loading
close
SON DAKİKALAR

CHP Örgütü Kemal Kılıçdaroğlu'na 'TÜZÜK' Çağrısı Yaptı

CHP Örgütü Kemal Kılıçdaroğlu'na 'TÜZÜK' Çağrısı Yaptı
Tarih: 12.02.2012 - 14:17
Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na Açık Mektup

CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na Açık Mektup

Sayın Genel Başkan, 
Partimizin Olağan Kongre sürecine ilişkin il ve ilçelere yolladığınız takvime göre muhtarlık bölge temsilcilerinin (delegelerin) seçimi 21-Ocak-2011 tarihinde başlamaktadır. Bu tarihten itibaren partimiz kendi içinde demokrasiyi işleterek yeni yöneticilerini seçecektir. Peki bu demokrasi hangi kurallarla işletilecektir? Partimizin anayasası olan tüzüğümüz adil bir demokrasiyi işletmek için yeterli midir?

Üzerinde bir çok tartışma yaşanan ve hatta partimizde ciddi yönetim bölünmelerine neden olan bu tüzüğün anti-demokratik bir tüzük olduğu ve AKP tüzüğünün kötü bir taklidi olduğu en başta siz olmak üzere çeşitli defalar parti üst yönetimince dile getirilmiştir. Parti içinde eski yöneticilerin tasfiyesiyle sonuçlanan fırtına bu tüzük tartışmalarından koparılmamış mıdır? Tüzük tartışması parti içinde yönetim bölünmesi gibi çok ciddi sorunlara neden olmuşken, tüzük sorununun bu gün hiç tartışılmaması CHP’ne ne gibi katkılar sunacaktır? Mevcut kuralları anti-demokratik olan bir tüzüğe göre gerçekleşecek olan kongreler ne kadar demokratik olacaktır?

21 Ocak tarihine kadar gerekli süre vardır. Gelişinizle birlikte parti içinde demokrasinin filizleneceğine inanan bizler şimdi sizden bir olağanüstü tüzük kurultayı yapmanızı ve kongrelerimizi bir demokrasi şölenine çevirmenizi bekliyoruz. Kaldı ki bu konuda bizlerden farklı düşündüğünüze de ihtimal vermiyoruz.

Tüzük değişikliğini yapacağız. Bu tüzükle kurultay yapılmayacak. Parti içinde demokrasiyi, özgürlüğü getireceğiz. Lider sultasını kaldıracağız“ (28 haziran 2011 Kemal Kılıçdaroğlu-Teke Tek programı)

Sizin burada söylediğiniz bu söz de bizimle aynı fikirde olduğunuzu göstermektedir. Mevcut tüzükle kurultay yapılmayacağını söylemeniz akla sizi kimin engellediği sorusunu getirmektedir. Belliki siz de mevcut tüzüğün partiyi köleleştirdiğini düşünmektesiniz ki, tüzüğü değiştirerek partiyi özgürleştireceğinizi söylüyorsunuz.

Atatürk Spor Salonunda yapılan coşkulu kurultayımızda bir Genel Başkan adayı olarak ülkeye demokrasiyi getirdik parti içine de demokrasiyi getireceğiz tüzüğü değiştireceğiz şeklindeki sözlerinizin bizlerde yarattığı heyecan yıllarca demokrasiye susamış olan bir parti tabanının daha şevkle harekete geçmesine neden olmuştu. 15. Olağanüstü Kurultayımızda delegelerimiz size yeniden ve güçlü bir destek verirken hiç kuşku yok ki “sevgili yoldaşlarım, benim size bir sözüm vardı. Cumhuriyet Halk Partisinde parti içi demokrasiyi getireceğim diye. Bu sözümün arkasındayım. Bunu bir sefer unutmayın. .Aklınızın bir köşesine yazın. Tüzüğümüz gelecek. Tüzüğü göreceksiniz. Nasıl ki bu ülkeye ilk kez çok partili rejimi getiren ve örnek olan bir Cumhuriyet Halk Partisi varsa, parti içi demokrasiyi getiren çağdaş bir tüzükle yeni bir Cumhuriyet Halk Partisi olacak ve bütün Türkiye’deki siyasi partilere bu örnek olacaktır. Cumhuriyet Halk Partisindeki bütün demokratik kanalları açacağız. Öyle başkanlık divanının önünde gelin imza atın kaldıracağız” sözlerinizin etkisi çok büyük olmuştur. Bizler aklımızın bir köşesine yazdığımız için bu gün bunu size hatırlatmayı önemli bir parti görevi saymaktayız.

Sizin partililerimize ve Türkiye’ye bu anlamda verdiğiniz sözler genel seçim sonrası basınla yaptığınız kahvaltıda“"Mademki ülkemizde demokrasiyi istiyoruz, partide de demokrasiyi getireceğiz. Biz, tüzüğü değiştireceğiz seçime gideceğiz” demenizle daha büyük bir umut dalgası yaratmış hatta , tüzükle ilgili çalışmalara başlama talimatı vermeniz bu konudaki umutları bir kat daha artırmıştır. “Partimizin tüzüğünü daha demokratik hale getireceğimize söz vermiştim. Son aşamaya gelindi. Üçüncü taslak üzerinde çalışıyorum.” Sözleriniz Cumhuriyet gazetesine verdiğiniz mülakatta bizler tarafından tüzük kurultayının toplanacağına dair etkili bir kanı oluşturmuştu. Hele ki aynı mülakatta 2011 Ekim ya da Kasım ayında Tüzük Kurultayı toplayarak yeni Olağan Kurultayımıza bu yeni tüzük etrafında gitmeyi düşündüğünüzü ifade etmeniz CHP’nin demokrasi anlayışına yakışan bir Genel Başkan olduğunuza inanmamızı sağlamıştı.

Bizlerin size olan güveninin sarsılmasına izin vermeyin. Henüz vakit var. Kaybedilmiş hiçbirşey yokken bizlerin umutlarını kaybetmesine yol açacak bir yol haritası ortaya koymayın. Biz Mustafa Kemal’den itibaren genel başkanlarımızın ağzından çıkan her söze sadık olduklarını heryerde gururla haykırdık. CHP Genel Başkanları verdikleri sözün arkasında idama giderken dahi durur. Size de yakışan budur bu olmalıdır. Siz tüzük kurultayı toplamayı düşündüğünüz halde sizi engelleyenler varsa bunu partililerinizle paylaşın. Delegemiz gereğini yapacaktır. Eğer engelleyen bizzat sizseniz bulunduğunuz makamın ne olduğunu tekrar sorgulayın. Siyasete girerken halka yalan söylemeyeceğim şiarıyla çıktığınız bu yol hiçbir virajı kaldırmayacak kadar doğrusal olmak zorundadır. Biliniz ki size olan güvenin kaybolması sadece şahsınızla ilgili bir kırılma değil Türkiye’nin geleceğiyle ilgili bir kırılma olacaktır.

Başarısız olursak gideriz dediğiniz açıklamanızda parti içindeki korku imparatorluğunu yıktığınızı ve sıranın Türkiye’deki korku imparatorluğuna geldiğini söylemiştiniz. Parti içindeki korku imparatorluğu sizce kişilere mi bağlıydı yoksa partinin sistemine mi? Sizin korku imparatorluğu diye tanımladığınız sürecin ürünü olan bu tüzük yeni bir korku imparatorluğu yaratmıyor mu. Hatta bir tiran yetkisiyle genel başkanı kutsamıyor mu. Cumhuriyet Halk partisi tiranlıkla değil demokrasiyle yönetilmez mi. Genel başkanın şirket patronu gibi bir siyasal partiyi yönetmesi bir korku hakimiyeti anlamına gelmez mi.

Sayın Genel Başkanım,
Korku imparatorluğunu yıktığınızı söylediğiniz günden beri daha fazla demokrasi beklerken, bizler daha fazla korkmaktayız.

Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol
Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol
Hoşgörürlükte deniz gibi ol
Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol!
Mevlana

Sizin Mevlananın bu öğüdüne ihtiyacınız olduğunu düşünmüyoruz. Bunun temel sebebi “yalan” konusundaki duyarlılığınızı her fırsatta dile getirmenizdir. Sadece sizi verdiğiniz sözlerden alıkoymak isteyenlerin sizi hangi konuma soktuklarını bir kez daha gözler önüne sermek için bu sözleri uygun gördük.

Tüzüğümüz büyük kurultayımızda değil, şimdi değişmelidir. Genel Başkan adayı olabilmek için mevcut tüzükte öngörülen %20 imza şartının yeniden düzenlenmesi gerektiğini sizin defalarca yaptığınız açıklamalarda görmek mümkündür. İlçe ve İl Başkanı adayları için de %20 imzanın düşürülmesi gerekmemekte midir? Genel Başkan adayı olabilmek için fazla görülen %20 imza ilçe ve il başkan adayları için de fazladır. Bu nedenle ilçe ve il kongrelerinden önce bu düzenleme yapılmalıdır.

Mevcut tüzüğümüzde Kurultay delegasyonunun iller bazında dağılımında adaletsizlikler vardır. Örneğin hiç milletvekilimiz olmayan Şanlıurfa’nın 24 kurultay delegesi, 1 milletvekilimiz olan Konya’nın 28 delegesi varken  13 milletvekilimiz olan İzmir’in sadece 52 kurultay delegesi vardır. Mahalle seçimlerimizde alınan oy  delege sayısını belirlerken Kurultay delegasyonunda da bu sayının o ilin milletvekili sayısına ve alınan oya göre hesaplanması daha adil olacaktır. Bu konuda yeni bir düzenlemeye ihtiyaç yok mudur? Eğer bu konuda bir düzenleme yapılacaksa bunun il kongrelerinden önce yapılması gerekmez mi? 

Mevcut tüzüğümüzde seçimler blok liste asıl olmak üzere delegenin isteğine göre çarşaf liste ile de yapılabilmektedir. Sizin de sıkça ifade ettiğiniz gibi çarşaf listeyi asıl yapmak demokrasinin bir gereği değil midir? Eğer kurultayımızı çarşaf liste ile yapacaksak ilçe ve il kongrelerinde de çarşaf liste uygulamak doğru olmaz mı? Büyük Kurultayımıza bir hak olarak gördüğümüz çarşaf listeyi ilçe ve il kongrelerimizden esirgememek için bu günden bununla ilgili değişiklik zorunlu değil midir?
 
Sayın Genel Başkan,
Örgütlerimizin hazineden gelen paradan hakettikleri miktarın bir iki Genel Başkan Yardımcısının  lütfuna yer bırakmayacak şekilde tüzüğümüzde yer alması, değişim sürekliliği bakımından parti yönetimlerinin ve milletvekillerinin 3 dönemden fazla görev alamaması, gençlerin ve kadınların siyasette önlerinin açılması bakımından gençlik ve kadın kollarının doğal delegelik , doğal yönetim kurulu üyelikleri, bütçeden onurlu bir pay alma hakları, mahalle seçimlerinde olası hukuksuzluklarla ilgili ciddi yaptırımların bir disipline bağlanması ve buna benzer örgütümüzün yıllardır talep ettiği bir çok önerinin tartışılması için sizden derhal Olağanüstü Tüzük Kurultayımızı toplamanızı ve parti tabanında bununla ilgili yarattığınız umudunun gereğini yapmanızı bekliyoruz.

Saygılarımızla,
CHP ÖRGÜT İNİSİYATİFİ
Ayhan Yalçınkaya

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları