CHP Sözcüsü Öztrak: Erdoğan'ın koltuğunu korumak için yapacaklarının sınırı uzay boşluğudur

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak MYK toplantısına ilişkin açıklama yaptı.

Öztrak'ın açıklamaları şöyle:
"Erdoğan şahsım hükümeti elinde gün geçmiyor ki yeni bir devlet krizi yaşanmasın. Kibrinin esiri olan Erdoğan şahsım hükümetinin elinde Türkiye oradan oraya savruluyor. Türkiye anaysal devlet olmaktan çıktı. Milletimiz cuma geceleri huzurla yastığa başını koyamıyor. Cuma günü baktık yine bir el ülkenin altını ğüstüne getirmek için elinden geleni ardına koymamış.

Hafta içi var bir de. Erdoğan bir milletvekilinini vekilliğini düşürdü. Sarayın küçük ortağının ağzına bal çaldı.

İstanbul Sözleşmesi'ni tek bir imzayla feshetti yetmedi, 4,5 ay önce atadığı Merkez Bankası Başkanını gece yarısı kurban etti. Faizler kendinden habersiz artırılmış gibi görevden aladı. Bu ucubelikler Cumhur İttifakı'nın tek adam vesayet rejiminde var. 

İyi işleyen demokrasilerde milletle inatlaşılmaz. Sadece kendi ideolojik tabanını tatmin etmek için kadınlar çocuklar korumasız bırakılamaz. 

Dün gece yarısından itibaren piyasalar yine yangın yerine döndü. 

Faizi yüzde 17'den yüzde 19'a çektikten 2 gün sonra TL'nin yüzde 10 değer yitirmesine sebep olmak, milleti pahalılığa ezdirmek görülmemiş bir beceriksizliktir. Sorumlusu Erdoğan'ın şahsım hükümetidir. 

Erdoğan'a Merkez Bankası dayandırmak mümkün olmadı.

Bu başkan faiz indirimi olmayacağını söyledi. Naci Ağbal'ın bıraktığı yerden devam edeceğini söyledi yeni başkan. Bunu bile bile başkanı neden görevden aldınız?

Para Politika Kurulu'nu toplantıya çağırmalı faiz kararını geri almalıydınız. Ardından sandığı milletin önüne getirmeliydiniz. Bu milletin çarçur edilecek bir 128 milyar doları daha kalmadı.

MB'nin kasasında sayelerinde kendisine ait döviz kalmadı. Birileri yoğun bir şekilde döviz satıyor. Doların ateşi düşmüyor.

Kamu bankaları eliyle, arka kapı yoluyla eldeki rezervler de yakılıyorsa bunun nasıl yapıldığını açıklamanız gerekiyor. Sermaye kontrolü gibi beter fikirleri kamuoyunun önüne çıkıp rahat rahat telaffuz etmeyin. 

Buharlaşan 128 milyar doların hesabını sordukça Erdoğan, 'Başınıza damat kadar taş düşsün' diye beddua etmişti. Damattan beter taş düştü. Sorumlusu Erdoğan. Değiştirilmesi gereken MB başkanları değil beyin ölümü gerçekleşmiş Erdoğan şahsım hükümetidir. Erdoğan hükümetinin millete verecek zarardan başka bir şeyi kalmadı.

İş gücü verileri açıklandı. Erdoğan'ın şahsım hükümeti son 2 yılda işi olan yurttaşların işini elinden almış. 1 milyon 268 bin yurttaşımız işini kaybetmiş. 2020'de işgücüne dahil olmayan ilk kez resmi işsiz sayısının geçti. 

24 Haziran seçimlerinden önce 'Bu kardeşinize yetkiyi verin, faizle nasıl uğraşılır göreceksiniz' dedi. Gördük. 

Dolar rekor üstüne rekor kırıyorsa, millet fakirleşiyorsa, işçiler, emekliler, ev kadınları artık ne yapacaklarını şaşşırdıysa yapılacak bellidir. Sandık milletin önüne gelmelidir. Erdoğan bunu yapamaz. Onun yerine sürekli çark. Koskoca ülke George Orwell'in 1984 romanına döndü.

Erdoğan'ın koltuk için harcamayacağı hiçbir kişi, söz, değer bulunmuyor. 

Erdoğan 10 yıl önce 'Kadına şiddet artık insna hakları ihlali' dedi. İstanbul Sözleşmesi'nin iptal edildiği gün tecavüzcülere, tacizcilere şu mesajı verdi: Kadına şiddet artık insan hakkı ihlali değildir. Kadın cinayetleri ve kadına şiddet her kesimin kanayan yarası. Hiçbir kadın cinayeti mazur görülemez. Son 10 yılda ülkemizde 3116 kadın cinayete kurban gitti. Bu yılın ilk 2 ayda 51 kadın cinayeti yaşandı. Kadına şiddet konusunda Türkiye 1. sırada.

İstanbul Sözleşmesi Meclis'ten oy birliğiyle geçti. 45 ülke imzaladı. istanbul böyle anlamlı bir sözleşmenin isim babası.

Bugünden sonra şiddete, tacize, tecavüze uğrayacak, yaşamını yitirecek her kadın ve çocuğun vebali Erdoğan'ın omuzlarında. 

Erdoğan, ülkemizi medeni dünyadan koparan imzasıyla başka bir vebalin altına daha girdi. Yatırım yapanların tedirginliği daha da arttı. Mesajın içeriği düşündürücüdür. Tek imzayla kazanılmış haklarınızı elinizden alırım, tehdididir. Böyle bir ülkede kimsenin canı da malı da güvende değildir. Bu yol açılırsa Erdoğan'ın tek imzayla AİHS'den çıkması da mümkündür. Lozan'dan, Montrö'den de ayrılabilir. Ne de olsa Erdoğan'ın koltuğunu korumak için yapacaklarının sınırı uzay boşluğudur. 

Erdoğan'ın koltuğunu korumak için, kendi partisindeki bazı kafaları tatmin etmek amacıyla bu imzayı attığı görülüyor. Şunu herkes bilsin ülke sarayın kibirlisine emanet edilemez. Biz CHP olarak vatandaşlarımızın insan olmaktan kaynaklanan her türlü hakkının ve hak arama mücadelesinin yanında olacağız. 

Bizim bununla ilgili vizyonumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün şu sözlerinde saklıdır: 'Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek yol, medeniyet yoludur. Medeniyetin gerektirdiğini yapmak insan olmak için yeterlidir. Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan oluşur. Kabul edilebilir mi ki bir kitlenin bir parçasını yükseltelim, diğerini görmemezlikten gelelim. Kitlenin tamamı yükselebilsin. Olabilir mi ki bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin.' Türk akdını Erdoğan'ın ayaklarına vurmak istediği zincirleri elbette kıracaktır.

Erdoğan şahsım rejiminin iflas ettiği diğer bir alan Covid-19 salgınıyla mücadeledir. Son 4 gündür vaka sayıları yeniden 20 binin üzerine yerleşti. Günlük vefat sayıları yeniden 100'ün üzerine çıktı. Türkiye'nin dört bir yanı kırmızı alarm veriyor. Sağlık bakanı hala sorumluluğu millete yıkmaya çalışıyor. 

AK Parti kongresi yapılacak. Ülkenin dört tarafından taşınan AK Partililer virüs değiş tokuşunda buluancak ama lokantalar dükkanlar kapalı. 

(Erdoğan'a) Bu milletin medeniyet yürüyüşünün önünde takoz olmayı bırakın. Milletin cüzdanını daha fazla boşaltmayın. Emaneti milletimize iade edin. Millete vereceğiniz en hayırlı haber erken seçim kararıdır. Yapacağınız tek reform budur. 

-Erdoğan'ın Biden'a mektubu) Önceki ABD başkanının mektubuna hakettiği yanıtı veremeyen, İdlib'deki şehitlerimizin hesabını Kremlin'den soramayan Erdoğan'ın ABD-Rusya başkanları arasındaki diyaloga ilişkin ahkam kesmesi komiktir.

Erdoğan için yaklaşıyor yaklaşmakta olan. Başta kadınlar milletimiz gereğini yapacaktır."