlemek istediğini vurgulayan Dendias, "Ancak bu, bizim dış politikamızın geçerli görüşlerinin ve tezlerin değişeceği anlamına gelmiyor." ifadesine yer verdi.

Dendias, "Üzerinde anlaşamadığımız konularda ısrar edersek o zaman herhangi bir yere varmamız çok da mümkün olmaz." derken, bazı Yunan adalarının silahlandırılmasıyla ilgili şunları söyledi:

"Adaların silahsızlandırılmasından bahsettin. Neden bu askerler adalarda bulunmakta? Çünkü burada bir tehdit söz konusu. Bugün adaların karşı tarafından herhangi bir tehdit olmadığını söyleyebilecek birileri var mı? Eğer yoksa o zaman sorun yok. 6 ve 12 mil konusu da eğer yanlış hatırlamıyorsam 1930’lu yıllarda başladı ve bu konuya Türkiye 50 yıldır itiraz ediyor. Sizinle hemfikirim. Çözüm bulmak durumundayız. Pozitif bir gündem oluşturmak zorundayız. Ancak samimiyetle şunu söylemek istiyorum bunu sadece karşı tarafın, yani bizim tarafımızın ve AB’nin işleyiş şeklini anladığınız zaman pozitif bir gündem oluşturmamız mümkün olacak. Aksi takdirde bunu başarmamız çok mümkün olmayacaktır."

Tekrar söz alan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı:

"Türkiye Doğu Akdeniz'de BM'ye kaydettiği kıta sahanlığı içinde faaliyetlerini sürdürmüştür. Yunanistan'ın kavgacı tavrına karşı da biz de siyasetimizi buna göre belirleriz."

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları