CHP Sözcüsü Öztrak: Bu iktidar ülkeye 300 milyar dolara mal oldu

Tarih: 18.01.2021 - 15:15

Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak MYK toplanmasının ardından açıklama yaptı.

Öztrak'ın açıklamaları şöyle:

"-Devlet krizinin zirve yaptığı son yıllarda başkentte ana muhalefet partisi liderine linç girişiminde bulunuluyor. Mafya artıkları gazetecilere, siyasetçilere olmadık tehditler savuruyor, kalleş saldırılar düzenleyebilir. Hükümet ub terör saldırılarını sadece seyrediyor. Ufak ortağı ise saldırıların arkasındaki mafya bozuntularına sahip çıkıyor, olan bitenden keyif alıyor. Uzaktan kumandalı çeteler Selçuk Özdağ'a, Orhan Uğuroğlu ve ve Afşin Hatipoğlu'na kalleşçe saldırdılar. Bu saldırıların amacı demokrasimizin, basın özgürlüğünün ve siyasetin özgürce yapılmasının önünü kesmektir. Bu yaşananlar sıradan olaylar değildir, demokrasiye darbedir, terördür. Yargının hızla gereğini yapmasını bekliyoruz. Bu saldırıları cesaretlendiren saray ortaklarının kirli dilidir. Saldırganlara gösterilen hoşgörüdür, bunlardan esirgenmeyen himayedir. Ana muhalefet lideri tehdit edilince sessiz kalanlar, cumhurbaşkanı zırhına sığınan AK Parti genel başkanına sözde denince bir bardak suda fırtına kopardılar. Genel başkanımıza Çubuk'taki linç giriişminden sonra ne yapıldı, bir mafya bozuntusunun tehditlerinden sonra yargı ne yaptı? Siyaset kurumu ne yapıyor?

Sarayın küçük ortağı mafya artığını sahipleniyor. Bugün mafya artıkları ve çeteler başkentte terör estiriyorsa bunun arkasında sarayın olaylar karşısındaki mefruç tavrı, yurttaşların güvenliğini sağlama konusundaki yetersizliği vardır. Mafya ve çeteler başkentte, peki devletin polisi, yargısı nerede? Bu saldırıların failleri ve azmettiriciler nerede? Gözaltına alıp, adi suçtan soruşturmaya tabi tutup bırakacaksınız, bu tiyatroları oynayacaksınız. Bu yetmez. Bu organize terör saldırılarının en kısa sürede tüm yönleriyle aydınlatılmasını bekliyoruz.

-Genel Başkanımızın TBMM kürsüsündeki konuşmalarını içeren FETÖ'nün siyasi kitapçığımız nedeniyle MYK'mızın en genç kadın üyesi olan ancak milletvekili olamayan arkadaşımıza dava açmışlar. Bu dava da sarayın şahsım vesayet rejiminin muhalaefe siyaset yaptırmama, demokratik siyasetin önünü kesme çabasının örneklerinden birisidir.

-Aşı süreci çok kötü yönetiliyor. Önce aşıların 11 Aralık'ta geleceği söylendi, aşılama 13 Ocak'ta başladı. Dünya devletleri yurttaşlarına pek çok farklı kaynaktan aşı tedarik ettiler. Saray iktidarı da sadece Çin'den o da 3 milyon doz aşı getirdi. Para mı yoktu? Kim, hangi yandaş için bekletildi bu aşıla bilmiyoruz. Alman aşısının gelip gelmeyeceği konusunda kafaları karışık. Bakan anlaşma yaptık, Erdoğan karar vermedik, diyor. Nüfusun yüzde 60'ının aşılanması gerekiyor. 105 milyon doz aşıya ihtiyacımız var. Geri kalan aşılar ne zaman gelecek bilmiyoruz. Yaklaşık 40 milyon doz aşı gelmesi gerekirken gelen aşı 3 milyon doz. Gelen aşının sağlık çalışanlarına, bakımevlerinde kalanlara ve 85 yaşındakilere yapılacağı söylenmişti. Aşı takvimi ortada yok, ne var: Özendirici kampanyalar var.Millet aşıdan kaçmıyor ki. Devletin görevi özendirici kampanya yapmak değildir. Yalaka şarkıcıların, AK Parti MKYK üyelerinin, belediye meclisi üylerinin ne önceliği var? Bari aşıda kayırmacılık yapmadı. Genel başkanımız aşı olacağını ifade etti. Önceliğin sağlık çalışanları olduğun söyledi.

Ekonomimiz, çiftçimiz, esnafımız, emekçilerimiz entübe. Milletin feryadı sarayın duvarlarını bir türlü aşamıyor. Ekonomi masası olarak Polatlı'daydık. Esnaf çok dertli. Sicil affı istiyorlar, kredilerin faizsiz ertelenmesini talep ediyor.

-Ortalık satılık otel ilanından geçilmiyor, turizm sektörü çığ gibi artan borçların gölgesinde. 6 milyar 750 milyon dolara ulaşmış sadece Antalya'daki firmaların borcu. Önümüzdeki yıllarda turizm sektörü felç olmuş.

-TÜİK'in enflasyonuyla çarşı pazarın arasındaki makas ikiye katlanmış. Ayçiçek yağı artık tek taş pırlanta muamelesi görüyor. Sıvı yağa yüzde 20 zam gelmesi bekleniyor. Sütün 1 litresi 8 TL'ye dayanmış.

Sayın Erdoğan, 18 yıldır yönettiğiniz bu ülkede insanlarımız çöpten evine rızık götürmeye çalışıyorsa, millet sayenizde askıda kuru ekmek gözlüyorsa, pekçok emeklinin maaşı asgari ücretin altındaysa bundan sorumlu hükümet olmalı değil mi?

Kayseri'de 1 ayda 7 vatandaşımız canına kıydı. Kayserililer ucuz elma için uzun kuyruklarda beklemeye başladı.

İş, ekmek, yardım kuyrukları, patates, soğan kuyruları ortadayken ağızlarını bıçak açmıyor. Ne oldu sayın Erdoğan, hükümetinizin hiç mi sorumluluğu yok?

2023 hedefleri vardı, ne oldu onlara? Hala 2023 hedeflerine ulaşacağı diyorsunuz da onların ne olduğunu ağzınıza alamıyorsunuz, dilinizi mi yuttunuz.

-Bütçe dengesi hızla bozuluyor. Bütçe açığı 173 milyar lira olmuş ama bakan 2020 bütçe açığımız hedeflenen 239 milyar liranın altında, 66 milyar tasarruf sağladık diye övünüyor. Bakan DPT kökenlidir. Bütçeyi bilir, bu ifadesini yadırgadım. Bütçede bırakın tasarrufu 34 milyar lira açık vermişiniz. Borçlanmak zorunda kalmışsınız.

-Son iki yıldır hem dış hem iç açık sorunuyla karşı karşıyayız. Salgın nedeniyle desek millete doğru dürüts destek vermediniz ki.

Karşılıksız gelir desteği toğu topu 6 milyar lira. Millete destek yerine borç verdiler. 5 havuz müteahhidine 14 milyar lira verdiler.

-Salgın dönemindeyiz, miletin evinde internet, bilgisayar yok. Ama eğitim harcamalarından 766 milyon lira kesmişsiniz havuz müteahhitlerine yolluk yapmışsınız.

-Kayınpede- damat bir olup Merkez Bankası'nın 128 milyar dolarını buharlaştırdılar. Bu para işçiye, esnafa, çiftçiye, emekliye gitmedi. Nereye gitti, diye soruyoruz, cevap yok.

-Faiz sebep enflasyon sonuç deyip 128 milyar doları harcadılar, 2 Merkez Bankası başkanını harcadılar, damat gitti.

-Yüksek faizle şampiyonlar liginde yarışıyoruz. Bunun sorumlusu 'Ekonomin başında ben varım' diyen Erdoğan. Belli ki kelle alma sırası yeni ekonomi yönetimine gelmiş. Ekonomini rahatlaması için görevinden ayrılması gereken Recep Tayyip Erdoğan'dır. Bu ucube tek adam vesayet rejimi ilk sandıkta bitecektir.

-(Mustafa Şentop'un cumhurbaşkanın tarafsız olmadığı sözleri) Cumhurbaşkanlığı tüm varandaşları kucaklamıyor. Devlet krizinin en önemli sebebi bu. Bu ucube sistemle kimse tarihin akışını değiştiremez ama milletimizin cebi boşalır.

-(Numan Kurtulmuş'un 'kaset operasyonu yaplmasaydı Baykal görevi bırakmayacaktı' sözleri) FETÖ ile yol yürüyenlerin bugün böyle açıklama yapması ayıptır. Sİyasi dizayn operasyonundan bahsecden Numan Kurtulmuş'a 'kendi partinizi bırakıp AK Parti'ye gittiniz. FETÖ operasyonu mydu' diye soralım mı?

-Şahsım rejimi ülkeyi yönetme kabiliyetini kaybetmiştir. Bir an önce seçime gidilmesi ihtiyacı ortadadır.

-(2 vekilin Kılıçdaroğlu'na mektup yazdığı haberleri) Partimizin mektuplaşma geleneği yok. Milletvekillerimizin genel başkanımızla randevu alarak görüşmelerinin önünde engel yok.

-Yüzde 50+1'i tutturmak için adımlar atılmaya başlandıysa seçimin eli kulağında demektir. Seçim sistemiyle oynamaya başlamaları korkunun dağları beklediğini göstermektedir.

-Bu iktidar bu ülkeye 300 milyar dolara mal oldu."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com