loading
close
SON DAKİKALAR

'Covid-19 tanısı konan öğrencinin sınava girdiği salondaki 19 öğrenci karantinaya alındı'

'Covid-19 tanısı konan öğrencinin sınava girdiği salondaki 19 öğrenci karantinaya alındı'
Tarih: 21.06.2020 - 18:25
Kategori: Gündem

Manisa'da LGS'ye giren Covid-19 tanısı konmuş bir öğrencinin önlem alınmadan sınava sokulduğu, aynı salonda sınava giren 19 öğrencinin karantinaya alındığı iddia edildi.

Eğitim-Sen Manisa Şubesi, 3 gün önce Covid-19 tanısı konan bir öğrencinin önlem alınmaksızın Manisa Şehit Ömer Halisdemir Ortaokulunda LGS'ye girmesine izin verildiğini, aynı sınıfta sınava giren 19 öğrencinin de karantinaya alındığını açıkladı.

Eğitim-Sen'den yapılan açıklamada, öğrencinin 20 öğrenciyle birlikte 15 No'lu salonda sözel sınav bitene kadar aynı ortamda tutulduğu, sınav bitiminde Yunus Emre İlçe Milli Eğitim Müdürü Recep Şengül'ün okula geldiği, Covid-19 tanısı konan öğrencinin fenalaştığı gerekçesi uydurularak sayısal sınava ayrı derslikte girdiği belirtildi.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, tepkisini "Haftalardır Eğitim Sen olarak LGS, YKS uyarılarımızı sürdürdük. Aslolan sağlık, yaşam hakkıdır dedik. Sınav sırası ve sonrasında uyarılarımızın haklılığı bir kez daha kanıtlandı. Covid-19 tanısı konulan bir öğrenci nasıl tüm öğrencilerle birlikte sınava alınabilir?" sözleriyle gösterdi.

Eğitim-Sen'in açıklamasında, sınavın 12.50'de bittiği ancak 15 numaralı derslikte sınava giren 19 öğrencinin bırakılmadığı belirtilerek yaşananlar şöyle aktarıldı:

"Veliler kapının önünde telaşla çocuklarını bekliyor. Yaklaşık yarım saat sonra bu öğrencilerin velileri okulun toplantı salonuna alınıyor. Sınıflara alınan öğrencinin COVID 19 olabileceği, sınıfta sınava giren 19 öğrencinin 14 gün boyunca karantinada kalmaları gerektiği, kendisine nöbetçi doktor diyen biri tarafından belirtilirken velilerin soruları cevapsız bırakılıyor. 'Çocuklarımızı görmek istiyoruz' talepleri de cevapsız bırakılıyor. Çocuklar ayrı yerde tutuluyor. Ortam geriliyor 'nöbetçi doktor' ben bilgilendirmemi yaptım belge imzalayacaksınız yoksa 3bin 100 tl ceza ödersiniz diye üstüne velileri tehdit ediyor. Yetmiyor polise velileri göndermesin diye emirler de veriyor. Ortalık kanşıyor veliler imzalamayız, deyip salondan çıkıyor, çocuklarımızı görmek istiyoruz, diyorlar ve çocuklar lütfedilip getiriliyor. 

Yaşanan bu trajikomik olay doğrudan bu olayı yaşayan bir velinin paylaşımından alınmıştır. Eğitim-Sen pandemi süresince yayınladığı eğitim günlükleri, verdiği demeçler ve yetkililerle yaptığı resmi görüşmelerle salgın esnasında sınav yapılmaması gerektiği vurgusu ön plana çıktı. Hiçbir sınavın öğrencilerin ve toplumun sağlığından daha önemli olmadığını, sınavların ertelenmesi gerektiğini hem vurguladı hem de sosyal medyada kampanyalar organize etti. Ancak bu konuda herhangi bir sonuç alamadı. 
 
Yaşanan bu skandalın sorumlusu Milli Eğitim Bakanlığıdır. Uygulamada yeterli hassasiyeti göstermeyen ve gerekli önlemleri almayan ilçe milli eğitim müdürlüğü ve sağlık müdürlüğü de en az bakanlık kadar sorumluluk sahibidir. Sınava girecek öğrencilerle ilgili gerekli önlemleri almayarak Şehit Halisdemir Ortaokulu'nda sınava giren tüm öğrencilerin, öğrenci velilerinin ve okulda görev alan tüm personelin hayatını riske ~atmışlardır.
Yaptıkları bu hatadan dolayı öğrenci ve velilerden özür dilemeleri gerekirken, doğaçlama bir tiyatro gösterisiyle kaygılı ve mağdur öğrenci velilerini tehdit etme gafletine düşmüşler. Şiddetle kınıyoruz. Bu süreçle sorumluluğu olanlarla ilgili derhal bir soruşturma açılmalı ve cezalandırılmalıdır.
Mıllı Eğilim Bakanlığı liselerden mezun olacak 12. sınıf öğrencilerinin sorumluluk sınavlarını ve önümüzdeki hafta yapılacak olan üniversite sınavlarını ertelemelidir. Biz bunu her platformda dillendirdik yetkili kurumlarla bu konuda görüştük. Hiçbir sınav İnsan hayatından daha önemli olamaz.
Hükümet salgın süresince neoliberal politikaları hayata geçirmekte ısrar ediyor. Bakanlığın bu sınav sürecine yaklaşımını, yıllardır kamu kaynaklarını devlet okullarına aktarmayıp özel okullara aktarma mantığının bir devamı olarak görüyoruz. Kamu kaynaklarıyla büyütülen özel okullar öğrencisız kalmasın, eğitimi özelleştirme/ ticarileştirme süreci kesintiye uğramasın diye merkezi sınavlar yapılıyor. Bunda kamu yararı ya da toplum sağlığı gözetilmiyor. 
 
Eğitim-Sen olarak uyarıyoruz. Hiçbir öğrencinin hayatıyla bu şekilde oynanmasına, kamu kaynaklarının sermayeye peşkeş çekilmesine seyirci kalmayacağız. Pandemi süreci gösterdi ki başından beri savunduğumuz parasız eğitim ve parasız sağlık talebimiz her zamankinden daha güncel ve acil bir talep haline gelmiştir. Herkesin ulaşabileceği, kapsayıcı, demokratik, nitelikli ve bilimsel standartlara kavuşmuş bir eğitim herkesin hakkı. Bu taleplerimiz her platformda haykırmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz."

 

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları