Ekrem İmamoğlu: Seçime 2 gün kala bu manevralar nedir? Bu kadar taklalara, şapkadan tavşan çıkarmalara neyin sebep olduğunu İBB'ye gelir gelmez bulacağız, milletle paylaşacağız

İstanbul'un seçilmiş başkanı Ekrem İmamoğlu, Erdoğan'ın 'mahkumiyet alırsa başkanlığının düşeceği' sözlerine ilişkin "Arkamızda millet var. Tehdit mehdit ne bizi yorar, ne kafamızın içinde yer bulur. Vız gelir tırıs gider. Ne var bu İstanbul'da? Biz biliyoruz ama demek ki 10 katı şeyler var" dedi...

İstanbul'un seçilmiş başkanı Ekrem İmamoğlu seçime 2 gün kala meydana gelen gelişmelere ilişkin olarak basın mensuplarının sorularını yanıtladı. 

İmamoğlu'nun açıklamaları şöyle:

"Yerel seçime giderken yapılan manevralara, atılan taklalara aklım ermiyor. İcat edilmemiş taklalar atıyorlar. Ne var bu İstanbul'da? Bizim tespitimiz var da tespit edemediğimiz daha neler var? 

Bu millet akıllıdır. İstanbul'da ne olduğunu çözeceğiz. Bu kadar taklalara, manevralara, şapkadan tavşan çıkarmalara neyin sebep olduğunu İBB'ye gelir gelmez bulacağız, milletle paylaşacağız. Seçime 2 gün kala bu manevralar nedir? Sebebini 24 Haziran'dan sonra İstanbul halkıyla paylaşacağım.

('Öcalan'ın çağrısı oyların düşmesine neden olur mu?' sorusu) 24 Haziran'dan sonra birilerinin tansiyonun düşeceği kesin. İBB'de ne olup bittiğini anlattığımda o bir avuç insanın tansiyonu bayağı düşecek.

(Erdoğan'ın başkanlığı düşer' sözleri) Seçime 2 gün kala Ekrem İmamoğlu'nu tehdit edecekler. Ortada suç duyurusu da yok, mahkeme yok. Şimdiden suçu tanımlayacaklar. Anlıyorsunuz değil mi meselenin ne kadar farklı bir boyutta olduğunu. Mesele Ekrem İmamoğu hakaret etti, o mektup yazdı meselesi değil. Yıldırım güzel demişti geçen hafta. O vazgeçer ama ben geçmem, 'vız gelir tırıs gider.' Arkamızda millet var. Tehdit mehdit ne bizi yorar, ne kafamızın içinde yer bulur. Vız gelir tırıs gider. Ne var bu İstanbul'da? Biz biliyoruz ama demek ki 10 katı şeyler var.

(Ortak yayında bir kişinin kağıt kaldırdığı) Gördüm. Gözümün ucuyla görünce şaşırdım. Murat arkadaşım karşımda duruyordu. Bazen 'başkanım gülümseyin' anlamında ifadesi olur. Bir ara sağ tarafımda birinin kağıt kaldırıp indirdiğini gördüm. 10-15 saniye kala baktım, çaya davet yazıyordu. Çay daveti de Sayın Yıldırım'ın fikri değildi. Israrla meydanlarda çay davetini söyledim. Yıldırım değil danışmanın fikriyse onunla da olsa çay içerim. Vız gelir tırıs gider diyen rakibimizin son dönemdeki manevraları, taklaları beni şaşırtıyor. Herkes keşke neyse öyle görünse. 

(İBB'ye ait gençlik merkezinin bakanlığa devri) Bu bir oy mevzusu değil ama bu benim 24'ünde üzerinde duracağım bir mevzu. Vali beye çağrı yapıyorum böyle acizlik olmaz. Sabah büyükşehrin zabıtaları sağda solda afiş kesiyor. İstanbul'un valisi, sizden istirham ediyorum vekalet ediyorsunuz yerimize. Vekalet etmenizin tek sebebi var: hukuksuz karar. Bu işlere girmeyin. Protokol önünüze geldi diye imzalamayın. Bu iş şehrin iradesidir siz vekalet ediyorsunuz. Ne aceleniz var da protokol imzalıyorsunuz. Pazartesi seçilen imzalar. Devlet adamlığına yakışır imza değildir. Gelir gelmez hukuki tarafına bakacağız. Bakanlığa kimin malını devrediyorsunuz? Partizanlık mı yapıyorsunuz? Belediye başkanlığım döneminde Beylikdüzü Belediyesi'ne ait spor salonunu devretmemekte attığı taklaları 2 bakanı ziyaret ederek anlattım. Başbakanı da ziyaret ettim. Başbakan sayın Yıldırım'dı. Haklısınız, dedi tek hamle yapamadı. Tapusu, mal, meclis kararı bizimdi. Bakanın sözü şuydu 'şu partili belediyeye vermeyin'. Türkiye Cumhuriyeti'nde atanmış bakanlar görevini yapacak. Herkes haddini bilecek. Ben de bileceğim. Vali beye istirham ediyorum imzasının sınırını bilsin."