Deniz Poyraz Davasında gerginlik: Katil salondakilere SEGBİS üzerinden hakaret etti dava 18 Temmuz 2022'ye ertelendi

17 Haziran 2021'de HDP İzmir il binasında yapılan silahlı saldırı ve Deniz Poyraz öldürülmesine ilişkin görülen davanın 3'ncü duruşması İzmir Bayraklı Adliyesi 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşma 18 Temmuz 2022'ye ertelendi.

17 Haziran 2021'de HDP İzmir il binasında yapılan silahlı saldırı ve Deniz Poyraz öldürülmesine ilişkin görülen davanın 3'ncü duruşması İzmir Bayraklı Adliyesi 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. 

HDP adına Duruşmaya Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede, HDP'li milletvekilleri, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, İHD Onursal Başkanı Akın Birdal ile emek ve demokrasi güçleri, demokratik kitle örgütleri, sendika temsilcileri, kadın örgütleri, hukuk örgütleri, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda kişi katıldı. Deniz Poyraz’ın annesi Fehime, babası Abdüllillah Poyraz ve kardeşleri de duruşmaya katıldı. 

“Güvenlik” gerekçesiyle adliyede yoğun polisiye önlemleri alındı. Deniz Poyraz'ın katili Onur Gencer tutulduğu cezaevinden duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. 

Barolardan davaya katılım talebi: Tuğlayı çekin

Gelen evraklar okunurken Van Barosu Başkanvekili Hamza Çiftçi, davaya katılma talebinde bulundu. Avukat Çiftçi, baroların katılma taleplerinin reddi kararının hatalı olduğunu belirterek, “Barolara insan haklarını koruma ve kollama görevi verilmiştir. Bu dosyada yaşam hakkı ihlali ortada. Yaşanan saldırı bir kişiye değil bir kitleye yönelik. Bu kitle de Halkların Demokratik Partisi’dir. Katılma taleplerimizin kabul edilmesini istiyoruz.” dedi. Katılma talebinde bulunan Urfa Barosu Başkanı Mehmet Velat İzol de, “Katil Onur Gencer’in arkasındaki tuğlanın çekilmesini istiyoruz. Sanığa savunma için ek süre veya ek iddianame tanzim edilmesini istiyoruz.” diye belirtti. Siirt Barosu Başkanı Kenan Bilge de davaya katılma talebinde bulundu. 

Katil kaçıyor, soru sorma hakkımızı engelliyorsunuz

İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, bu dosyanın bir kişinin başka bir kişiyi öldürme dosyası olmadığını ifade ederek, “Kişi bazlı olmaksızın örgütlenme özgürlüğü ve yaşam hakkına yönelikti. Orada olan herkes katledilecekti. Ayrımcı bir zihniyetle işlenmiş alçakça bir saldırı. Baroların katılma talebini kabul etmelisiniz. İzmir’de yaşayan yurttaşların birlikte yaşama özgürlüğü için katılma taleplerimizin kabulüne karar verin.” ifadelerini kullandı. Deniz Poyraz'ın katili Gencer’in SEGBİS ile bağlanmasına tepki gösteren Yücel, “Alçakça işlenmiş bir cinayetin faili şu anda kaçıyor. SEGBİS ile bağlanmak gibi bir korkaklığın içine sürüklendi. Sorgusu bitmiş herhangi bir sanıktan bahsetmiyoruz. Sorgusu henüz tamamlanmayan bir sanıktan bahsediyoruz. Yüz yüzelik ilkesini ihlal etmektedir.” dedi ve faile göstermek istediği fotoğrafları gösteremeyeceğini ve sorularını soramayacağını söyledi.

Daha önce SEGBİS’i reddettiniz, bunu yine yapabilirsiniz

Yücel, yargılamanın sağlıklı yürütülmesi için doğrudanlık ilkesine aykırı bir usul yürütüldüğünü aktardı ve “Siz SEGBİS’te failin gözünü kaçırıp kaçırmadığını, yanındakinin kulağına ne fısıldadığını biliyor musunuz?” diye sordu. Mahkeme başkanı görevliyi kendisinin görevlendirdiğini belirterek, “Fail kötü bir şey söylemesi halinde müdahale etmesi için görevlinin yanında.” dedi. Yücel ise “Bütün bunlar yargılamanın sağlıklı gitmesini engelliyor. SEGBİS’i daha önce reddettiniz. Bunu yapabilirsiniz. Bu soruları burada cevaplamalı.” diyerek itirazlarını sürdürdü. 

Emniyet ve savcılık olayı örtbas etti: Sanığa akıl verenler ve lojiktik destek sunanlar var

Avukat Türkan Aslan Ağaç, soruşturma aşamasında maddi gerçeğin açığa çıkmaması için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı ve İzmir Emniyeti’nin elinden gelen her şeyi yaptığını söyledi. Ağaç, “Bu olayın tekil bir olay olmadığını hepimiz biliyoruz. Sanığı azmettirenler, kendisine yardım edenler, lojistik destek sağlayanlar ve kendisine akıl verenler var. Eğer yargılamayı mahkemeniz, savcının yürüttüğü soruşturma gibi yürütecek ise en başından kabul edilemez. İlk duruşmada bir dilekçe sundum ve oradaki hiçbir talebime yanıt gelmedi. Siz talimatla dinlenen tanık sayısını artırdınız. Talepleri kabul ederek Türkiye’nin birçok iline talimatla tanıkların dinlenmesini talep ettiniz. Bunu yaparken maddi gerçeği bulacağımızı sandınız ama maddi gerçeklik bu şekilde sağlanmaz.” şeklinde konuştu. 

Bu siyasi cinayeti gizleyemezsiniz

“Sanık üzerinden delillere ulaşmamız zaten mümkün değilken, İzmir Emniyeti İzmir Savcılığı ile beraber delillere ulaşmamıza engel oluyor.” diyen Ağaç, “29 Nisan’dayız ve kaydedilen bir gelişme yok, taleplerimizi değerlendirmeye almadınız. Failin evinde arama yapılıyor ama dijital materyallere dair bir gelişme yok. Bugüne kadar 50 tane kovuşturmanın genişletilmesine yönelik talebim var ama hiçbir talebim karşılanmadı. Mahkemeniz sanığa sorulması gereken soruları yöneltmedi. Burada HDP il binasına yönelik bir saldırı oluyor ve fail önüne kim gelirse öldüreceğini söylüyor. Bu siyasi bir cinayettir. Ama iddianamede bu yok. Savcılık bu kadar kötü bir soruşturma yürüttü diye siz bunu sürdürmek zorunda değilsiniz.” şeklinde konuştu. 

Katilin babası ve kardeşinin önceki duruşmada salonda hazır olduğunu ancak sonrasında tanıklıktan çekildiklerini öğrendiklerini ifade eden Ağaç şunları söyledi:

“Talimatla dinlenen tanıkların dosyada şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınması ve burada sanık sandalyesinde oturması gerekiyordu. Bunlar normal tanıklar değil sanıkla ilişkisi olan tanıklar. Elimde her birine ayrı soru var. Ben talimatla dinlenen tanıkları nereden bulup sorularımı soracağım. Siz bu imkanları elimizden aldınız. Herkes burada ama sanık nerede? Televizyon ekranında.

Bu koşullarda cinayeti aydınlatmamız mümkün değil

"Sanık SEGBİS’ten gülümsüyor, korkak sanığı gördünüz mü? Sanığın pozisyonu bu. Pişkin, pişkin gülüyor. Normal bir dava olsa emin olun ki ses çıkarmaz. Bu normal bir dava değil. İzmir’de siyasi bir cinayet işlendi. O cinayeti aydınlatma göreviniz var. Üç yüzün üzerinde sorumuz var. Sanığa soru sorma hakkımızı bu celseye bıraktığımızı söyledim. Ben bu soruları kime sorayım? SEGBİS’te elini ensesine götürmüş, yan tarafından başka biriyle de sohbet ediyor. Cezaevinde kiminle olduğunu bilmediğim kişiye ne soracağım? Göz bebeklerinin içine bakmam lazım. Sizin de hissediyor olmanız lazım. Kararı verecek olan siz, ekranda sanığa dair ne görüyorsunuz? Soru soracağım ama yanındakinin kim olduğunu, öbür tarafta bakışlarını çevirdiği kişinin kim olduğunu biliyor muyum? Hayır. Bu koşullarda bizim bu cinayeti aydınlatmamız mümkün değil. Van’dan gelmiyor ya sanık, burada. Yarım saatlik yol için neden SEGBİS ile katılıyor? 

Sanığın salonda hazır edilmesini istiyoruz

Sanıkla temas kurmak zorundasınız. Tanıkların sırtı bize dönüktü, biz sırtı dönük insanlara soru sorduk. Böyle adil bir yargılama olmaz. Adil yargılama katılan açısından olmak zorundadır. Sanığın duruşma salonuna getirilmesini talep ediyoruz. Hazır ettiğiniz 9 tanık var. En azından birine sanıktan sonra soru soracağız. Metin Döner’e sanıktan sonra soru soracağız. Diğerlerini dinleyebilirsiniz. Öğleden sonra sanığın salonda hazır edilmesini istiyoruz.”  

Mahkeme talepleri reddetti

Savcı baroların katılma taleplerinin reddini isteyerek, sanığın duruşma salonuna getirilme talebinin takdirini mahkeme heyetine bıraktı. Taleplere dair ara karar kuran mahkeme heyeti Van, Urfa, Siirt ve İzmir barolarının davaya katılma taleplerinin reddine karar verdi. Yanı sıra faile ek savunma verilmesi, kovuşturmanın genişletilmesi ve failin duruşma salonuna getirilmesi talebi de mahkemece reddedildi.  

Karara tepki gösteren Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, “Maddi gerçekliği ortaya çıkarmak istemiyorsunuz, bari usule uyun.” dedi. Türkan Aslan Ağaç ise, “İkinci duruşmada isimlerimiz sayıldıktan sonra özellikle yanınıza gelerek yetki belgesiyle görevlendirilen isimlerin de kayda geçmesini istedik. O zaman geçirdiniz. Buradaki bütün meslektaşlarımızın yetki belgeleri var ve kayda geçmelerini istiyorum.” şeklinde konuştu.  

Yetki belgesi olanlar soru soramaz kararı!

Mahkeme başkanı duruşmada katil Onur Gencer’in çapraz sorgusunda sadece davaya katılma talebi kabul edilen avukatların soru sorabileceğine, yetki belgesi olan avukatlara soru sorma hakkı verilmeyeceğine karar verdi. 

Duruşmaya devam edip etmeyeceğimize karar vereceğiz

Duruma tepki gösteren İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, “Usulüne uygun verilmiş yetki belgeleriyle gelen avukatların soru sorma yetkisinin olmadığını söylüyorsunuz. Böyle bir yargılama olmaz. CMK’nın 1. maddesi ceza mahkemesinin nasıl yürütüleceğini söyler. Vekaletle katılan kişilerin soru sormasına nasıl izin vermezsiniz? Biz böyle düşündük karar verdik, diyorsunuz. Böyle yargılama olmaz. Buna ilişkin CMK’da bir madde söyleyin. Kanunda açıkça yazılmıyor diyerek reddedemezsiniz.” dedi. Mahkeme başkanının “Bu konuda yasal bir düzenleme yok.” sözlerine de tepki gösteren Yücel, “5 dakika ara verin, bu yargılama böyle gitmez, aramızda müzakere edelim. Sabahtan beri kurduğunuz ara kararlar, sanığı mahkemeye getirmemeniz bu davayı bu şekilde yürütemeyiz. Siz nasıl müzakere yaptıysanız bize de müsaade edin, müzakere edelim.” diye konuştu. 

Heyeti reddediyoruz

Verilen kısa bir aranın ardından tekrar başlayan duruşmada söz alan fail avukatı, verilen hükmü yetki belgesinin geçerli olduğunu, bu kararın maddi gerçeği ortaya çıkarmayacağını ve davayı uzatacağını belirterek karardan rücu edilmesini istedi. Ardından söz alan İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, “Yetkilendirilmiş bir avukatım. Bana doğrudan soru sorma hakkını imkansız kıldınız. Bu duruşmayı sanal hale dönüştürdünüz. Sanık burada olmadığında, tanıklar burada dinlenmediğinde yargılama yapılmaz. Yargılamanın sağlıklı bir şekilde adalete ulaşacak bir şekilde yapılmasını istiyoruz. Mahkemeniz öncelikle çekilmeyi düşünün. Geldiğimiz noktada az evvel kurduğunuz ara kararla yetkilendirilmiş avukatların soru sorma hakkı olmadığına karar verdiniz. Ara kararlarda kurduğunuz gerekçelerin, tarafsızlığa ve bağımsızlığa gölge düşürdüğünü düşünüyoruz. Bu nedenle heyeti reddediyoruz. Bu ülke için adalet istiyoruz. Arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Siz verdiğiniz kararla bunun önünde duruyorsunuz. Her bir üyenizi reddediyoruz.” dedi. 

Yetki belgesi sunan avukatın talebi geçersiz sayıldı, davanın avukatları mahkeme heyetini reddetti

Mahkeme başkanı yetki belgesiyle duruşmaya katılan İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel’in reddi hakim talebini kabul etmedi. 

Bunun üzerine söz alan Türkan Aslan Ağaç, “Yetki belgesi verdiğimiz baro başkanının söylediği gibi, tarafsızlığınıza ve bağımsızlığınıza gölge düştüğünü düşünüyoruz. Baro Başkanımız Özkan Yücel’in söylediği gibi her bir heyet üyenizi reddediyoruz.” dedi ve şunları ekledi:

“Ülkücülerin suç işleme yetkisi yok. Ülkücü olduğu paylaştığı fotoğraflardan belli. Soruşturma aşamasında korundu. Mahkemenin sabahtan beri kurduğu ara kararlar aynı sürecin göstergesi. SADAT’çıları saklamaya dönük bir davranış. Ekrana koyduğunuz sanığın suç işleme özgürlüğü yok. Kanuna ve hukuka uygun ara karar kurmanız gerekirdi. Tarafsızlığınız ortadan kalktığı için çekilmenizi talep ediyorum. Çekilmiyorsanız, komple heyetinizi reddediyorum.” 

Savcı, hakimlerinin reddi talepleriyle ilgili işlemlerin yapılması ve sanığın tutukluluk halinin devamı yönünde mütalaa verdi. 

Deniz Poyraz'ın katili HDP'lilere ve salondakilere hakaret etti

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlanan Deniz Poyraz'ın katili  Onur Gencer’e söz veren mahkeme heyeti “SEGBİS ile katılmak ister misiniz?” diye sordu. Heyetin bu tutumuna salonda bulunan avukatlar ve yurttaşlar tepki gösterdi. Deniz Poyraz'ın katili HDP'lilere ve salondakilere hakaret etti ve “terör” söylemlerine sığınan katil Gencer, “Tahrik indirimi talep ediyorum.” dedi. 

Sanığın yanındaki görevli hakaretleri izledi

HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Katilin bize hakaret etmesine izin veremezsiniz. Sizin huzurunuzda bize ‘terörist’ deniliyor. Biz demokratik siyaset yapan bir partiyiz, kimse bize o sözleri sarf edemez.” diyerek tepki gösterdi. "Hakim 'Sanık hakaret ederse müdahale etmesi için memuru ben görevlendirdim.' demişti. Ancak fail salonda bulunan herkese hakaret ederken mahkemenin görevlendirdiği gardiyan faile müdahale etmedi" dedi. 

Deniz Poyraz'ın katili Gencer'in salonda bulunanlara SEGBİS üzerinde hakaretlerini sürdürmesine salonda “katilin sırtını sıvazlıyor yanındaki” sözleriyle tepki gösterildi. Salonda yaşanan gerginlik üzerine söz alan avukat Türkan Aslan Ağaç, “Bize küfür etti, memur müdahale etmedi. Sizin kafanızda tasarladığınız iş orada olmadı. Orada insan bulundurduğunuzu söylüyorsunuz, ağzını kimse kapatmadı.” şeklinde konuştu.  

Katil heyetinizi tehdit etti, bir şey yapamadınız

İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin ise “Bu katil iktidarın ortağı tarafından korunmuştur. Sizi de tehdit etti, siz de bir şey yapamadınız. Bu katiller Türk yargısından daha güçlüdür. Bugün bu ortaya çıktı.” şeklinde konuştu.  

Reddi hakim talebi reddedildi, Deniz Poyraz'ın katili Gencer salonda hazır edilecek

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, mahkeme heyetinin çekilmesi yönündeki talebi reddetti ve reddi hakim talebinin İzmir 7’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi. Mahkeme heyeti; failin kardeşi Nurgul ile babası Nuri Gencer’in bir sonraki duruşmada hazır edilmesine, önceki celse verilen ara kararda belirtilen kayıtlarla ilgili olarak bilirkişi raporu alınmasına karar verilmesine, katılan avukat tarafından sunulan dilekçelerdeki kovuşturmanın genişletilmesiyle ilgili istemler ve mahkeme heyetinin reddi istemi ile ilgili olarak İzmir 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından karar verilmesine, bu celseye ilişkin SEGBİS kayıtlarının bilirkişiye çözümü yaptırılarak duruşma içinde suç içerikli söylem ve harekette bulunanların tespit edilip haklarında suç duyurusunda bulunulmasına, Deniz Poyraz’ın tutuklu kardeşleri Süleyman ve İbrahim Poyraz’ın duruşma salonunda hazır bulundurulmasına, tutuklu Kamuran Poyraz’ın da SEGBİS ile duruşmaya katılması için cezaevlerine müzekkere yazılmasına, sanık Onur Gencer’in tutukluluk devamına ve bir sonraki duruşmada duruşma salonunda hazır edilmesine karar verdi. Duruşma 18 Temmuz 2022'ye ertelendi.